Son Baskı Cuma günü.
Günlük basılan gazetelerin tüm dünyada yerini internetten yayın yapan dijital yayına dönmesi kervanına Habertürk Gazetesi de katıldı. Özgün formu kaliteli baskısıyla, özgün köşe yazarlarıyla kısa sürede Türkiyede kendine yer edinen gazete artan maliyetler karşısında pes dedi. Ciner Yayın Holding bünyesinde 1 Mart 2009 tarihinde yayın hayatına başlayan günlük gazete Habertürk'ün yayın hayatını sonlandıracağı öne sürüldü.
Alınan bilgilere göre gazete son olarak cuma günü baskıya verilecek.
Bir süredir reklam angajmanlarında sorunlar yaşadığı ve yansız yayın politikası nedeniyle iktidara yakın kaynaklardan destek alamadığı öne sürülen Gazete mali sorunlarla baş edemedi ve Anadolu'da bulunan baskı tesisleri ile bürolarını aşama aşama kapattı.
Habertürk gazetesi cuma günü son kez baskıya verilecek.
SuperHaber'e ulaşan bilgilere göre 10 günlük kağıt stoğu kalan gazete, cuma günü son kez okurlarla buluştuktan sonra dijital olarak yayın hayatına devam edecek.
Konuyla ilgili olarak Cumhuriyet gazetesinde yer alan haber:
Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı , gazetenin kapanacağı iddiaları hakkında konuştu. Altaylı, “Dedikodular bu kadar ayyuka çıktığına göre, anlaşılan haberler gerçeği yansıtıyor. Patron herhalde kapatma kararı almış” dedi.T24’ün haberine göre, Habertürk’ün ilk genel yayın yönetmeni ve halen köşe yazarı olan Fatih Altaylı , gazetenin kapatılacağı iddialarını değerlendirdi.
Kendisine bir bilgi verilmediğini söyleyen Altaylı, “Biliyorsunuz şu anda benim gazetede idari bir görevim de yok. Ama dedikodular bu kadar ayyuka çıktığına göre, anlaşılan haberler gerçeği yansıtıyor; patron herhalde kapatma kararı almış” diye konuştu.
‘2014’TEN BERİ REKLAM GELİRLERİ DÜŞTÜ’
Kurulduğu dönemde Habertürk’ün tirajlarda ikinci olduğunu belirten Altaylı, “Habertürk’te, benim kurduğum gazeteye göre farklılıklar vardı. Ben kurduğumda Habertürk , Türkiye’nin en etkili gazetelerinden biriydi. 400 bin tiraja gelmişti, Hürriyet’in arkasından ikinci büyük gazeteydi. Belirli bir kârlılığı vardı” dedi.
“Fakat 2014’ten beri reklam gelirleri düştü, rantabl olmaktan çıktı” diyen Altaylı, “Son yıllarda reklam ajanslarında da bir değişim, farklılaşma yaşandı. Bu da Türkiye’nin total durumuyla ilgili. Reklamveren, ‘Benim müşterim mesela ‘Habertürk, Hürriyet’ okuyor, diyor, bu gazetelere ilan/reklam veriyor. Ancak o reklamdan sonra kapısına 30 gazete dayanıyor, baskı/basınç oluyor. Bir gazeteye reklam vermek, neredeyse politik bir beyan gibi algılanır oldu” şeklinde konuştu.
‘İŞ ADAMI KÂRLILIĞINA BAKAR’
Kapatma kararının doğru olduğunu savunan Fatih Altaylı , “Bir iş adamı, yatırımlarının kârlılığına bakar. Demek ki, geldiği noktada rantabl görmüyor gazeteyi. Türkiye bu şekilde devam ettiği müddetçe, merkez medyada rantabl olacak gazete yatırımı yapmak mümkün değil. Merkez medyadaki reklam geliriyle gazete yapmak mümkün değil. Bu açıdan baktığınızda kapatma kararı doğru bir şey” dedi.
‘GAZETECİLERİN İŞSİZ KALMASINA ÜZÜLÜYORUM’
Mevcut çalışanların hepsinin dijital yayında çalışamayacağını belirten Altaylı, “Diğer yandan burada çalışan çok sayıda gazeteci var. Hâlâ benim getirdiğim ekibin önemli bir bölümü gazetede. Aralarında gerçekten çok iyi gazeteciler var. Dijital yayın hepsini koruyamaz. Bu insanların kiraları, çocuklarının okul masrafları vs. var. Gazetecilerin bir kez daha işsiz kalacak olmasına üzülmemek mümkün değil” ifadelerini kullandı.
‘HİÇBİR YERDE YAZAMAZSAM BLOGUMDA YAZARIM’
Gazetenin sahibi Turgay Ciner’le sorun yaşamadığını ifade eden Altaylı, şöyle devam etti:
“Fazla bir bilgiyle konuşmuyorum; dediğim gibi idari bir görevim yok. Kendi durumumla da ilgili bir şey diyemem. Açıkçası Turgay Ciner’den yana bir rahatsızlığım yok, baskı görmüşlüğüm yok. Habertürk internette yazmaya devam etmemi, televizyondaki programı sürdürmemi isterse sürdürürüm. Hâlâ Türkiye’nin namuslu gazetecilerinden biri olduğumu düşünüyorum. Bizim derdimiz yazabilmek. Hiçbir yerde yazamazsam kendi blogumda yazarım.”
BANDIRMA GERÇEK
