SCB’nin dağılma sürecinin 1990’lı yılların başında hız kazanması diğer Cumhuriyetler gibi Türk Cumhuriyetlerinin de egemenliklerini ilan ederek merkezi hükümete karşı yetkilerini artırmaları ve dış dünyaya açılmaları sonucunu doğurmuştur. Tam bağımsızlık söz konusu olmadığından Türk Cumhuriyetleri bu dönemde ancak Moskova’nın bilgisi ve izniyle Türkiye ile ilişkilerini bir ölçüde geliştirebilmekteydiler.1
Bu Cumhuriyetlerin tam bağımsızlığa kavuşmaları yaklaşık bir yıl sonra gerçekleşmiştir.2 Türkiye, Azerbaycan’ın bağımsızlığını 9 Kasım 1991, diğer Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını ise 16 Aralık 1991 tarihinde resmen tanımıştır.3 Orta Asya ve Kafkasya bölgelerinde bir anda çok sayıda Türk Cumhuriyeti ve özerk bölgelerin ortaya çıkması4 karşısında Türkiye bölgede aktif bir dış politika izlemiştir.
*
REFİK TURAN Dr. Öğr. Üyesi, Aksaray Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Aksaray/TÜRKİYE, refi kturan76@
hotmail.com 1 Bilal N. Şimşir, “Yeni Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye, 1991 Yılındaki Gelişmeler”,
Değişen Dünyada Türkiye ve Türk Dünyası Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Hacettepe Üniversitesi
Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü, Ankara 13 Nisan 1992, Ankara 1993, s. 60.
2 Özbekistan 20 Haziran 1990, Türkmenistan 22 Haziran 1990, Azerbaycan 23 Eylül
1990, Kırgızistan 12 Ekim 1990 ve Kazakistan 25 Ekim 1990 tarihlerinde egemenliklerini ilan
etmişlerdir. Bu Cumhuriyetlerden Azerbaycan 30 Ağustos 1991, Kırgızistan 31 Ağustos 1991
Özbekistan 1 Eylül 1991, Türkmenistan 27 Ekim 1991 Kazakistan ise 16 Aralık 1991 tarihinde
tam bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. Şimşir, a.g.m., s. 60 ; Oliver Roy, Yeni Orta Asya Ya Da
Ulusların İmal Edilişi, Metis Yayınları, İstanbul 2005, 2. bs. , s. 183.
3 Şimşir, a.g.m. s. 73-85.
4 SSCB’yi oluşturan cumhuriyetlerin beş tanesi hukuken olmasa bile ismen birer Türk
cumhuriyetidir. Bunlar; Özbek SSC, Kazak SSC, Azerbaycan SSC, Kırgız SSC ve Türkmen
SSC’dir. SSCB içindeki Muhtar Türk Cumhuriyetleri; Başkurt MSSC, Çuvaş MSSC, Kabarda
1990’lı yılların başlarında Türkiye, bir yandan ikili temaslarla gerçekleştirdiği ilişkilerin ve işbirliğinin daha geniş ve çok tarafl ı çerçeveye oturtulması, bölgesel
ve milletlerarası konularda görüş alışverişinde bulunulması ve hepsinden önemlisi dünyaya karşı dayanışmanın gösterilmesi gibi amaçlarla5 Türk Cumhuriyetleri Devlet Başkanlarının katılımıyla Türkçe Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri 6 gerçekleştirirken diğer yandan da birçok bakanlığın teşkilat yapılarında Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Daireleri oluşturacak şekilde düzenlemeler yaparak bu ülkelerle ilişkileri koordine edecek yeni kurum ve kuruluşlar oluşturmuştur. Yeni oluşturulan bu kuruluşların en önemlileri 27 Ocak 1992 tarihinde Dışişleri Bakanlığına bağlı olarak dünyanın Türkçe konuşulan bölgelerine ve komşu ülkelere yönelik, ekonomik, ticari, teknik, toplumsal, kültürel ve eğitim alanlarında politikalar oluşturmak üzere kurulan Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı (TİKA) ile Kültür Bakanlığının girişimiyle 12 Temmuz 1993 tarihinde Türk Cumhuriyetleri ile Türkiye’nin kültür ve sanat alanında faaliyetlerin yürütülmesi için ortak kuruluş olarak kurulan Türk Kültür ve Sanatları Ortak Yönetimi (TÜRKSOY) dir.
“Balkar MSSC, Tatar MSSC, Tuva MSSC, Karakalpak MSSC, ve Nahçıvan MSSC’dir. Muhtar Cumhuriyetlerden daha az hakka sahip Türk adlı Muhtar oblastlar (bölge) ise şunlardır: GornoAltay Muhtar Oblastı, Hakas Muhtar Oblastı, Karaçay-Çerkez Muhtar Oblastı ve NogornoKarabağ Muhtar Oblastı. Bkz. Nadir Devlet, Çağdaş Türk Dünyası, Marmara Üniversitesi Yay. Yayın No: 475, İstanbul, 1989, s. 17. 5 İsa ÖZKAN, “Cumhuriyet Döneminde Türkiye ile Türk Dünyasının İlişkileri”,- Cumhuriyet’in 80. Yılında Türkiye, Ankara 2004, Türk Ocakları Genel Merkezi-Ankara Ticaret Odası Yayını, s. 386-433. http://www.isaozkan.com/dosyalar/Cumhuriyetin-80-Yilinda.pdf 6 “Türk Cumhuriyetleri Devlet Başkanları Zirvesi” Türk Cumhuriyetlerinin kendi aralarında ve diğer ülkelerle olan her türlü siyasi, iktisadi ve kültürel sorunlarının çözümünde ortak bir platform oluşturmak amacıyla ilk kez 30-31 Ekim 1992 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilmiştir. Bu Zirveye Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ebulfez Elçibey, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Askar Akayev, Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov ve Türkmenistan Cumhurbaşkanı Saparmurat Niyazov katılmıştır. Bu zirveden sonra sırasıyla 18-19 Ekim 1994 İstanbul, 28 Ağustos 1995 Bişkek, 21 Ekim 1996 Taşkent, 9 Haziran 1998 Astana, 8-9 Nisan 2000’de Bakü Zirveleri gerçekleştirilmiştir. Beşinci Zirveden sonra zirvenin ismi “Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi” olarak değiştirilmiştir. Altıncı Zirveden sonra Özbekistan ve Türkmenistan’ın Zirveye karşı soğuk tutum takındıkları gözlenmektedir. 2001 yılında Özbekistan’da gerçekleşen zirveye Özbekistan Devlet başkanı düzeyinde katılmamıştır. 2001 yılındaki İstanbul zirvesinden ancak altı yıl sonra ancak Sekizinci Zirve Antalya’da toplanabilmiş ve bu toplantıya Özbekistan katılmazken Türkmenistan Büyükelçi düzeyinde katılmıştır. Nahçıvan’da gerçekleştirilen Dokuzuncu Zirve’de imzalanan Nahçıvan Antlaşmasıyla Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesi daha da kurumsallaşmış ve “Türk Konseyi” adını almıştır. Zirveler ve zirve sonuç bildirgeleri için bakınız:http://www.turkkon.org/tr-TR/bildiriler/4/56”
Bu dönemde Milli Eğitim Bakanlığı da Türk Cumhuriyetleri ve Türk toplulukları ile eğitim ve kültür alanlarındaki iş birliğini daha etkin yürütebilmek için teşkilat yapısında birtakım düzenlemeler yapmıştır.
