Türkiye’de Kürt olmak zordur. Kürt olduğunuzu duyanların aklından hemen terör örgütü destekçisi olup olmadığınız geçer. Sanki belirli bir tipi varmış gibi “Nasıl ya hiç benzemiyorsun” söylemleriyle karşı karşıya kalabilirsin. Aşırı milliyetçiler tarafından dışlanabilirsin 2. sınıf insan muamelesi görmemek için kimliğini saklamak zorunda kalabilirsin. Dilini kültürünü geliştirmek istediğin zaman bölücülük ve nankörlükle suçlarınabilirsin.
Kürt olmak bir sorun olarak algılanalı uzun bir zaman oldu. Cumhuriyetin ilanından bugüne her geçen gün daha da büyüyen bir mesele olarak algılandı. Kürtlük kimi zaman terör sorunu, kimi zaman kimlik meselesi ile değerlendirildi.
1960 askeri darbesi ile Cemal Gürsel’in “Türkçe konuş herkes Türktür” sloganları fitili tekrar ateşledi. 1970’li yıllarda ise daha çok sağ-sol kavgalarına dönmüştü. PKK hızla büyüdüğü zaman dilimi ise 1987-2002 yılları arasında, 1980 askeri darbesi ve ardından gerçekleşen 9 yıllık sıkıyönetim yıllarından sonra yanlış politikalarla büyüdü.
AK Parti iktidarıyla daha önce görülmemiş bir biçimde gündeme gelen soruna “Demokratik Açılım” süreci ile yaklaşıldı.
AK Parti iktidar öncesi CHP nin Kürt meselesini yaklaşımı bana göre takdire şayandı. Sadece bir güvenlik sorunu olarak değil, vatandaşlık, kimlik, kültüre saygı, ekonomik gelişme boyutlarıyla yaklaşılması gerektiğini savunuyordu fakat zamanla çizgisinin değiştiğini gördük.
MHP ise bu durumu Kürt sorunu değil de terör ve güvenlik sorunu olarak ele almış ve bunun dış güçlerin oyunu ve asayiş sorunu olarak tarif etmiş ve kısmen de haklılığı gördüklerimiz ve yaşadıklarımız karşısında ispat etmiştir.
Turgut Özal zamanında ise Özal, Kürt sorunu ve PKK yi tam da olması gerektiği gibi birbirinden ayrı tutmuş Kürt meselesine demokratik yollarla çözüm sağlanması gerektiğini savunmuştur.
Zamanında İsmet İnönü bu sorunu askeri tedbirler zorunlu İskan ve Türkçeleştirme ile çözebileceğini düşünmüştü. Halbuki biz yüzyıllardır Ermenisiyle Rumuyla Kürdüyle Türküyle iç içe birbirinin ayağına basmadan yaşamış milletlerdik. Kürtlerin zamanla asimile olacaklarını düşünmüşlerdi. Fakat bu tezlerinin çürüdüğünü görüyoruz.
Türkiye’de yaşayan Kürt sayısı 22 milyon küsürdür.
Ziya Gökalp’in dediği gibi hangi Türk Kürtleri sevmiyorsa Türk değildir, hangi Kürt Türtleri sevmiyorsa Kürt değildir.
Selma Soybasi – Bandırma 22-11-2018