Cumhur İttifakı, Manevi Mirasçı Değildir!

Cumhur İttifakı, manevi mirasçı değildir!

Teorik fizikçi Michio Kaku, gazeteci Gamze İşler ile yaptığı söyleşide:

“Para basmak, vergi toplamak; refah içinde yaşayan bir toplum yaratmanın yolu değildir,” demiş.

Devamla:

“Endüstri devrimlerini, kuantumu, yapay zekâyı, nano teknolojiyi kavrayabilen toplumların refah seviyelerinin artacağını,” anlatmış.

“Teknoloji eğitimine ağırlık verilmesi gerektiğine,” özel vurgu yapmış.

“Geçmişte altın değerliydi, gelecekte ise ‘veri’ değerli olacak,” deyip bilimsel çalışmaların önemini belirtmiş.

Eyvallah…

Doğru! söze ne denir?

**

Peki, biz ne yapmışız?

Basa basa ‘parayı pul’ etmişiz!

Topladığımız vergilerle:

Yazlık, kışlık, ilkbaharlık, sonbaharlık saraylar,

Geçiş garantili yollar, köprüler;

Yolcu sayıları garanti edilen hava alanları;

Hasta, bir başka deyişle müşterili garantili hastaneler yaptırmışız.

Yetmemiş:

Dayatma ile ‘politika faizi’ düşürüp, arka kapıdan 128 milyar dolar satmışız.

“Bize plan (veri) lazım değil, pilav gerekli” demiş; kur korumalı hesaplarla devletin hazinesine ağır bir yük getirmişiz.

‘Bilimsel’ çalışmayı, tarikat ve cemaatlere havale ederek:

“En küçük kaç yaşındaki kızla evlenilir,” sorusuna cevap aramış; okulları yüz yüze eğitime kapatmışız.

Yani,

Bilimden uzaklaşmış;

Dere yataklarına,

Fay hatlarına,

Tarım arazileri üzerine binalar yapmış, imar afları çıkararak binlerce insanımızın ölmesine ve milyarlarca liralık ekonomik kayba sebep olmuş, felakete ‘kader planı’ deyip vatandaştan helallik ister noktaya gelmişiz.
**

Teorik fizikçi Michio Kaku, bazı yöneticilerimizi iyi tanıyamamış olmalı ki,

“Genç insanların teknoloji eğitimine ve hayal güçlerini geliştirmelerine imkân sağlamak için:

Yatırım yapılmalı, vergi indirimi getirilmeli, teşvik ve burs desteği sağlanmalı…” demekte,

“BİLİM, refahın kapısıdır. Anahtarı da EĞİTİMDİR.” diye gerçekleri anlatmaktadır.

**

Sayın Kaku,

Türkiye Cumhuriyetinin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk, yüz yıl önce devletin temellerini bilimin üzerinde yükselterek,

“Benim manevi mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.

Bilim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ulus kişisinin kafasına koyacağız. Bilim ve fen için kayıt ve şart yoktur.” demişti.

İnanıyorum:

Birkaç ay sonra Onun yoluna dönülecek, bilimin yol göstericiliği ile hızla ilerleyecek ve refah seviyemiz, eğitimin gücü ile artacak!

Ülkemize bir sonraki gelişinizde değişimi görecek, gelişmelere tanıklık edeceksiniz.

Çünkü bu gün bizi yöneten Cumhur İttifakının ortakları Atatürk’ün “manevi mirasçısı” değildir!

Süha Oral - 18.03.2023