Türkü “ Çarşambayı sel aldı diye başlar” Çarşambayı ne zaman sel aldı bilmemem ama dereleriyle oynadığımız, Hidro Elektrik Santralleri (HES) yapılmasın diye, meydanlarda direnirken kalbine yenik düşen Metin Hoca’nın ( Lokumcu) suyu ve toprağı uğruna yaşamını verdiği Hopa’yı sel aldı. 20 ocağa daha ateş düştü.. Her yere ateş düşüyor bu ülkede… Toprak Ana’da kendine ait olanı geri istiyor tıpkı oğullarını toprağa veren analar gibi…
Tartışmalı bir biçimde yapılan Karadeniz sahil yolu, güzelim Karadeniz coğrafyasına elektrik üreteceğiz diye kurulan; buram rant kokulu HES’ler, yeşil yol projeleri sonunda Hopa’da bir kez daha gerçekle yüzleştiriyor bizi.
Geçtiğimiz birkaç yıl içinde; Rize de, Giresun da, Bartın’da yine Artvin de yaşanan, şimdi de Hopa’yı yerle bir eden bu felaketler, önümüzdeki yıllarda da bu coğrafyanın yaşanmaz hale geleceğinin ipuçlarını veriyor. Binyıllardır doğayla barışık yaşayan, kendi yöntemleriyle bile bölgesini güzelleştirmeyi ve tarımını geliştirmeyi bilen, yağmuru yoldaş belleyen Karadeniz insanı ,artık çaresiz. Bunca talana dayanmak artık imkânsız gibi görünüyor. Dağlardan gelen sular, istinat duvarlarını, asfalt yolları parçalayarak denize ulaşıyor. HES inşaatlarında dağları tepeleri delik deşik eden, devasa görünümlü dozerleri, iş makinalarını, bir böcek gibi sel sularıyla birlikte, denize sürüklenirken izliyoruz görüntülerde.
Yetkililer alarm veriyor 11 ilde daha kötüsü yaşanabilir diyorlar, hazır olun diyorlar. Neye nasıl hazır olalım; yolları değiştirilerek HES’ lere kurban edilmiş dereler dinlemiyor insanın feryadını, börtü böceğin, uçan kuşun, yaban hayvanının feryadını dinlemiyor.. Yok oluyoruz.
Yeşil Yol’a direnen Havva Anayı hiç unutmayalım, aklımızı koruduğumuz sürece. . Doğup büyüdüğü dağların yeşilini, kokusunu, dokusunu kaybedeceğini ondan iyi mi bileceksiniz. “Siz bu toprakları bilmezsiniz, yutar bitirir kendine karşı geleni” dediğinde dinleyecektiniz…
İnsana ait ne varsa yitiriyoruz artık, dağlarımızı ormanlarımızı denizlerimizi, havamızı, insanlığımızı yitiriyoruz, hızla yitiriyoruz. Düşman oluyoruz birbirimize. Ölüyoruz hızla.
Ekolojik olmayanın ekonomik olmadığını ağır bedeller ödeyerek öğreniyoruz. Çok daha geç olmadan Yeniden başlayabilirsek eğer, doğayla barışmak mümkün… Başka bir dünya mümkün…
Metin Hoca’nın anısı önünde saygıyla…
NÜVİT ERTEN.
25,08,2015
