Ahmet Akın:Bakan Dediğin İşine Bakar Saraya-Havaya Değil

-AKIN: BAKAN DEDİĞİN İŞİNE BAKAR, SARAYA-HAVAYA DEĞİL!

-AKIN: METAL YORGUNLUĞU DEĞİL BAKAN YORGUNLUĞU

 

(25.10.2017) CHP Balıkesir Milletvekili  Ahmet Akın TBMM Genel Kurulu’nda Şırnak’taki maden ocağı hakkında verilen önergeye dair CHP grubu adına konuşma yaptı. Akın konuşmasında madenin kaçak olmadığına değinirken, hükümetin sorumluluktan kaçmak için böyle bir yola başvurduğunu ifade etti. Akın’ın konuşması şu şekilde;

“Şırnak'taki maden göçüğü hakkında verilen öneri üzerine grubum adına söz aldım. Tekrar hepinize saygılar, sevgiler. Şimdi, değerli arkadaşlar, sizden bir ricam var: Bir dakikanızı ayırıp bir dinlerseniz çok mutlu olacağız, onu öncelikle söyleyeyim. Bir bakan düşünün -ki tarafsızca- çıkıyor, diyor ki 7 kişinin ölümünden sonra: "Kazaydı, oldu." Şimdi, siz, lütfen -sorumlu bir bakan bunu söylüyor- kendi vicdanınıza sorun: Nasıl bir ülkenin bakanı çıkıp kendisiyle ilgili olan bir konuda "kaçak" diyebilir? Adama sormazlar mı açık ve net olarak: "Kardeşim, sen nasıl konuşuyorsun? Sen bunları görmedin mi? Burası babanın çiftliği değil, burası Türkiye Cumhuriyeti'nin kendisi. Eğer burası kaçaktıysa senin elin armut mu topluyordu?". Kendi görev alanında olan bir şeyden "kaçak" diye sıyrılmasını gerçekten ben sayın bakana yakıştıramadım.

Aynı zamanda, Şırnak'taki bu ocak yıllardır Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından ihale ediliyor yani özel sektöre ihale olarak devrediliyor. 2017'nin Mart ayında da en son ihale yapıldı mı, yapılmadı mı? Bunu da sizlere soruyoruz. Aynı zamanda, yapılan ihaleyi de ben size burada göstereyim, bakın ihalenin evrakı da burada: 22/3/2017. Yani 2015'te, 2016 yılında değil, 2017 yılında ihale yapılmış. Şimdi, böyle olup da çıkıp buna "kaçak" derseniz bizim de size söyleyeceğimiz tek şey şu olur: Kaçak olan iktidarın kendisi, kaçak olan bakanın kendisi deriz. Açık ve net. Çünkü kaçak olmayan bir şeyi kaçak olarak söylemek hiç yakışmadı değerli arkadaşlar.

Bakın, bu kazalarda "kaçak" diyerek sıyrılmak yerine, özelleştirmeden, taşeronlaştırmadan ve denetimsizlikten kaçmayı engelleyin yeter. Burası yıllardır ihale ediliyor. 2013 yılında da başka bir bakan çıktı, dedi ki: "Burası kapatıldı." Şimdi, arkadaşlar, ya bakanlarınız arasında bir iletişim kopukluğu var ya da bakanlarınız havaya veya saraya bakıyor. "Bakan" dediğin işine bakar. Onun için burada bunu da üstüne basa basa söylemek istiyorum.

Burada gerçekten bir ihmal varsa bu ihmal teknik ve bilimsel olarak incelenmek zorundadır. Orayı bilmek için uzman olmaya gerek yok; yüksek şevler var, su birikintileri var. Gerçekten, çok özür dileyerek söylüyorum bunu ama burada üretilen mallar nerede satılıyor, biliyor musunuz? Sosyal Yardımlaşma Kurumu tarafından dağıtılıyor. Şimdi, soralım: Bunlar üretilirken kaçak da satılırken nasıl yasal oluyor?

Ayrıca, 1 kilometre ilerisinde devletimizin kontrol noktası var, bırakın buradan kamyonların tır tır geçmesini, buradan insan bile geçemez. Onun için ben diyorum ki: Buradan, daha fazla ölümlere sebep olmamak için lütfen işinizi doğru dürüst yapın.

BANIRMA GERÇEK-SERHAT OZAR