Bakanlık bünyesindeki çalışmaları koordine etmek üzere koordinasyon kurulu ve çalışma grupları oluşturulmuş, daha sonra ise Yurt Dışı Eğitim- Öğretim ve
Dış İlişkiler genel müdürlükleri vasıtasıyla Türk Cumhuriyetleri ile ilişkilerin yürütülmesine çalışılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti ile Türk Cumhuriyetleri ve toplulukları arasında imzalanmış ikili anlaşmalar çerçevesinde yapılması gereken faaliyetlerin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi için o zamana kadar Milli Eğitim Bakanlığı’nın danışma birimi olan Talim ve Terbiye
Kurulu Başkanlığı yapılan bir kanun değişikliği ile doğrudan Bakan’a bağlı bir birim haline getirilmiş;7 yönetmelikte yapılan değişiklikle de Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’na bağlı olarak Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Dairesi Başkanlığı kurulmuştur 8 Türkiye Cumhuriyeti, bağımsızlıklarının ilk günlerinden itibaren Türk Cumhuriyetleri ve akraba topluluklarıyla hemen her alanda olduğu gibi eğitim ve kültür alanlarında da ikili ve çok tarafl ı iş birliğini geliştirmeye yönelik adımlar atmıştır. Bu çerçevede Türk Dünyası ortak dil ve alfabe çalışmaları, Orta Asya ve Azerbaycan’da Türk kültür merkezleri, dil kursları, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarının açılması ve Türk Cumhuriyetlerinden ortaöğretim ve özellikle yükseköğretim düzeyinden öğrencilerin burslu olarak önde gelen Türk üniversitelerine yerleştirilmeleri gibi çok önemli faaliyetler gerçekleştirilmiştir. Bu dönemde Sovyet yönetimi altındaki yaklaşık yetmiş yıllık süreçte Marksist-Leninist ideolojinin her türlü etnik ve dini aidiyeti reddeden ve sadece SSCB ve Marksist ideolojiye bağlılığı temel alan eğitim sisteminden en büyük zararı gören ve dışlanan “din”, “dil” ve “tarih” gibi unsurlar Türk Cumhuriyetleri ve Türk topluluklarıyla başlatılan kültürel iş birliği faaliyetlerinin de öncelikli konularını oluşturmuştur.
Bu çalışmanın amacı, Sovyet yönetiminin gerek ideolojik gerekse pragmatik kaygılarla müdahale ve manipüle ettiği alanların başında gelen “tarih” konusunda Sovyet yönetiminin yaklaşımının tam aksine Türk devlet ve topluluklarının aynı etnik kökene sahip büyük ve köklü bir milletin farklı kolları oldukları, birbirleriyle ortak tarihi ve kültürel mirasa sahip oldukları konularında ortak bilinç oluşturmak, bu ülkeler arasındaki dostluk ve kardeşlik duygularını pekiştirmek gibi amaçlarla Türk dünyasının tarihini bütüncül ve kapsayıcı bir bakış açısıyla ele alacak ortak bir tarih ders kitabı yazılması teşebbüsü, bu teşebbüsün izlediği seyir ve sonuçlarını ortaya koymaktır.
Türk Dünyası Ortak Tarih Dersi Öğretim Programı ve Ders Kitabı Hazırlanması Çabaları
Türk Cumhuriyetleri arasında ortak tarih dersi öğretim programı ve ders kitabı hazırlanması çabalarının başlangıçtan günümüze kadar izlediği seyir göz önüne alındığında çalışmaların 1992-2000 yılları arasındaki dönem ve 2009 yılından sonraki dönem olmak üzere iki farklı gelişim süreci izlediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada Türk Dünyası ortak tarih öğretim programı ve ders kitapları hazırlama çabaları “Birinci Devre: 1992-2000 yılları arasındaki gelişmeler” ve “İkinci Devre: 2009 Nahçıvan Antlaşması’ndan sonrasındaki gelişmeler” olmak üzere iki dönem halinde ele alınarak incelenmiştir.
a. Birinci Devre: 1992-2000 Yılları Arasındaki Gelişmeler
16-23 Mayıs 1992 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen 1. Türk Cumhuriyetleri Eğitim Bakanları Konferansı’na Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan,
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Özbekistan Eğitim Bakanları ile gözlemci olarak Gökoğuz (Gagavuz) temsilcileri katılmışlardır.9
“”9 MEB, Türkiye İle Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Arasında Yapılan Anlaşmalar, İlişkiler ve Faaliyetler, İkinci Kitap: T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türk Cumhuriyetleri ve Türk Topluluklarıyla İlgili Olarak Yapmış Olduğu Çalışmalar, 1990-1993, T.C. MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Türk Cumhuriyetleri ve Türk toplulukları Dairesi, Yayın no: 1/1, Ankara, 1993. 3 cilt halinde, 2. cilt, s. 3.
