Belediyeden Kısa Dönem Beklentilerim - 1

BELEDİYEDEN KISA DÖNEM BEKLENTİLERİM - 1

31 Mart seçimlerinin üstünden yaklaşık olarak 45 gün geçti. Bu ilk 45 gün içinde doğaldır ki uyum içerisinde çalışılabilecek bürokrat atamaları ve diğer görevlendirmeler yapıldı ve yapılacak. Bunun dışında komisyon görevlendirmeleri, envanter çalışmaları gibi yeni yönetimin belediyenin neyi var neyi yok gibi çalışmalar içerisinde olması da doğaldır. Bütün bunlar sağlıklı ve doğru bir yönetim modeli için olması gerekenler. Ancak bu rutinlerin çabuk aşılması gerekiyor. Çok uzun gibi görünen beş yıl bir bakmışsınız gelmiş geçmiş. Görev döneminin ilk altı ayı uyum dönemi, son bir yılı yeniden adaylık ve seçim süreci olarak değerlendirilirse belediye başkanı ve yönetimin ciddi anlamda çalışabileceği üç buçuk yılı var. Bu üç buçuk yıl boşa giderse, bir daha ki seçimlerde üç buçuk atmaları kaçınılmazdır.

Benim bu yazıyla ilgili kısa dönem beklenti ve istemlerim öyle büyük yatırımlar gerektirmeyen taleplerdir.

Öncelikle 10-15 yaş arası çocuklar. Okulların kapanmasına çok az bir süre kaldı. Merdiven altı tarikatlar, cemaatler, vakıflar ve daha pek çok organizasyon ağızlarının suyu akarcasına o günü beklemekte. Ailelere “dindar” ve “hayırlı bir evlat” yetiştirmelerine yardımcı olmak için her türlü olanağı seferber etmeye hazırlar. Bunun önüne geçmek veya durdurmak çok zor değil. Öyle büyük paralara da ihtiyaç yok. Konu uzmanları ve eğitimciler daha iyi bilir ama benim birkaç önerim var.

Belediye her mahalleye futbol, voleybol ve basketbol okulları açmalı. Aileler aylık en az 100 TL ödeyerek çocuklarına bu tür oyun alanlarına göndermektedir. Aynı etkinliği belediye ücretsiz olarak yapabilir. Bunun için Milli Eğitim’le görüşülerek okulların alanları kullanılabilir. Karşılığında okulun birkaç eksiği giderilebilir.

Yine aileler 7 ve 8. Sınıfa gelmiş çocuklarını liselere giriş sınavını hazırlamak için bugünkü ekonomik koşullarda etüt merkezlerine, özel ders organizasyonlarına ve özel okullara dünyanın parasını ödemektedir. Oysaki belediye, her mahallede en az bir tane eğitime destek evi açarak bu sorunun çözülmesine katkı sağlayabilir.

Bunun dışında sosyal ve kültürel etkinlikler organize edebilir. Bandırma merkezde Paşakonak, Paşakent ve İhsaniye Mahallelerinde belki böyle bir organizasyona ihtiyaç olmayabilir ama diğer pek çok mahallede bu tür uygulamalara ihtiyaç vardır. Kenar mahallelerde oturup belki de hiç denize gitmeyen çocukların olduğunu düşünüyorum. Yine bu mahallelerde oturup da hiç sinema görmemiş, hiç tiyatro görmemiş yüzlerce öğrenci olduğuna inanıyorum. Amatör tiyatro toplulukları ile mahallelerde tiyatro organizasyonları yapılabilir. Her mahallede küçük bütçeli ve amatör ruhla mahalle şenlikleri organize edilebilir. Bakın bütün özel okullar ve benzerleri 10-15 günlük sürelerle dünyanın parasını talep edip yaz okulları organize etmekte. Ben inanıyorum ki kalbindeki yurtseverlik ve insan sevgisi eksilmemiş yüzlerce eğitimcimiz bu tür organizasyonlara yürekten katkı verecektir.

Bütün bu organizasyonların bir parçası olarak, okuma kampanyaları düzenlenip çocuklarımızın okuma alışkanlığı edinmesi, düşünen, soran ve sorgulayan bireyler olarak

yetişmesi büyük önem taşımaktadır. Bu ve benzeri etkinlikler çocukların zihinlerinde ömür boyu güzel bir anı olarak yaşayacaktır.

İnanın bana böyle bir organizasyonla kilometrelerce asfalt dökmekten daha büyük bir hizmet yapmış olacaksınız. Çok daha geniş bir kitlenin kalbine dokunacaksınız. Artık asfalt ve beton belediyeciliğini bırakın. Bırakın yollar eskisi gibi toprak olsun. Yağmur yağınca çamur olsun. Çünkü çocuklarımızın oyun oynayabileceği bir avuç toprak kalmadı. Ya beton oldu, yâda kauçuk…

Önceliğiniz modern beton alanlar değil, mutlu bireyler olsun. Böylece farkınız olsun.