Kazdağları’nda madencilik faaliyetleri ile birlikte doğa kirliliğine yol açan girişimlere karşı düzenlenen “Vahşi Madenciliğe Hayır” mitingi, Çanakkale’de yoğun katılımlı gerçekleştirildi.
5 Ekim Cumartesi günü Çanakkale’de, bölgedeki birçok çevre örgütünün katıldığı mitinge Bandırma ve çevresinde yaşanan bir çok ekolojik sorunla ilgili mücadele yürüten Güney Marmara Dayanışması’da katıldı.
Mitingde bölge sorunlarını da dile getiren DAYANIŞMA üyeleri, Balıkesir- Çanakkale Çevre Düzeni Planıyla tüm bölgenin maden, enerji, sanayi yatırımlarına açıldığını, bu planlamalara rağmen bölgenin sosyal, kültürel, kentsel planlamalarının yapılmadığını ya da görmezden gelindiğinin altını çizdiler…
Yürüyüşün ardından yapılan açıklamada Kazdağları Ekoloji Platformu adına Füsun Kayra basın metnini okudu.
Kayra, Biga yarımadasının, Edremit’ten Bandırma’ya kadar uzanan bir ekosistem olduğunu, Kazdağları ve çevresinin de bu ekosistemin önemli bir parçası olduğunu hatırlatarak, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nden alınan verilere göre bu alanın yüzde 79’unun ruhsatlandırılmış durumda olduğunu bunun da yüzde 4’inin aktif ruhsatlı alan olduğunu ifade etti.
KAZDAĞLARI ŞİRKETLERİN TALANINA AÇILDI
Kayra, “Bu yoğunlukta madencilik faaliyeti tüm ekosistemi, sosyal, kültürel ve ekonomik yapıyı tehdit ediyor. Bir dünya mirası olan Kazdağları 72’si endemik, bin 400’ün üzerinde bitki türünün ve sayısız hayvanın yuvası. Avrupa ve Asya kıtaları için inanılmaz büyük bir biyoçeşitlilik göz göre göre feda ediliyor. Kazdağları bin 600’den fazla ruhsat ile 90 civarında yerli ve yabancı şirketin talanına açık hale getiriliyor” dedi.
Bugün Bayramiç, Çan, Lapseki, Ayvacık ve Yenice’nin madencilik nedeniyle etkileri yüzlerce yıl sürecek bir doğal yıkım tehdidiyle karşı karşıya olduğunu dile getiren Kayra, Uşak Kışladağ, Kütahya, Bergama, Giresun, Ayvalık, Artvin Murgul ve Erzincan İliç’te yaşanan kazalarda vahşi madenciliğin neden olduğu doğa ve insan kıyımları yaşanmışken Kazdağları’nda böylesi felaketlere geçit vermeyeceklerini vurguladı.
ŞİRKETLER HER YOLU DENİYOR
Madencilik projeleri dışında termik, jeotermal, yanlış yerlere yapılan rüzgâr enerji santralleri gibi çeşitli enerji projeleri ile de binlerce dönüm toprağın kaybedildiğini, yüzbinlerce ağacın katledildiğini, sözde ekoturizm projeleri ile kırsal alanların talan edildiğini belirten Kayra, “Birinci derece deprem bölgesinde bulunan Çanakkale ve Balıkesir illerimizin Bayramiç, Çan, Lapseki, Ayvacık, Yenice, Balya, Havran, İvrindi, Burhaniye, Ayvalık, Sındırgı, Dursunbey gibi pek çok ilçesinde sürdürülmek istenen, ekolojik yıkımlara yol açan, başta altın olmak üzere, kurşun, bakır, gümüş gibi metalik madencilik projelerine karşı bölgede yıllardır sürdürdüğümüz aktif alan savunması ve hukuki mücadele ile önleri kesilen şirketler, faaliyetlerini sürdürebilmek için her yolu deniyor” dedi.
06-10-2024 /BG HABER SERVİSİ