10 MEB, a.g.e., s. 13. 11 MEB, a.g.e., s. 59. 12 Bu konferansa T C. Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan, Kazakistan Eğitim Bakan vekili, Türkmenistan Eğitim Bakanı, KKTC Eğitim ve Kültür Bakanı, Azerbaycan Eğitim Bakanı, Özbekistan Eğitim Bakan Yardımcısı, Altay Özerk Bölgesi, Altay Özerk Cumhuriyeti , Başkut Özerk Cumhuriyeti, Gökoğuz, Gagauz Türkleri, Karaipler (Litvanya) Türkleri, Tatar Türkleri, Çuvaş Türkleri, Yakut Türkleri, Karaçay-Balkay Türkleri ve Karaçay Türkleri eğitim temsilcileri ile Rusya Federasyonu Eğitim Bakanı katılmıştır. 13 MEB, a.g.e., s. 93. 14 Köksal Toptan’ın konuşmasının bazı bölümleri şöyledir: “Ortak bir tarih, ortak bir edebiyat… Kuşkusuz bunu gerçekleştirecek olan ortak bir dil, bizim önümüzde mutlaka çözmemiz gereken önemli sorunlardır. İstiyoruz ki çok kısa bir süre içerisinde Alma-Ata’da Türk tarihini orada liseye giden bir çocuğumuz nasıl okuyorsa, İstanbul’da liseye giden çocuğumuz da aynı şekilde okusun. İstiyoruz ki Kırgızistan’da Manas’ı dinlerken Kırgız gençleri nasıl heyecan duyuyorlarsa Ankara’da bizim çocuklarımız da Manas’ı okurken öyle heyecan duysun. Bunu anlasın bilsin… Bunu gerçekleştirdiğimiz taktirde önümüzdeki yıllarda çocuklarımız, yeni yetişen gençlerimiz ortak bir dili kullanmak suretiyle, ortak bir Türk tarihini, Türk edebiyatını okuyabildiği taktirde 21. asır gerçek anlamda bir Türk asrı olacaktır … Sizden benim, Türkiye olarak ricam bu işi ne kadar sıkı tutarsanız, çabuklaştırırsanız Türk Dünyası size, sadece şimdi yaşayan nesiller değil, gelecek nesiller de minnettarlık duyacaklardır, şükran duyacaktır. İstiyoruz ki Türklerin kurduğu şu 16 İmparatorluğun tarihini bizim çocuklarımız hep aynı dille okusun, aynı duyguyla okusun. Bunu gerçekleştirebilen bir çalışma büyük çalışmadır, takdire değer bir çalışmadır. Bunu gerçekleştiren insanlar da Türk tarihini, Türkiye geleceğinin uluları arasına girecektir…” Ayrıntılı bilgi için bakınız: MEB, Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Dünyası, Milli Eğitim Bakanlığı Yurt Dışı Eğitimi Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara, s. 52-53. 15 MEB, a.g.e.,s. 70. 16 Ortak Tarih Komisyonu şu üyelerden oluşturulmuştur: Kenan Kolukısa (genel koordinatör), Ömer Okutan (Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı- koordinatör), Türkiye temsilcileri: Prof. Dr. Mehmet Saray, Prof. Dr. Nadir Devlet, Ahmet Gül (Talim-Terbiye Kurulu Üyesi), Rıfat Turgut (Talim ve Terbiye Kurulu uzmanı), Prof. Dr. K. Yaşar Kopraman (TTK üyesi), Güler Şenünver (TTK üyesi), Mücahit Daloğlu (Şube müdürü) , Dr. MuhtarhanOrazbay (Bakanlık Müşaviri), Prof. Dr. JanuzekKasımbayev (Kazakistan), Batır İslamov (Özbekistan), Prof Dr. Tahir Baksaliev(Azerbaycan), Doç Dr. TınıçtıkbekÇoroev (Kırgızistan), Prof. Dr. Murat Annanepesov (Türkmenistan) Bakınız: MEB, Türkiye İle Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Arasında Yapılan Anlaşmalar, İlişkiler ve Faaliyetler, İkinci Kitap: T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türk Cumhuriyetleri ve Türk Topluluklarıyla İlgili Olarak Yapmış Olduğu Çalışmalar, 1990-1993, Ankara, T.C. MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Dairesi, Yayın no: 1/1, Ankara, 1993. 3 cilt halinde, 2. cilt, s. 99. 17 MEB, a.g.e.,s. 132″”
Eğitim Bakanlarının 18 Mayıs 1992 tarihinde Ankara’da yaptıkları toplantıya Azerbaycan Halk Eğitimi Bakanlığını temsilen katılan Elhan Salmanoğlu, Azerbaycan Halk Eğitimi Bakanı Prof. Dr. Racif Babaşoğlu Feyzullayev’in göndermiş olduğu mektubu okumuştur. Feyzullayev mektubunda, Azerbaycan’da eğitimle ilgili faaliyet yürüten kurumların Eğitim Bakanlığı çatısı altında toplandığı ve bu kurumların ortak bir program dahilinde çalışmalarını sürdürmelerinin amaçlandığını belirterek bu programın en önemli amacının ise gençlerin ve gelecek kuşakların milli duygu ve milli şuura sahip olarak yetişmelerinin sağlanması olduğunu belirtmiştir. Azerbaycan Halk Eğitimi Bakanı mektubunda ayrıca Sovyet döneminde öğretim programlarının tamamının Rusya’dan gönderildiği, Azerbaycanlı bilim adamlarına Azerbaycan tarihi ile ilgili hazırlayacakları konuların sayfa sayısının bile Moskova’dan belirlendiği ve belirtilen sayfadan fazla olmasına hiçbir zaman izin verilmediğini dile getirmiştir.10 Bu konferans sonunda imzalanan ortak bildirinin 6. maddesi “Türk Cumhuriyetlerinde Tarih, Türkçe, Coğrafya ve Din öğretimi alanlarında kongreler düzenlenmesi” şeklindeydi.11 Ankara’da gerçekleştirilen bu birinci konferansta alınan karar doğrultusunda 29Eylül – 2 Ekim 1992 tarihleri arasında Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te 2. Türk Cumhuriyetleri Eğitim Bakanları ile Türk Toplulukları Eğitim Temsilcileri Konferansı gerçekleştirilmiştir.
