Siyah Giysili Adamlar

SİYAH  GİYSİLİ ADAMLAR

Gazeteciler tutuklanıyor. Bandırma'da da bir muhabir gazeteci tutuklandı. 
Öncelikle Bandırma Gazeteciler Cemiyeti bu konuda kamuoyuna  bilgi vermeli, takipçisi olmalı, açıklama yapmalıdır. Üyesi olsun olmasın. Yıllardır işini  yapan çalıştığı gazetesini sırtlayan başarılı bir gazeteci olarak tanınan Mehmet Tosun  neden tutuklandı? Yazdığı bir yazıdan mı ,yaptığı haberden mi,FTÖ ile ilişkillendirildiği için mi, yoksa kişisel husumetten mi ?
Yalnız gazeteciler cemiyeti değil, ticaret, sanayi, esnaf odaları sus pus olmuş aman bana bulaşmasın üç maymunları oynuyor. Beyler azcık oturduğunuz koltuğun hakkını verin de bu süreçte hiç olmazsa suçsuz üyelerinizin  canı yanmasın .Fırtınanın geçmesini beklemeyin şimdi lazımsınız.
Suçsuzlar değil, sözlük anlamıyla gerçek suçlular cezasını çeksin.

*
İnançlı işinde gücünde çok sayıda insanın  CEMAAT'i manen maddeten desteklediğini kim bilmiyordu?
Bakanlıklar olsun büyük küçük yerel  yönetimleri olsun işlerin  ihalelerin sadece himmet verenlere tahsis edildiğini sağır sultan biliyordu da buyrun şimdi söyleyin halk öğrensin kimin ne pisliklere bulaştığını.
Sadece alttakilerin en az suçlu olanların mı canı yanacak ?. Fırtına geçince yine eskisi gibi aynı tas aynı hamam mı devam edecek ?
Bandırma'da beyaz eşyadan kırtasiyeye,inşaat, yiyecek içecek istisnasız her sektörde cemaat yapılanmasının olduğunu aklı başında herkes biliyordu. İstemese de destek veriyordu .Etiket fiyatı 20 TL olan bir ürünü 20 ay taksitle alabileceğin başka bir mecra yoktu ki. Çarşı da bütün eski esnaf eşraf ticaret erbabı birer birer  iflas edip kepenk indirirken seçilmiş seçilmemiş tüm yöneticiler seyrediyordu.  Kim bu gidişi seyretmedi?  Bandırma'da eşraftan kaç tane esnaf kaldı kepenk kapatmamış.?
Hemen her ülkede izinli ruhsatlı onaylanmış resmi okullarla islamiyete hizmet ettiğine inandığı için gönlünden destek verenler de çoktu.

Neden olmasın dı ki? Aklın devre dışı bırakıldığı inançların yüceltildiği yerde herkes inancına destek verir.
Saf inancıyla sevmiştir para da vermiştir. Hemen her cuma toplanmasında muhterem hocalarımız yardım talep etmiyormu? Yukarda planlanan projelendirilen kirli işleri ne bilsin!. Satın aldığın ucuz bir battaniye ya da gurbette okumaya gelmişsin varsın olsun toplu sabah namazına zorunlu kaldırılsın  en ucuz şartlarda bir yurtta kalmayı tercih ettiğinde kanlı planların var olduğu bir kumpasa hizmet ettiğini nerden bileceksin ?

Asıl suçlular aşağılarda değil yukarılarda? Tatbikata gidiyoruz diyerek ellerine silah verilen emir altında görev yapan askerler mutlaka masumdur onlar kadar inancıma destek veriyorum diyerek kalbi duygularla destek verenler de masumdur.  Şu an en çok ihtiyaç duyduğumuz toplumsal birlik ve dayanışma ruhunu zedelemeyin.Gücün kibrine kapılmayın.

*
Herkesin namını duyduğu bildiği  himmet listelerinde adı olanlar ilgili ve yetkililerce bilinmiyor muydu?.İnsanlar mevki yükseltmek için, daha iyi yerlere tayin edilmek için,özel  işini arttırmak,ilişkileri iyi tutup  daha çok kazanmak için, etiket için, rant için,çıkarı için bu örgütü kullanmadı mı ? İnsanlar  gizliden gizliye himmet listelerine girilsin diye teşvik edilmedi mi? 
Kim uyardı?
Kim dedi ki "bakın bu işte bir yanlış var verdiğiniz paralar memleketi felakete götürüyor, birliğimizi bozuyor, insanlarımıza  ayrımcılık üretiyor,demokrasiyi ortadan kaldırmak için yüzlerce insanın kanını dökecek kanlı planlara gidiyor, darbecilere gidiyor kim  dedi.? Yıllardır onlarca yandaş kanalınızdan bu konuda bir uyarı mı yapıldı?

Biz Bandırma Gerçek Gazetesi olarak  4 yıl önce kuşkularımızı mevcut iktidarla en güçlü bağlar olduğu dönemde manşet yaptık yazdık düşüncemizi belirttik. Nitekim akabinde haftasında onlarca iş yeri ve kişi gazete aboneliğini iptal etti. Hatta  bedava değil  gazetemizi dükkanlarında bile görmek istemediklerini belirttiler.Yıllardır resmi ilan veyayın desteği alan yerel refiklerimizden tıs bile çıkmadı.
Bizde canınız sağolsun dedik. Ama düşüncemizden de vazgeçmedik.Yıllarca haberlerimizde köşe yazılarımızda çelişkileri uyardık.Hatta köşe yazarımız Üstad Ramazan NARİN Ftö'ye ait olduğunu iddia ettiği  şirketlerinin listesini isim isim yazalı yıl oldu ve yıllardır Fethullah Gülen'in yeni canlı video vermediğini olasılıkla ölmüş olabileceği tezini de !ısrarla yazmaya devam ediyor. 
Şimdi yüzlerce binlerce  insanı bu cemaati maddi manevi sevip gönülden desteklediği için tutuklamak doğru bir yöntem midir ? 

