Çavuşköy ÇED toplantısında ne oldu?

 

Bir gurup ‘para sever’ girişimci,
Kapıdağ ve çevresinin olduğu haritayı önlerine almış:
İşaret parmağını ağzına sokarak ,
“Oooo piti piti, karamela sepeti…” deyip rastgele, öylesine ya da
‘Ağabey’lerinden ve/veya siyasi ortaklarından aldıkları “tiyo” ile
‘rant’ salyalarını akıta akıta, Şirinçavuş köyünün üstüne basmış,
“Aha da buraya termik santral kuracağız” demişler.
‘para sever’lerin parmak bastığı yerde: 
Arsaları var mı?
Yok!
Parmak bastıkları yere imar planlarında termik santral kurulabilir mi?
Hayır!
Kömür madenleri de yokmuş, yurt dışından alacaklarmış…
Deniz yolu ile getirip, yapacakları limandan karaya çekecekler,
köylünün atasından babasından kalmış tarlasına, tapulu zeytinliğine yığacaklar…
Yakacaklarmış…
Dumanı havaya savurup, milyonlarca ton külü de oraya yığacaklarmış…
 Sonra:
Elde edecekleri elektrik enerjisini, 
satış bedelinden daha fazla tutan hizmet bedelleri ile birleştirip bize satacaklarmış…
İyi mi?
**
Dün, tam da Dünya İnsan Hakları Gününde:
Millet, vekillerini de yanına alıp Çavuşköye gitti,
Bandırma, Erdek ve Manyas Belediye Başkanları asaleten,
Gönen Belediye Başkanı vekaleten oradaydı.
Konuşmalar yapıldı, sakıncalar vurgulandı, bu işin olmaması gerektiği söylendi…
Amiyane tabiri ile imgesel olarak anlatmak gerekirse:
Sağ elinin başparmağını, 
işaret ve orta parmağı arasına yerleştirerek elini yumruk yaptı, 
sağ bileğini sol avucunun içine şırraaak diye vurup birkaç kez salladı…
*
Bağlayalım,
“Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.”

Not: 
ÇED= Çevresel Etki Değerlendirmesi