12 Bu konferansta alınan tavsiye kararlarının ve sonuç bildirgesinin 2. maddesinde Edebiyat ve Tarih derslerinde ortak program hazırlanması amacıyla bir komisyon oluşturulması ve bu komisyonun Kasım 1992’de İstanbul’da toplanarak çalışmalarına başlaması öngörülmüştür.13 Konferansta alınan bu karar doğrultusunda “Türk Dünyasında tarih ve edebiyat ortak programı” hazırlanması ile ilgili ön çalışmalar yapacak olan komisyonlar 26 Kasım – 3 Aralık 1992 tarihleri arasında Yalova’da toplanmıştır. Toplantının açılış konuşmasını yapan Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan konuşmasında Türk Dünyası için ortak tarih ve edebiyat dersleri programlarının önemi üzerinde durmuştur.14 Bu toplantıya Azerbaycan temsilcisi olarak katılan Azerbaycan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Doç. Dr. AdaletTahirzade ise yaptığı konuşmasında Türkiye ve Azerbaycan alimlerinin ortak program ve ders kitapları hazırlamalarının çok yararlı olacağını, bütün Türk Cumhuriyetleri için örnek olabilecek ders kitaplarını Türk alimlerinin hazırlamaları halinde büyük bir memnuniyetle bu kitapları kendi dillerine çevirerek çocuklarına öğretebileceklerini; bu işin gecikmesinden rahatsızlık duyduğunu zira, bu çalışmaların gecikmesi halinde bu boşluğu başka güçlerin, özellikle Rusya’dan, Moskova’dan gelecek hazır programların doldurmasından endişe ettiğini dile getirmiştir.15 Ortak tarih komisyonu16 Yalova’da gerçekleştirilen toplantısında, belirlediği konuların Türk Cumhuriyetlerindeki ilk ve orta dereceli okul programlarına alınarak uygun gördükleri sınıfl arda kendi ülkelerini ilgilendiren konularla birlikte ya da ayrı bir ders olarak okutulmasına ve bu derslerle ilgili ders kitaplarının en geç bir yıl içerisinde hazırlanmasına karar vermiştir.17 Komisyon tarafından ortak tarih programında yer alması kararlaştırılan konular şunlardır:
1- Türk adının ortaya çıkışı ve anlamı,
2- Türklerin anayurdu,
3- Hunlar,
4- Avarlar,
5-Göktürk Hakanlığı,
6-Türgeş, Uygur, Kırgız Hakanlıkları,
7-Hazar Hakanlığı,
8-İtil Bulgar Devleti,
9- Tuna Bulgar Devleti,
10- Sabarlar, Peçenekler, Başkurtlar,
11- Kıpçaklar,
12- Oğuzlar (Türkmenler) , Selçuklular,
13- Türklerin İslamiyeti kabulü,
14- Karahanlılar Devleti (Hakanlığı),
15- Gazneliler Devleti,
16- Harzemşahlar Devleti,
17- Moğol istilası,
18- Altın Orda, İlhanlılar, Çağataylılar Devletleri,
19- Timurlular Devleti,
20- Moğolistan,
21- Şeybaniler Devleti,
22- Babürlüler,
23- Kazak Hanlığı ve Cüzler,
24- Sayan-Altay Türkleri, Kırgızlar,
25- Buhara, Hive, Hokand Hakanlıkları, Türkmenler, Doğu Türkistan,
26- Ejderhan, Kasım, Kazan ve Küçüm Hanlıkları ve Nogaylar,
27- Türkiye Selçukluları
Devleti,
28- Karakoyunlu ve Akkoyunlu Devletleri,
29- Osmanlı Devleti,
30- Safeviler Devleti,
31- Azerbaycan Hanlıkları,
32- Çarlık Rusyası’nın Türk toprakları aleyhine yayılması,
33- Günümüzün Bağımsız Türk Cumhuriyetleri,
34- Bağımsız Türk Devletleri dışında yaşayan Türkler,
35- Türk Halklarının dünya medeniyetine katkıları
Toplantıda, belirlenen konuları kapsayacak Türk Dünyası ortak tarih ve edebiyat ders kitaplarını yazacak komisyonların oluşturulması için her iki branştan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından 5’er; TürkCumhuriyetlerinin her birinden ise 2’şer öğretim görevlisinin 13 Mart 1995 tarihinden itibaren 3 ay süreyle görevlendirilmesine ve ders kitapları için gerekli mali kaynağın da Dışişleri Bakanlığı ve TİKA tarafından sağlanmasınakarar verilmiştir. Bu mutabakat sonucunda tarih ve edebiyat ortak lise ders kitaplarının yazımını gerçekleştirecek komisyon Azerbaycan’dan her iki branştan 1’er; Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan Cumhuriyetlerinden de 2’şer temsilcinin katılımıyla oluşturularak 13 Mart 1995 tarihinde çalışmalarına başlamıştır.18 1998 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan bir kitapta, yazımı ve ilgili ülke lehçelerine çeviri işlemleri tamamlanmış olan Ortak Türk tarihi ve edebiyatı lise ders kitaplarının basımı ile ilgili çalışmaların son şamasına geldiği; katkı, destek ve mali kaynak temin edildiği takdirde bu hizmetin kısa sürede tamamlanacağı belirtilmiştir.19
18 Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’nün 22/02/1995 tarih ve 2215 sayılı onaylarıyla “Orta Asya ve Kafkasya’da bağımsızlıklarına kavuşan Türk Cumhuriyetleri ile ülkemiz arasında tarih ve kültür bağlarımızın kuvvetlendirilmesi amacıyla hazırlanmış olan” Edebiyat ve Tarih Ortak Programı doğrultusunda komisyon çalışmalarında bulunacak öğretmenler belirlenerek 06/03/1995 tarihinden itibaren üç ay süreyle görevlendirilmişlerdir. Tarih ile ilgili komisyon Ankara’da bulunan değişik liselerde görev yapan şu öğretmenlerden oluşturulmuştur: Talat EKEMEN, İsmet ÖLMEZ, Ali KAYA, Osman ACAR, Oğuz UÇAR, Ümran AKKAYA ESKİOĞLU, Levent ÇAĞIRAN, Lütfi AFŞAR, Kemal KILIÇ ve Kadir EZGİ. Komisyona Mart ayının üçüncü haftası başlayan ve Mayıs ayı sonuna kadar süren on iki haftalık süreyi kapsayan ve her hafta hangi konuların çalışılacağına gösteren bir çalışma planı da verilmiştir. Ancak çalışmalar tamamlanamadığı için söz konusu komisyon çalışmalarının süresi Yurt Dışı Eğitim Öğretim Genel Müdürlüğü’nün 20/06/1995 tarih ve 6280 sayılı onaylarıyla iki ay daha uzatılmıştır. 19 MEB, Cumhuriyetin 75’inci Yıl Dönümünde Türk Cumhuriyetleri, Türk ve Akraba Toplulukları ile Eğitim İlişkilerimiz, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Yurt Dışı Eğitim Öğretim Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Basımevi, Ankara, 1998, s. 14-15. 