Yine herkesin sustuğu yerde gözlemlerimizi ve düşüncelerimizi aktarmaya devam ediyoruz. 
Çayeli'nde Burhaniye'de katıldığım Demokrasi ve 14 Temmuz Şehitler mitinglerinde konuşan Ak Partili siyasilerin hamasi demagojileri kendi fanatik partili yandaşlarından öte pek inandırıcı olmadı onu belirteyim. Genelin ortak üzüntüsü kaygısı tekti. Demokrasi, bağımsızlık,Milli Birlik  ve şehitlere saygı.. Günübirlik nafakasında çalışan, üreten , evinden işinden köyünden kopup gelen, milli hislerini  coşkuyla ifade eden binlerce duyarlı  insan ellerinde bayraklarla emeğiyle geçinenlerden yana da bir ses bir gelecek umudu,bir duyarlı  sesleniş bekledi.Nafile.
Şimdi bu süreçte basında izlediğimiz cadı avı toplum vicdanını yaralıyor? Toplumu iyice geren asılsız ihbarlarla suçsuz yüzlerce insanın mağdur edilmeyeceğini kişisel hırsların tatmin edilmeyeceğini nerden biliyorsunuz ? 
Yukardakilerden kaçan kaçtı kalanlar itirafçı mı olacak,alttakilerin canı mı çıkacak?
Böyle bir ilkel yöntem cadı avı olur mu? Bu neye hizmet eder.OHAL yasaları evrensel hukuk ilkelerine ters olabilir mi?
Onlarca yargısız infaz ,hesaplara mülklere yargısız el  koyma başlığıyla yer alan haberler,  gazetelerde suç kesinleşmeden afişe etmeler herkesin bir gün ihtiyacı olacağı  hukuğu zedeler, dişe diş kana kan rövanş  kültürünü getirir!.
Öncelikle öyle ya da böyle sorgulanıp yargılanıp  kesinleşmeden kimse suçlu ilan edilemez.
Bu hatayı biz de gazetemizde yaptık. Özeleştiridir.

*
""Bir dakika..n'oluyor.Bu kadar yaygın tutuklama olmaz. Yıllarca bizzat AKP hükümetinin ve bakanlarının yandaş kanallarda meşru ilan ettiği,onlar öyle söylediği için güvendiği ,yere göğe sığdıramadığı  bır cemaatin taraftarı olmak şimdi böylesine ağır suç olamaz. Nerde olursa olsun  yazmak suç olamaz. Gazetelerde internet sitelerinde yazmak suç olamaz. Hatta  yardım toplamak bıle suc olamaz.Sız elinizdeki tüm olanaklarla bu FTÖ'nün  planını kötü niyetini farketmediysenız vatandas nasıl farketsin ?. Yıllardır birlikte hizmet verdiniz oy aldınız destek aldınız vatandaşın suçu ne ?" diye samimiyetle düşüncesini paylaşmış olan yazarımız üstad  Ramazan Narin'in düşüncesine ben de  katılıyorum.

 15 Temmuz başarısız kanlı askeri darbe girişimine fiili organizasyon içinde olmayan,bilinçli olarak davaya hizmet edenler dışında  kimse tutuklanmamalı. Hukuksal süreçte  İfadesine başvurulabilir ancak kamu vicdanı bundan ötesini kaldırmaz.
Konuyla ilgili alıntı ama gerçek bir hikaye:  
Hindistan'da filleri evcilleştirmek için ilginç bir yöntem kullanılır. Orman içlerinde  filin içine düşebileceği büyüklükte bir çukur kazılır ve üzeri dallarla örtülür. Yavru fil gelip dallara bastığında çukurun içine düşer. Fil avcıları yüzleri kapalı olarak  simsiyah giysiler içinde ve ellerinde sopalarla gelip fili bir de eşek sudan gelinceye kadar döverler. Hayvan yediği sopalardan, çukura düşmesi nedeniyle yaşadığı acı ve korkudan dolayı hayatında görmediği bir travma yaşar.
Ve sonra aynı avcılar  üzerlerindeki siyah elbiseleri tümüyle çıkarıp, baştan aşağı beyaz elbiselerle, ellerinde çeşit çeşit meyve sepetleriyle filin düştüğü çukura  gelir. Yavru fil'i sevdiği yiyeceklerle bir güzel besler, yaralarına da şefkatle pansuman yaparlar ve  düştüğü çukurdan nazikçe çıkarırlar. Fil; bu beyaz giysili kurtarıcılarının ona gösterdiği karşılıksız sevgi ve ilgiden dolayı o kadar minnettar kalır ki o andan itibaren her istediklerini yapar ve sözlerinden çıkmaz. Onların kendisini az önce döven siyah giysili adamlar olabileceği aklına dahi gelmez. Yavru filimiz artık evcilleştirilmiştir.

Şimdi yukarıdaki sahneden filleri çıkarıp yerine birilerini koyun."  

MLEVENTOĞLU-BANDIRMA GERÇEK