Bozkurt..Bandırma! Fareli Köyün Kavalcısı!

BOZKURT... BANDIRMA !

FARELİ KÖYÜN KAVALCISI !

Bozkurt, sadece Türklerin ve Türklüğün sembolü veya Türkiyedeki bir bir siyasi akımın partinin, derneğin sembolü değil, biliyorsunuz !
BOZKURT, son zamanlarda sıkça duyduğunuz gibi, Kastamonu İlimizin, bir vadiye (vadideki dere yatağına)  kurulmuş ama şimdi artık, yaşadığı felaketten dolayı, yok sayılan bir ilçesinin de adı...
Peki ;  BANDIRMA ile ilişkisi veya ilintisi ne ? SU, NEREYE GİDECEK ARKADAŞ ?
 Bandırma bir vadi kenti olmasa da, (7) tepeler üzerine ve altındaki sahile, Hatta, çamaşır deresinin(?) yanındaki PAZARTESİ PAZARI denilen yere kurulmuş bir kent.

Felaket tellallığı yapmak, haddime değil, ama Karadeniz bölgemizde dere yatakları üzerine kurulan yerleşim yerlerinin uğradığı Bozkurt başta SEL ve SEYLAP yüzünden, oradaki insanların ve canlıların ve ama ülkenin de yasa BOĞULDUĞU, felaketleri yaşadık !
Bir tarif yapacağım, uyup-uymadığının kararını siz vereceksiniz ! Bandırma İlçemiz, Marmara Denizi'nin güneyinde, denize kıyısı hatta denizde 31 km lik bir körfezi olan olan, Balıkesir iline bağlı 200.000 nüfuslu, bir ilçedir. Kuzeyimizde Erdek İlçesi ve Kapıdağ Yarımadası, doğu tarafımızda Bursa'ya bağlı bir ilçe olan Karacabey, güney tarafımızda Susurluk ve Manyas ilçesi ve Kuş Gölü, batı tarafında ise Gönen ilçemiz bulunmaktada ve bu havza GÜNEY MARMARA olarak anılmaktadır. İlçenin arazi yapısı, kuzeyden güneye doğru kısmen dağlık ve engebelidir. İlçenin en yüksek dağı, doğusunda yer alan 764 metre yüksekliğindeki, Karadağ'dır. İlçenin kuzeyinde yer alan Kapıdağ ise, Bandırma ve Erdek körfezleriyle çevrilmiş, bir yarımadadır. Canlandırdınız kafanızda...! BOZKURT un konumu ile aynilik arz etmiyorsak da, BOZKURT un yaşadığı felaketi yaşayabileceğimizi izah etmeye çalışıyorum aslında...İlgilenenlere.....!
BKZ. BOZKURT a....Aynı sahneler BANDIRMA da olmayacak mı sanıyorsunuz ?
BANDIRMA....Yüzölçümü 833 km 2 olan Bandırma'nın denizden yüksekliği ;  1 metre ile başlayıp,  764 metreye kadar çıkmaktadır. Denizden 764 metre yüksekliği ise, Bandırmanın sırtındaki, denizden yüksekliği yaratan KAYACIK - LEVENT - 600 EVLER - MERİNOS ve EDİNCİK oluşturuyor gibi düşünün. Denize sıfır değiliz yani...
Haa, DENİZ ne demek diye düşünürken çıbıldak hatun ve gençleri değil de, yeryüzündeki neredeyse bütün sıvıların-suların...hatta kabul etmesek de, bütün insanların pisliklerini, sanayi atıklarını ve pislik deşarjlarını yapıp, kayboldu sandıkları, akıttıkları-boşalttıkları merkezler gibi düşünün.!  Denizin sıvısı ve suyu da, güneşin sıcaklığı yüzünden buharlaşır, gökyüzüne çıkar, yağmur-kar-dolu v.s olup, yeryüzüne tekrar iner... toprağı doyurur ve artan da, yine denize gider. Gidiş yolları mı ? Bir mühendislik fakültesinde ders kitabında yazıyormuş. İnsanların şehir kurmayı bırakın, kamp kuracakları yerlerdeki doğayı inceleyip, SU YOLLARINI bulurlarmış da, çadırlarını bile bu su yollarından uzakta kurarlarmış ki, ana su yollarına bırakın şehir kurmayı bir kulübe bile kurmazlarmış !  
DENİZ, bu gelgitlerin merkezidir. Yani deniz, gökyüzünden gelen yağmurun veya biz insanların baraj v.s diye topladıklarımızı gönderdiğimiz merkezdir, bu gönderileri de DERELER-NEHİRLER-AKARSULAR ile biz yapmayız da, DOĞA kendiliğinden yapar, yani SU AKAR ama yolunu bulur değil, yolunu yaratır ! Bandırma da denize akan 1 tanecik deremiz yok, ama bol miktarda KANALİZASYON ve fabrika artık ı, kimyasallar var ! 