20 DPT, Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, Dünyada Küreselleşme ve Bölgesel Entegrasyonlar (AT, NAFTA, PASİFİK) ve Türkiye (AT, EFTA, KEİ, Türk Cumhuriyetleri, İslam Ülkeleri, ECO) İlişkileri Özel İhtisas Komisyonu, Türkiye- Türk Cumhuriyetleri İlişkileri Raporu Özeti, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı Yayını Ankara, (Ağustos) 1995), s. 75. Raporda şu değerlendirmelere yer verilmektedir: … 20. Yüzyılın son on yılına kadar dünyadaki tek bağımsız Türk Devleti olan Türkiye’nin eğitim programlarında Türk tarihi bugünkü Türkiye Türklerinin geçmişine yönelik bir seyir takip etmiş, siyasi gerekçelerle Türkiye dışında kalan Türklük hakkında müfredatımıza pek bir şey girmemiştir… Ortak kültürün unsurlarının başında dil ve tarih geldiğine göre aynı ulusun fertleri birbirlerinin tarihlerini bilmenin yanı sıra tarihin belirli bir zamanına kadar olan ortak tarihlerini de öğrenmek durumundadır. Tarihe yönelmek, kendini tanımak ve bilmektir. Bu, ortak hedefl er ve stratejilerin oluşmasında bir dayanak noktasıdır. Bu bakımdan Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye ortak bir tarih anlayışı ve tarih eğitimi konusunda karar almak zorundadır. Ortak tarih anlayışımızın esasını Türk tarihinin bütünlüğü oluşturmalıdır. Türk tarihini bir bütün olarak düşünmek, ona felsefi açıdan bakmak demektir. Yani Anadolu’ya gelen Oğuzlarla Asya’da kalan Kırgız, Kazak, Özbek, Uygur, Kuman-Kıpçak gibi Türk boylarının ayrı ayrı uluslar olarak telakki edilmemesi gerekir.Dolayısı ile Türk tarihi incelenirken devlet veya boy tarihi değil, millet tarihi esas tutulmalıdır…”a.g.e.,s. 74-
Türk Dünyası ortak tarih ders kitaplarının yazılması konusuna Beş Yıllık Kalkınma Planları ve DPT tarafından hazırlanan çeşitli raporlarda da yer verilmiştir. 1995 yılında DPT tarafından yayınlanan bir raporda Sovyet sonrasıdönemde Türk Dünyası’nın tarihine yaklaşım konusunda değişikliğe gidilmesi ve Türk tarihinin tamamını kapsayacak bir anlayış içinde Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri’nin eğitim öğretim programlarına girecek tarih kitaplarının yazılması işinin ilgili bakanlıklarca acilen tamamlanması gerektiği üzerinde durulmaktadır.20
DPT tarafından 2000 yılında yayınlanan başka bir raporda da Türk Cumhuriyetleriyle ilgili tarih alanındaki iş birliği konularına daha az yer ayrılmakla beraber Türk Cumhuriyetlerindeki liselerle ülkemizdeki liselerde okutulmak üzere kurulan ortak komisyonca yazım çalışmaları tamamlanan “Ortak Türk tarihi ve edebiyatı” ders kitaplarının ilgili ülke lehçelerine çeviri
işlemlerinin devam ettiği belirtilmektedir.21 1992 yılında başlayan 2000 yılına kadar geçen bu süreçte Türk Dünyası ortak tarih dersi öğretim programı ve ders kitabının hazırlandığı ve Türk Cumhuriyetlerinin dillerine çeviri aşamasına geldiği MEB ve DPT raporlarından anlaşılmakla beraber hazırlanan öğretim programı ve ders kitabının akıbeti konusunda bir bilgi elde edilememektedir. Ancak 2000’li yıllardan itibaren Özbekistan ve Türkmenistan’ın Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvelerine katılım noktasında gönülsüz davranmaları Özbekistan başta olmak üzere bazı Türk Cumhuriyetlerinin hazırlanan ortak tarih dersi öğretim programı ve ders kitabının içeriğinden memnun kalmamış olabileceği ihtimalini akıllara getirmektedir.
b. İkinci Devre: 2009 Nahçıvan Antlaşması’ndan Sonraki Gelişmeler 2006 yılında Antalya’da gerçekleştirilen Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi’nden üç yıl sonra Azerbaycan’ın Nahçıvan
Özerk Cumhuriyeti’nde Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan ve Türkmenistan’ın katılımıyla Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi’nin dokuzuncusu gerçekleştirilmiştir. Bu zirve sırasında Türk Dili
Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi kurulmasına dair Nahçıvan Antlaşması’nın imzalanmasıyla22 Türk Cumhuriyetleri arasındaki işbirliğinin alanı daha da genişlemiş, ilişkiler daha sistemli ve kurumsal bir hüviyet kazanmıştır. Nahçivan Antlaşması ile kurulması öngörülen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi
2010 yılında İstanbul’da toplanan zirvede oluşturulmuş ve 16 Eylül 2010 tarihinde Konseyin kuruluşu resmen ilan edilmiştir.23 Almazbek Atambayev’in başkanlığında Kazakistan, Türkiye ve Azerbaycan
devlet başkanları veya başbakanlarının katılımıyla gerçekleştirilen Türk Dili Konuşan Ülkelerin İşbirliği Konseyi Zirvesi’nin (İkinci Zirve) sonuç bildirgesinde Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması hususuna da yer verilmiştir: Ortak kurumlar ve özel programlar vasıtasıyla eğitim ve bilim alanlarında somut ve geniş kapsamlı işbirliği tesis edeceklerini, bu bağlamda … Eğitim Bakanlarını ulusal müfredatlara dahil edilmesi ihtimali çerçevesinde Türk tarihine ilişkin ortak ders kitabı üzerinde çalışmayı sürdürmeye teşvik ettiklerini … açıklamışlardır.”24 Böylece 1992 yılında başlayan, 2000 yılına kadar devam ettiği halde sonuçlandırılamayan ve 2000-2012 yılları arasında pek dillendirilmeyen Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı projesinin bir kez daha gündeme geldiği görülmektedir. Azerbaycan’ın Gebele kentinde toplanan bir sonraki zirve bildirisinde de aynı konudaki kararlılığın sürdüğü gözlenmektedir. Zirve sonuç bildirgesinin Bilim ve Eğitim İşbirliği başlığı altında şu ifadeler yer almaktadır:
Devlet başkanları … Türk tarihi ve edebiyatı üzerine ortak ders kitaplarını da içeren, eğitim alanında geliştirilmiş işbirliği gündemini ilerletmek için gerekli adımların atılmasının önemini ifade etmişler ve birbirlerinin dillerinin eğitim kurumlarında seçmeli ders olarak okutulmasını desteklemişlerdir.25 Bu zirvede Türk Akademisi’nin Kuruluşuna Dair Antlaşma’nın26 bir an önce onaylanmasının
önemi de vurgulanmıştır.
