Yoksulluk Kader Olamaz - Cem Karaca Yaşıyor

Bir döneme damga vuran şarkılarıyla gençlerin ve emekçilerden  milyonları peşinden  sürükleyen  Cem Karaca kendine has soundu ve sesiyle  bugün yine  proleteryanın isyankar  sesi olmaya devam ediyor.

Anadolu ezgileriyle rock müziğini harmanlayarak ürettiği eserlerle ezilen insanların isyanın sesi olarak unutulmaz eserlere imza atan gönüllerde taht kuran efsane sanatçı  Cem Karaca 8 Şubat 2004'te solunum yetmezliği sonucu aramızdan ayrılışının 13 yılında  anılıyor.  8 Şubat 2004 tarihinde  aramızdan ayrılan Cem Karaca   Kavga,Mavi Liman, Namus Belası, Tamirci Çırağı, Ömrüm,Resimdeki Gözyaşları,Karayılan, Domdom Kurşunu gibi onlarca unutulmaz  beste ve icralarıyla  taklit edilmeye çalışılsa da hala yeri doldurulamadı ve  sanal dünyanın en çok izlenen sanatçısı olmaya devam ediyor.

Cem Karaca Türk Rock Müziği'nin en büyük üstadlarından birisi, şarkıcı, besteci ve söz yazarıdır. Cumhuriyet tarihinin ünlü tiyatrocularından sayılan Ermeni kökenli İrma Felekyan'la (Toto Karaca) , bir Azeri Türkü olan Mehmet İbrahim Karaca'nın evliliklerinin altıncı yılında, 5 Nisan 1945'de İstanbul'da dünyaya geldi.

Cem Karaca, sanatçı bir ailenin çocuğu olmanın avantajını çok iyi değerlendirerek sanatla iç içe büyüdü. Müzik hayatının ilk bölümünde Anadolu'nun müziğinden bihaber bir şekilde, ilk grupları olan Jaguarlar ve Dinamitlerle Rock'n'Roll tarzı çalışmalar yapan Karaca'nın  O dönemdeki en büyük destekçişi usta müzisyen İlhami Gencer'di.

Bestelediği ve seslendirdiği şarkılardan biri olan "Unut Beni "başlıklı şiirin sahibi Bandırma'lı Ünlü Yazar Pakize Başar'ın kızı Meriç Başaran ile olan ikinci   evliliğinden kısa bir süre önce askere giden Cem Karaca', asker arkadaşının çaldığı bağlama sayesinde bir zamanlar ilkel ve sıkıcı bulduğu müziğin kendi duygularını anlattığını ve ülkenin ezilen insanlarının isyanını  yansıttığını keşfetti.

1967 yılında askerlik dönüşü Apaşlar grubuna katılan Cem Karaca ve grubu, Hürriyet'in düzenlediği Altın Mikrofon yarışmasında "Emrah" isimli parçalayla ikinci oldu ve yarışmanın getirdiği şevkle batı müziği ile doğu müziğini sentezleme çabasına girerek bu yönde şarkılar üretmeye başladı. Resimdeki Gözyaşları isimli parçayla büyük başarı elde eden Karaca ve grubu Apaşlar'la Almanyada Ferdy Klein orkestrasını'da yanına alarak parçalar kaydetdiler. Cem Karaca'nın Apaşlar'la olan beraberliği 1969'un sonlarına kadar sürdü.daha sonra  Cem Karaca Apaşlar grubunun basçısı Seyhan Karabay ile birlikte Kardaşlar grubunu kurdu. Bu sıralarda Cem Karaca Almanya'ya giderek Ferdy Klein Orkestrasıyla 4 tane 45lik doldurdu. Amacı yeni grubuna ekipman alabilmek ve maddi sıkıntı yaşamadan çalışmalar yapmaktı. Nitekim ilk 45'likleri Dadaloğlu ile büyük bir başarı elde etti. Fakat 1972 yılında Cem Karaca ve Seyhan Karabay arasındaki tartışmalar Cem Karaca ile Kardaşlar'ın yolunu ayırmasına sebep oldu. Cem Karaca, Kardaşlar grubundan ayrılıp Anadolu Pop'un güçlü sesi Moğollar'la birleşirken Kardaşlar'da Moğollar'la anlaşmış Ersen Dinleten'i gruplarına dahil etti. Bu grupla 3 45'lik çıkaran Karaca, Moğollar'ın dağılmasıyla kariyerinin en önemli dönemini yaşayacağı Dervişan grubunu kurdu.

Dervişan politik-rock yapmanın yanı sıra progressive rock müziğinin Uğur Dikmen ve Oğuz Durukan sayesinde Türkiye ile tanışmasında önemli rol oynadı. Cem Karaca aynı zamanda tam anlamıyla ilk stüdyo albümünü bu grupla çıkardı: Yoksulluk Kader Olamaz.

