Ne Yapmalıyız

                                     NE YAPMALIYIZ

       Son yüzyılın en büyük depreminin enkazı henüz yerde. Onlarca insan göçük altında kurtarılmayı, binlerce insan da tanıdık, bildik yakınlarından sağlık haberi almayı  bekliyor. Doğa, bütün canlıları hayatta kalma savaşı vermeye zorlar. Dünya kuruldu kurulalı binlerce afet yaşanmış sayısız can kaybı olmuştur. 

       Her vurgunda; canlının ilk tepkisi kaçmak, güvenli bir yere sığınmaktır. Canımız yanınca çığlık atar, sesimizi duyurmaya çalışırız.  Tehlikenin olduğunu  yer ve zamanlarda duyularımız daha hassas çalışır, her ses ve harekete dikkat kesiliriz. Kendimizi güvende hissettiğimiz zamanlarda ise gevşeriz duyularımız en alt seviyede çalışır. Oysa zor zamanlarda yaşananları unutmamak bu olayların tekrarı halinde ne yapmamız gerektiği konusunda plan ve program yapmamız gerekir. Afet anında yaşanan şok ile kim ne yapacağını bilemez. Şu anda hepimizin canı yanıyor, ayrıca hepimiz risk altındayız.  İlk yaptığımız Yüce Yaradan' a sığınmak, dua etmek. İnsan ruhunun en büyük ihtiyacı bu. Dua, inanan insanı rahatlatır. Dua aşamasında bir yandan da o anda ne yapmamız gerektiğini düşünüp davranış belirlememiz gerekir. Bu afeti en az zararla atlatabilmek için ne yapmamız gerekir. Haberleşme ve ulaşım, kurtarma çalışmaları, sağlık hizmetlerinin en acil şekilde devreye girmesi. Bütün bunlar daha önceden planlandıysa, tıkır tıkır işler. Öyle son anda; birilerinin toplanıp karar vermesini, yardım ekiplerinin kurulmasını beklemek zararımızı katlar. Afet bölgesine yurt içi ve yurt dışından  yardım akıyor, doğru yerlere ulaşması, engellere takılmaması  önemli. Diyanet işleri yurdun her köşesinde  selaların okunması için büyük bütçe ayırmış. Sağolsunlar! Bizim, sağlık , iletişim , ulaşım beslenme ve barınma konusunda da aynı hassasiyete ihtiyacımız var. Dönüp dolaşıp aynı yere gelmek istemem ama ;tek bir ağızdan afet bölgesine yakın bütün camilerin afetzedelerin barınması için ayrıldığını, buralarda beslenme ve sağlık hizmetinin verileceğini duymak isterim. Camiler genellikle tek katlı ve dayanıklı geniş mekanlardır. Buralara yatak yorgan yastık, battaniye, çevre halkı tarafından kolayca ulaştırılabilir.   ibadetlerin geçici olarak  evlerde yapılamaz mı?  Yazlık evler, kamplar oteller, yurtlar, boş binalar  şu anda  hizmete sunulsa ne olur? 

         Yardımsever insanlar ve pek çok belediye yardım topluyor, bu yardımların ulaştırılması doğru organize edilmezse, daha büyük karışıklığa neden olabilir, fırsatçıların, ahlaksız yağmacıların bu karmaşayı fırsat bilerek ortaya çıkmalarını engellemek için görevli ekiplerin iş başında olmaları gerekir. 

          Ağlamak , çırpnmak , feryat etmek, üzülmek bir yana, ne yapılması gerektiğine odaklanmak, bu güne dek yaşadıklarımızdan çıkaramadığmız dersi gecikmiş de olsak bu afetten ve yaşanılan kaostan çıkarmak gerek. Afet göz göre göre geldi, bundan sonra olabilecekleri de bilim adamları sayfa sayfa koyuyorlar ortaya. Yeni gökdelenler plazalar yerine, oturduğumuz binaları güçlendirmek, depreme dayanıklı tek kat konutlar yapmak, ormanları çoğaltıp yeşil alanları genişletmek, erozyonu önlemek her türlü afete karşı hazırda bir fon bulundurmak, kolay ulaşılabilir sağlık merkezleri ve ekipmanları hazır tutmak. Tek bir çağrıda herkesin ne yapması gerektiğini bileceği eğitimi vermek yüce devletimize düşüyor. Devletimize bu konuda destek olmak da bireylerin görevi.

  07-02-2023/ULVİYE KARA AKCOŞ