21 DPT, Sekizinci Beş Yıllık kalkınma Planı Türkiye ile Türk Cumhuriyetleri ve Bölge Ülkeleri İlişkileri Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, Devlet Planlama Teşkilatı Yayını, 2000, s. 291. 22 Türkiye, Azerbaycan Kazakistan ve Kırgızistan tarafından imzalanan ve Türkmenistan’ın taraf olmadığı Nahçıvan Antlaşması T.C. Bakanlar Kurulu’nun 13.7.2010 tarih ve 2010/700 sayılı kararıyla onaylanarak 15.7.2010 Tarih ve 27642 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Bakınız: Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin Kurulmasına Dair Nahçıvan Anlaşması’nın Onaylanması Hakkında Karar, Resmi Gazete, Tarih: 15.7.2010, No: 27642. 23 2010 yılında oluşturulan Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin (Türk Konseyi) 2011 yılında gerçekleştirdiği Zirve 1. Zirve kabul edilerek bundan sonra gerçekleştirilen zirvelere buna göre numaralandırılmıştır.
işkek’te 23 Ağustos 2012 tarihinde Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye tarafından imzalanan Türk Akademisinin Kuruluşuna Dair Antlaşma’nın 2. maddesinde düzenlenen Akademi’nin amaçları ve görevlerinden birisi de tarafl arın eğitim kurumlarında kullanılmak üzere ortak ders kitapları/öğretim materyallerinin hazırlanması amacıyla çalışmalar yürütmek.27 şeklindedir. Tüm bu gelişmelerden anlaşılmaktadır ki Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması konusunda Nahçıvan Antlaşması’nı takip eden süreçte Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi tarafından bir kararlılık sergilenmekte ve bu işi sürdürmek görevi Konseyin ilişkili kurumu niteliğinde olan Türk Akademisi’ne verilmektedir. Darhan Kıdırali Türk Konseyi Genel Sekreteri sıfatıyla 15- 17 Mayıs 2013 tarihlerinde Türk Ocakları İstanbul Şubesi ve Marmara Üniversitesi’nin işbirliği ile İstanbul’da düzenlenen Avrasya’da Türk Dili ve Tarihi Eğitimi Uluslararası Sempozyumu’nda yaptığı konuşmasında projenin amacının hazırlanacak ders kitapları aracılığıyla ortaöğretim seviyesindeki öğrencilere ortak Türk tarihi ve kültürü bilincini aşılamak; bunu yaparken
bütün Türk dünyasını kucaklayacak tarzda tarih mirası kültür eserlerini öğretmek ve Türklerin uygarlığa yaptığı katkıların yeni nesillere aktarılmasını sağlamak olduğunu belirtmiştir. Kıdırali konuşmasında Türk halklarının ortak bir tarihi paylaşmış oldukları düşüncesinin genç nesillerin zihinlerinde yer etmesini sağlamak için öncelikle başlangıçtan 13. yüzyıla kadar geçen süreyi kapsayacak bir ders kitabı hazırlanacağını, bu kitabın Türklerin menşeinden başlayarak İslamiyeti kabul etmeleri ve büyük Türk imparatorluklarının ortaya çıkışı dönemlerini kapsayacağını ifade etmiştir. 28
24 http://www.turkkon.org/tr-TR/turk_konseyi_2_zirve_(biskek)bildirisi/4/56/56/284 25 http://www.turkkon.org/tr-TR/turk_konseyi_3_zirve(gebele)_bildirisi/4/56/56/283 26 Türk Akademisi, Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 9. Zirvesinde Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in Türk Dünyası’nın geçmişi ve geleceğini maddi ve manevi zenginliklerini araştıracak uluslararası ilmi araştırma merkezinin kurulması yolundaki teklifi diğer Türk Cumhuriyetleri tarafından da kabul görmüş ve 25 Mayıs 2010 tarihinde Kazakistan Cumhuriyeti’nin başkenti Astana’da bilimsel araştırma merkezi olarak kurulmuştur. Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi 2. Zirvesinde Türk Akademisinin kuruluşuna dair anlaşma imzalanarak Akademi uluslar arası statüsüne kavuşmuş ve o zamana kadar Kazakistan Eğitim ve Bilim Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Akademi bundan sonra uluslararası kurum halini almıştır. Ayrıntılı bilgi için bakınız: Türk Akademisi, http://www. turkacadem.kz/tr/ab.php?set=2 27 www.turkkon.org/Assets/dokuman/TURKAKADEMISIANTLASMASITURKCE 2014041719…28 Konuşma metni için bkz. http://www.turkkon.org/assets/dokuman/MarmaraUniversitesiOrtaktarih.pdf 29 Prof. Dr. Darhan Kıdırali,15.05.2014 tarihinde elektronik postayla şu malumatları vermiştir: Türk Dünyası ortak tarih kitabı hazırlama çalışması Türk Akademisi tarafından yürütülmektedir.Öncelikle bu konuda çalışmanın teorik metodolojik hazırlığı yapılmalıdır. Bu konuda Türk Konseyi (Keneşi) üye ülkeleri bilim adamları, uzmanlar bir araya gelmeli ve ortak maddi ve manevi değerlerimizin yeni nesil yetiştirmede nasıl yararlı kullanabilmemiz konusunda danışmalıdır. Bu hususta, bu sene ilk defa Kazakistan Parlamenteri kararlarıyla 19 Mayıs “Türk Yazı Günü” olarak kutlanmaktadır. Bu vesileyle Türk Akademisi 19-20.05.2014 tarihinde “Türk Yazı Günü Uluslararası Forumu” organize etmektedir. Bu çalışma genelinde Türk Dünyası aydınları ile uzman bilim adamları katılımlarıyla “Türk Dünyası ortak tarih kitabı” hazırlama çalıştayı” organize edilmektedir. Çalıştayda alınan karar ve yöntemler doğrultusunda Akademi ilmi araştırma yapacak ve Türk Keneşi üye ülkeler bilim adamlarının katılımlarıyla adı geçen eğitim kaynağı hazırlanacaktır.
Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazımında gelinen son noktayla ilgili bilgisine başvurduğumuz Türk Akademisi Başkanı Darhan Kıdırali, ortak tarih ders kitabı yazım işinin henüz ön hazırlık aşamasında olduğunu bildirmiştir. 29 Türk kamuoyu Türk Dünyası ortak tarih ders kitaplarının yazılması konusunu yıllar sonra ilk kez Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın ağzından duydu. Yukarıda da zikredilen Avrasya’da Türk Dili ve Tarihi Eğitimi Uluslararası Sempozyumu’na katılan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı yaptığı konuşmada
MEB Talim ve Terbiye Kurulu’nun ortak tarih ve tarih eğitimi konusunda çok köklü bir yeniden değerlendirme ve tüm millete hitap edecek, tüm milletin başarılarını ihtiva edecek tarih kitaplarının yazımı konusunda çok kapsamlı bir çalışma içerisinde olduğunu ifade etmiştir.30 Nabi Avcı, Eskişehir’de düzenlenen 2. Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi(Türk Konseyi/ Türk Keneşi) Eğitim Bakanları Toplantısı’nda, Türk Dünyası okullarında okutulmak üzere ortak tarih ders kitaplarının hazırlanması yönünde alınan kararın Türk
Cumhuriyetleri adına büyük önem arz ettiğini, bu kararın öneminin on yıl sonra daha net ortaya çıkacağına dikkat çekmiştir.31 Bu toplantıda ortak tarih ders kitabı hazırlanmasına 2014 Mart ayında başlanmasına karar verilmiştir. 32 Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Büyükelçi Halil Akıncı verdiği bir mülakatta hazırlık çalışmaları devam eden Türk Dünyası Ortak tarih ders kitabının Türk tarihinin 13. asra kadar olan dönemini kapsayacağını belirtmiştir.33
Avrasya’da Türk Dili ve Tarihi Eğitimi Sempozyumu, http://www.istanbul-turkocagi.org/ avrasyada-turk-dili-ve-tarihi-egitimi-haber-98-makale.html; MEB, http://trthaber.com/haber/gundem/tarih-kitaplarinda-koklu-degisiklik-861… ; MEB, http://yogm.meb_haberayrinti. php?ID=6109 31 http://akademikarastirma.org/turk-kenesi-egitim-bakanlari-toplandi ; MEB, http://meb.gov.tr/ bakan-avci-turk-universiteler-birliginin-hayata-gecirilmesi-fevkalade-onemlidir/haber/6501 32 http://habercini.biz/turk-dunyası-ulkeleri-icin-ortak-tarih-kitabi-2416011h.htm; 33 Türk Dili Konuşan Ülkeler Konseyi Genel Sekreteri Büyükelçi Halil Akıncı Kardeş Kalemler dergisine verdiği bir mülakatta şunları ifade etmektedir: “Akademi, Türk kültürü ve tarihinin araştırılmasında dünyada öncü bir rol üstlenecek ve bu alanda dünyanın en iyi uzmanlarının gelip çalışabileceği bir ortam sağlayacaktır. Akademi bünyesinde eğitimcilerin de katılımıyla yapılacak en önemli çalışmalardan biri ise ortak hafıza, dolayısıyla ortak bilinç oluşturmasına temel teşkil edecek bir ortak tarih ders kitabı ile ortak Türk edebiyatı Ders Kitabının hazırlanmasıdır. Türk tarihi şimdiye kadar hep yabancılar tarafından yazılmıştır; ancak artık kalemi elimize almanın vakti gelmiştir. Ortak tarihimize bakınca görüyoruz ki, Türk Dünyasının tamamı, Göktürk Kağanlığını ortak devlet olarak benimsemiştir. Ancak, Türk Dünyasının kendi içindeki ayrılıklar, Türk devletleri arasındaki savaşlar ortak Türk Kağanlığından sonraki Türk tarihini karmaşık ve bulanık hale getirmektedir. Bu nedenle, ortak tarih ders kitabının birinci amacı 13. asra kadarki dönemi kapsayarak, tarihi gerçeklerden ayrılmadan ortak Türklük bilincinin gelişmesini sağlamak olacaktır.” http://www.kardeskalemler.com/nisan2013/halilakinciilemulakat.htm
Sonuç
Türk Dünyası ortak tarih dersi öğretim programı ve ders kitabı hazırlama projesine 1992 yılında büyük bir istek ve heyecanla başlanmış, 1993 yılında oluşturularak çalışmalar başlatılmıştır. 1998 yılında Milli Eğitim Bakanlığıtarafından yayınlanan bir kitapta Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının yazımı ve ilgili Cumhuriyetlerin lehçelerine çeviri işlemlerinin tamamlandığı, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından 2000 yılında yayınlanan bir raporda ise Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının yazımının tamamlandığı ve ilgili ülke lehçelerine çeviri işlemlerinin devam ettiğinin belirtilmesi söz konusu kitabın yazımının tamamlanmasından sonra kimi Cumhuriyetlerin beklentilerini karşılamadığı için projenin dondurulmuş olabileceğini akıllara getirmektedir. Ders kitabının taslağına henüz ulaşamamamız kitabın içeriği hakkında yorum yapmamızı, örneğin Timur ile Yıldırım Bayezid ya da Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail ilişkilerinin ele alınış şeklini değerlendirmemizi şimdilik mümkün kılmamaktadır.
