HEDEF, TÜRKİYE OLABİLİR Mİ?..

 

HEDEF, TÜRKİYE OLABİLİR Mİ?..

 
 Selanikli, ‘Kurtuluş Savaşı’ veya mucizesi sonrasında, sadece
“emperyalistleri” tokatlamakla kalmamış,
Osmanlı’nın “pis Türkler” dediği Anadolu insanını
“koloni” düşüncesinden sıyırıp çıkarmıştı.
Yaptığı sosyal devrimlerle de,
çalışkan ve onurlu bu insanları dünya ulusları arasında saygın bir yere koymuştu.
Gerçek şu ki,
mucizenin gerçekleşmesi için ‘davaya’ inanan insanların bir araya getirilmesi,
fakir halkın eğitilmesi,
okuma yazma oranının yükseltilmesi,
sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması,
sanayinin geliştirmesi hiçte kolay olmamıştı.
Tüm bu adımların atılmasında ise, tek bir ilke bulunuyordu:
“Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”
Yabancı askerlere açtığımız üsler ve limanlar düşünüldüğünde:
“Milletin azim ve kararı” yerini, ülkeyi NATO savunacaktır noktasına gelinmiştir.
Ne acı, ne hüzünlü değil mi?
 
*
 
Etrafımıza şöyle bir bakalım:
İki ayrı kutupta,
NATO üyesi olan veya olmayan ülkeler bir araya gelmişler;
Akdeniz’de bulunan savaş gemilerinden ve
topraklarımızdan kalkan uçakları ile
Suriye ve Irak topraklarını bombalıyor.
Binlerce insan ölüyor, çocuklar sefil, kadınlar perişan…
*
Enerji savaşı diyorlar,
Terörle mücadele diyorlar,
Ortadoğu’ya, Genişletilmiş Ortadoğu’ya demokrasi getireceğiz diyorlar…
Doğru mu?
Mesele; enerji, terör, demokrasi mi?
*
Bakalım:
Komplo teorilerine göre bir tarafta:
İslam adına mücadele ettiğini söyleyen cihatçılar,
şeraitin geçerli olduğu bir devlet kurmak istiyorlar.
Diğer tarafta:
Dünyanın bütün kavimlerini aynı kilisede toplamak isteyen Evangelistler:
Kıyametin kopmasını ve İsa’nın dünyaya hakim olmasını hızlandırmaya çalışıyorlar…
Çünkü:
“İyi” ile “kötü”nün savaşması sonunda “iyi”nin kazanacağını,
Dünyanın huzur bulacağını düşünüyorlar.  
*
 Biraz daha açalım…
Bazı Hıristiyan tarihçilerince:
İsa peygamberin çarmıha gerilmesinden sonra havarilerinden Yuhanna,
Kudüs şehrinden gizlice kaçmış,
Roma imparatorluğundan ayrı bir idaresi olan Efes kentinde ki, Panaya Kapuluyu’ya (1)
Bakire Meryem, Mecdeli Meryem ve birkaç kişi ile gelmiş,
Apokalypse’yi yani İncilin-Yeni Ahit- dördüncü kitabını (2) Efes’te yazmıştır.
Apokalypse, Evangelizm’in kaynağıdır.
Evangelistler de, İsa Mesih’in tekrar dünyaya geleceğini,
Hıristiyanlık karşıtlarını yok edeceğini,
Yeni bir dünya düzeni kuracağına inanırlar.
 
*
 
Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya ve Türkiye başta olmak üzere
Belçika’dan İtalya’ya kadar pek çok batılı ülke ile
Rusya, İran ve Çin Ortadoğu’da olup bitene ilgi duyuyor.
Bu kadar büyük askeri ve siyasi bir güç, IŞİD için olabilir mi?
Yoksa savaşın nedeni dinsel mi?
Hedef, yalnızlaştırılan ve müttefik kaybettirilen Türkiye olabilir mi?
Biraz düşünelim…
 
1) İzmir’in Selçuk ilçesi ve Şirince köyünün de olduğu Bülbül Dağı diyoruz.
2) MS 397’de 3. Kartaca Konsilinde Yeni Ahit’in dördüncü kitabı olarak kabul edilmiştir.