Haaa, bu yaşadığımız felaketlerde halen ; Belediye başkanları, Belediye Meclis Üyeleri, Belediyelerin İmar Müdürlükleri, Belediyelerde MİMAR mühendislerden kurulan İmar Komisyonları, Şehir PLANCILARI, Harita Mühendisleri, Yapı Denetimcisi diye sıfat kullanan mimar ve mühendisler.... bırakın yargılanmayı, hala suçlanmıyorsalar, suçlanamıyorsalar bile, ülkedeki yerel ve genel siyasetin ve yönetimin bunların elinde olduğunu düşünün, korkun da....bu mimarlar sizi bırakın dere yataklarına, bir gün sönmüş ama bir gün elbet patlayacak Erciyes Dağı, Hasandağ, Karacadağ, Karadağ, deprem dağlarına da yerleştirirler !  Manzara güzel diye, siz de para kazanırsınız KATİL arkadaş ! Bırakın torunlarınız o dağlarda yanıp kül oluversinler, dere yataklarında boğuluversinler!
Neyse; BANDIRMA HAVZASINA gelelim, biz de burada yaşıyoruz ya !
Bandırma'nın en uzun akarsuyu ( sözde)  Eğridere'dir. İlçenin diğer (sözde) önemli akarsuları ise ; Beyderesi, Çayırdere, Eski Sığırcı Deresi, Arıkaltı Deresi, Bozdere ve Değirmen ve Malta Deresi'dir. 5 dereleri saymıyorum ! Değişik isimlerle bilinen ve hatırlanan derelerimiz de vardır da, BANDIRMA da DERE YOKTUR !  Maalesef ! 
Benim yaptığım incelemelere göre ; Bandırmadaki dereleri yok eden hareket 1948 de başlamış ! O dönemden beridir sağ kalan Belediyeciler ve mimarlar ve müteahhitler ve onların parasını yiyen sülaleleri de dahil edilip, bütün mal varlıklarına el konulup yargılanmalıdır. Aklasınlar kendilerini !
Bandırmanın dereleri nerde diye bir yazı yazmıştım da....”  https://www.gercekbandirma.com/bandirmanin-dere-yataklari-nerede “ hakikatten, DERELERİMİZ, dere yataklarımız, dere havzalarımız v.s vahşi kapitalist ve dini imanı para olan müteahhitlerimiz ve yukarıda bahsettiğim MİMARLARIMIZ tarafından, YOK edilmiş arkadaş. Bütün dere yatakları, para kazansın birileri diye... artık ya ev, ya dükkan, ya da apartman v.s görünümünde...Dereleri, hatırlayanlar bile yok !
Peki doğal su yollarını, birilerine peşkeş çeken Belediyeciler, aslında halkın malı olan ve DSİ işlerinin sahip çıkması gereken, onlarca dönüm arazi, sizin partililerden birileriyle birilerine peşkeş çekilmiş ve ve çekilenlerden biri sensen bile, Bandırmalıya ihanetini ve yarın orada torunlarının ölebileceğini, hiç mi düşünmüyorsun ? HAİNLİK para kazandırmışsa sana, o dere yataklarına el koyanlardan biriysen o rantı çoluk çocuğuna rahat ve huzurla yedirebiliyor musun ? Diyeceğim de, sen de rahatsın merak etme, senin hırsızlığını seyreden ben bile çok rahatım merat etme ! Benim memurum, işini bilir !
Bandırma nın derelerini yok edenler, yok sayanlar ve benim bunları yazmama gıcık olanlar çok olabilir ama çoğunluk demek HAKLI demek değildir beyler. 7 derenin yataklarını geri almak isteyen bir yönetim olsa...zorunlu kamulaştırmadan tutun da, 18 uygulamasına kadar o belediyeci mimarların elinde o kadar çok yasa var ki, tek kuruş ödemeden, dere yataklarını işgal eden bütün binalar.... tek kuruş ödemeden yıkılabilir. Yıkım maliyetini de, ödeyiverin artık..!
FARELİ KÖYÜN KAVALCISI GELİYOR !
BANDIRMA da BİR bozkurt Felaketi yaşar diyorsanız, hatta YAŞAMAZ diyorsanız da, Bandırma derelerini ve havzalarını, boşa çıkarın..! Sakın sakın ola ki ; MALTA DERESİNE, CİN ÇUKURUNA v.s hala proje çizip, milleti aldatmayın ! TEMATİK PARK çı AKP liler, AKLINA GELDİKÇE mimarlarına proje resimleten CHP liler, sizler de bu ALDATMA huyunuzdan, milleti aptal ve gerizekalı görmekten lütfen vazgeçin. Eğitimci olarak tavsiyemdir ;  Fareli Köyün Kavalcısı Kitabını, bir daha okuyun....! 200 bin nüfus aptal değil...Yarın, sizi denize dökecek bir çoban, şu an da Belediyeye ait yerde, FLÜT dersi alıyor !  

20-08-2021- RAMAZAN NARİN -BANDIRMA