Dervişan'ın dağılmasından sonra Edirdahan isimli grubu kuran Karaca, Safinaz adında yine iyi bir albüm yapmış olmasına rağmen eski başarısını elde edemedi. Bu albümden sonra 1981 yılında Almanya'ya giden Cem Karaca bu ülkede 1987 yılına kadar sürgün hayatı yaşamak zorunda kaldı. Bu dönemdeki çalışmalarında sık sık gurbet acısı gibi temaları işleyen Cem Karaca bu süre içersindeki en iyi albümünü Almanca olarak çıkardı: Die Kanaken.

Yabancı düşmanlığı, Gurbetçilerin yaşamı gibi konuları işleyen Cem Karaca bu albümde ki bazı parçaların Türkçesini ilerki albümlerinde kaydetti. Die Kanaken albümünün arka kapağında kendisiyle ilgili şunlar yazılıydı: "Cem Karaca ülkesi olan Türkiye'de bir rock yıldızı. Ülkesinde 50'ye yakın 45'lik ve LP yayınlayan Karaca'nın parçalarının çoğu sosyal içerikli sözlere sahip. 1981 yılının ocak ayında Federal Almanya'da bulunduğu sırada son albümü yüzünden ülkesinde aranmaya başladı. Bunun üzerine Karaca, ülkesine geri dönmedi. Mallarına el konan şarkıcı 200 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve 1983 yılında da Türk vatandaşlığından çıkarıldı. Almanya'da daha çok Nazım Hikmet'in şiirlerini seslendirmesiyle tanınan Karaca ilk olarak 1983 yılının başlarında Almanca sözlerle ve doğu batı sentezinden oluşan bir müzikle seyirci önüne çıktı. Amacı Türkiye'de olan biteni anlatmak değil, burada olup bitenleri anlatmak ve Alman-Türk ilişkilerini düzeltmeye çalışmak. Şarkıları yabancı düşmanlığı ve ırkçılıkdan bahsediyor."

Cem Karaca'nın özel hayatı da ilginç serüvenlerle geçti. 22 Aralık 1965 tarihinde tiyatro sanatçısı Semra Özgür ile evlendi. bu evlilik kısa sürede bitti. İkinci evliliğini yine bir tiyatro sanatçısı olan Meriç Başaran ile Ekim 1968 ayında yaptı. Bu evlilik de 2 yıl sürdü. Üçüncü evliliğini Feride Balkan ile 21 Ağustos 1972 tarihinde yaptı. 1976 yılında çiftin oğulları Emrah Karaca dünyaya geldi. 80li yıllarda Almanya'da zorunlu olarak yaşamakta iken boşandı. 5 Temmuz 1993'te Cem Karaca, dördüncü evliliğini ilk eşi Semra Özgür ile yaptı. Cem Karaca'nın 5. evliliği ise İlkim Erkan ile oldu.

1990 ve 1992de Uğur Dikmen ve Cahit Berkay'la Yiyin Efendiler ve Nerde Kalmıştık albümleriyle  1997 yılında Ağır Roman isimli filmde yıllar öncesinin hiti Resimdeki Gözyaşları Cem Karaca'ya yeniden popülerlik getirdi. 1999 yılında Bindik bir alamete... isimli albümünü Cahit Berkay, Engin Yörükoğlu, Ahmet Güvenç, Uğur Dikmen desteğiyle çıkaran Karaca, Kahpe Bizans filmi için 3 parça kaydedip, filmde ufak bir rolde yer aldı. Cem Karaca 1994’te TRT’de Raptiye adlı programı sundu. 1995’te ise Flash TV’de Cem Karaca Show’u, 1996’da aynı kanalda “Efendime Söyleyeyim” programını yaptı. 2000li yıllarda çeşitli şiir çalışmalarında gördüğümüz Cem Karaca, Barış Manço'nun efsanevi grubu Kurtalan Ekspres'le birleşerek konserler verdi. En son olarak "Yol Arkadaşları" isimli grubuyla sahneye çıktı.

Son yıllarda duygusal dünyasında yalnızlığın yarattığı yer edinen  manevi derinliğe dair  yaklaşımı nedeniyle lümpen sol çevrelerce eleştirilmesine rağmen yaşamının son gününe kadar üretmeye devam eden sanatçı Cem Karaca 8 Şubat 2004'de solunum ve kalp yetmezliği sebebiyle geçirilen kalp krizi nedeniyle hayata gözlerini yumdu.

Ancak Proleteryanın sesi olan şarkıları  bu toprakların üzerinde yaşayan Bir Gün Mutlaka diyen herkesin dilinden düşmeyecek.

 

HAZIRLAYAN- M.LEVENTOĞLU -Grafik Düzenleme  -Buse Erol -Bandırma Gerçek