Ortak Türk tarihi ders kitaplarının yazımı projesinin başarıya ulaşamamasında Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarının ilk yıllarındaki istek ve heyecanlarının zaman içerisinde azalmış olmasının da etkisinin olduğu muhakkaktır. Bu duruma örnek olarak Özbekistan ve Türkmenistan’ın 2000 yılından itibaren Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvelerine atılım noktasında gönülsüz davranmaları ve 2001 yılında gerçekleştirilen İstanbul Zirvesinden sonra 2006 yılına kadar Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesinin toplanamaması gösterilebilir. 2000 yılından 2012 yılına kadar geçen süreçte Türk Dünyası ortak tarih ders kitabından hiç bahsedilmemektedir. Ancak 2009 yılında Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Nahçıvan Antlaşmasında kurulması öngörülen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin kurulmasından sonra Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması düşüncesini yeniden gündeme gelmiştir. Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin 2012 yılında Bişkek, 2013 yılında ise Gebele’de gerçekleştirilen zirvelerinin sonuç bildirgelerinde Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması konusunda çalışmalar yapılması hususuna da yer verilmiş ve Astana’da kurulan ve Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin (Türk Konseyi) ilişkili kurumu olan Türk Akademisi bu işle görevlendirilmiştir. Gerek Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Büyükelçi Halil Akıncı’nın gerekse Türk Akademisi başkanı Darhan Kıdırali’nin Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının 13. asra kadar olan dönemi kapsayacağını
belirtmeleri bu defa projenin başarıyla sonuçlanması için konuya daha ihtiyatla ve özenle yaklaşıldığının bir göstergesi olarak kabul edilebilir. müfredat belirleme komisyonu, 1995 yılında ise kitap yazım komisyonları oluşturularak çalışmalar başlatılmıştır. 1998 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan bir kitapta Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının yazımı ve ilgili Cumhuriyetlerin lehçelerine çeviri işlemlerinin tamamlandığı, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından 2000 yılında yayınlanan bir raporda ise Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının yazımının tamamlandığı ve ilgili ülke lehçelerine çeviri işlemlerinin devam ettiğinin belirtilmesi söz konusu kitabın yazımının tamamlanmasından sonra kimi Cumhuriyetlerin beklentilerini karşılamadığı için projenin dondurulmuş olabileceğini akıllara getirmektedir. Ders kitabının taslağına henüz ulaşamamamız kitabın içeriği hakkında yorum yapmamızı, örneğin Timur ile Yıldırım Bayezid ya da Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail ilişkilerinin ele alınış şeklini değerlendirmemizi şimdilik mümkün kılmamaktadır. Ortak Türk tarihi ders kitaplarının yazımı projesinin başarıya ulaşamamasında Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarının ilk yıllarındaki istek ve heyecanlarının zaman içerisinde azalmış olmasının da etkisinin olduğu muhakkaktır. Bu duruma örnek olarak Özbekistan ve Türkmenistan’ın 2000 yılından itibaren Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvelerine katılım noktasında gönülsüz davranmaları ve 2001 yılında gerçekleştirilen İstanbul Zirvesinden sonra 2006 yılına kadar Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesinin toplanamaması gösterilebilir. 2000 yılından 2012 yılına kadar geçen süreçte Türk Dünyası ortak tarih ders kitabından hiç bahsedilmemektedir. Ancak 2009 yılında Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Nahçıvan Antlaşmasında kurulması öngörülen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin kurulmasından sonra Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması düşüncesini yeniden gündeme gelmiştir. Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin 2012 yılında Bişkek, 2013 yılında ise Gebele’de gerçekleştirilen zirvelerinin sonuç bildirgelerinde Türk Dünyası ortak tarih ders kitabı yazılması konusunda çalışmalar yapılması hususuna da yer verilmiş ve Astana’da kurulan ve Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin (Türk Konseyi) ilişkili kurumu olan Türk Akademisi bu işle görevlendirilmiştir. Gerek Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Büyükelçi Halil Akıncı’nın gerekse Türk Akademisi başkanı Darhan Kıdırali’nin Türk Dünyası ortak tarih ders kitabının 13. asra kadar olan dönemi kapsayacağını belirtmeleri bu defa projenin başarıyla sonuçlanması için konuya daha ihtiyatla ve özenle yaklaşıldığının bir göstergesi olarak kabul edilebilir.
KAYNAKÇA
Devlet Nadir, Çağdaş Türk Dünyası, Marmara Üniversitesi Yay. Yayın No: 475, İstanbul, 1989. DPT, Sekizinci Beş Yıllık kalkınma Planı Türkiye ile Türk Cumhuriyetleri ve Bölge Ülkeleri İlişkileri Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, Devlet Planlama Teşkilatı Yayını, 2000. DPT, Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, Dünyada Küreselleşme ve Bölgesel Entegrasyonlar (AT, NAFTA, PASİFİK) ve Türkiye (AT, EFTA, KEİ, Türk Cumhuriyetleri, İslam Ülkeleri, ECO) İlişkileri Özel İhtisas Komisyonu, Türkiye- Türk Cumhuriyetleri İlişkileri Raporu Özeti, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı Yayını Ankara, (Ağustos) 1995. MEB, Cumhuriyetin 75’inci Yıl Dönümünde Türk Cumhuriyetleri, Türk ve Akraba Toplulukları ile Eğitim İlişkilerimiz, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Yurt Dışı Eğitim Öğretim Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Basımevi, Ankara, 1998. MEB, Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Dünyası, Milli Eğitim Bakanlığı Yurt Dışı Eğitimi Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara, Tarihsiz. MEB, Türkiye İle Türk Cumhuriyetleri ve Türk Toplulukları Arasında Yapılan Anlaşmalar, İlişkiler ve Faaliyetler, İkinci Kitap: T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türk Cumhuriyetleri ve Türk Topluluklarıyla İlgili Olarak Yapmış Olduğu Çalışmalar, 1990-1993, 3 cilt halinde, T.C. MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Türk Cumhuriyetleri ve Türk toplulukları Dairesi, Yayın no: 1/1, Ankara, 1993. Özkan, İsa, “Cumhuriyet Döneminde Türkiye ile Türk Dünyasının İlişkileri”,Cumhuriyet’in 80. Yılında Türkiye, Ankara 2004, Türk Ocakları Genel Merkezi-Ankara Ticaret Odası Yayını, ss. 386-433. Roy, Oliver, Yeni Orta Asya Ya Da Ulusların İmal Edilişi, Metis Yayınları, 2. bs. , İstanbul 2005. Şimşir, Bilal N.,“Yeni Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye, 1991 Yılındaki Gelişmeler”, Değişen Dünyada Türkiye ve Türk Dünyası Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü, Ankara 13 Nisan 1992, Ankara 1993. Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin Kurulmasına Dair Nahçıvan Anlaşması’nın Onaylanması Hakkında Karar, Resmi Gazete, Tarih: 15.7.2010, No: 27642. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Yönetmeliği, Resmi Gazete, Tarih: 31.1.1993, No: 21482 . TÜRK DÜNYASI ORTAK TARİH DERS KİTABI YAZIMI 765 Millî Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun (13.12.1983 tarihli ve 179 sayılı, 8.6.1984 tarihli ve 208 sayılı, 23.10.1989 tarihli ve 385 sayılı, 9.4.1990 tarihli ve 419 sayılı, 28.8.1991 tarihli ve 454 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun), Resmi Gazete, Tarih: 12.5.1992, No: 21226.
29-05-2020/- REFİK TURAN Dr. Öğr. Üyesi, Aksaray Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Aksaray/TÜRKİYE, refi kturan76@
hotmail.com