Depremde "Öldürenle"Mücadele

DEPREMDE “ÖLDÜRENLE” MÜCADELE!

Değerli okurlar, her deprem sonrası Ulusal medyada Jeoloji uzmanları, deprem bilimciler, mevcut hükümetlere ve bizlere DEPREM gerçeğini en ince ayrıntılarına kadar haritalarla göstere göstere izah edip depremden korunma yöntemlerini de anlatıyorlar.

Ve diyorlar ki Ülkemiz, Japonya benzeri çok güçlü ve tehlikeli "FAY" hatlarının üzerindedir, o nedenle bizler depremlere alışarak yaşamak durumundayız, ancak depremler İnsanı öldürmez, İnsanları öldüren depreme dayanıksız çürük binalardır, gibi depremlerden sonra klişeleşmiş bu sözlerle bitirirler konuşmalarını.

Elbette her sözleri doğru ve mutlaka dikkate alınması gereken sözlerdir, 1999 Marmara depreminde yaklaşık "40 BİN" can kaybettik, eğer hatırlarsanız o DEPREM sadece BİR can aldı, o da bir fabrikanın gece bekçisiydi, bekçi fabrikanın giriş kapısının önünde dışarıda sandalyesinde otururken deprem başlıyor ve tam da oradan geçen fay hattının şiddetiyle yer yarılıyor ve bekçi o yarılmanın içine düşüp sıkışarak ölüyor, diğerleri yıkılan çürük binaların altında kalarak öldüler.

(Allah cümlesine rahmet etsin ulusumuza baş sağlığı yakınlarına sabırlar dilerim)

**

Adapazarı vaktiyle suları çekilmiş bir göl üzerine kurulmuş bir kent, Zemin etüt’ü yapılmamış, kat sınırı yok, malzemede kalite söz konusu değil, temel çukurlarının en derini bir metre bile yok, deprem de çok güçlü olunca Adapazarı yerle yeksan.

Pekii bundan gerek Devlet ve gerekse Millet olarak gereken dersi alabildik mi?

Hayır, aksine Devlet İmar affı getiriyor, Millet çürük binalarına sağlam raporu alma, mevcut yapılarına yalap çalap  plansız ve uydurma ilaveler yapma peşine düşüyor, çünkü üç otuz paraya mekanını genişletecek değerini arttıracak.

Ormana veya Hazineye ait arazilere gece kondu yapacak İmar affıyla meşrulaştıracaksın iyi güzel de deprem gerçeğini görmezden gelmek nasıl olacak, Köylerimizin durumu adeta içler acısı, bakıyorsunuz çoğunun altında en az 80- 100- 150 bin liralık araba var Allah versin daha ziyade olsun, ama be kardeşim bu deprem ülkesinde hala taştan topraktan yamuk yumuk yığma kerpiç yada briket binalarda oturmayı kar mı, marifet mi sayıyorsunuz?.

Deprem olunca bir çok can ve mal kaybından sonra devletimiz bize yardım etsin, etsin tabii, etmeli de ama nasıl yardım etmeli.

Herkesin hemfikir olduğu, vatandaştan toplanan büyük miktarlardaki DEPREM VERGİLERİNİ, "DEPREMDE ÖLDÜRENE KARŞI" KULLANMALI. Yıkılacak binalar yıkılmalı yapılanlar da depreme dayanıklı yapılmalı, Japonya’da bizden daha çok ve kuvvetli depremler oluyor ama evler yıkılmıyor İnsanlar ölmüyor.

Bu son depremde hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet yakınlarına baş sağlığı ve sabırlar, Ülkemize de geçmiş olsun dileklerimi sunuyor bu son olsun inşallah diyorum.

ESEN KALINIZ…

FİKRET ÇAĞIN/BANDIRMA/27-01-2020