Sadat Baskını İle Kansız Seçimin Delikanlılığını Yaptı!

SADAT…CHP Genel Başkanı ve arkadaşları tarafından, kimseye haber verilmeden dün “basıldı”!.

Seçimlere (13) ay kalmışken, 3 Y ( Yolsuzluk-Yoksulluk-Yasaklar-ı ortadan kaldıracağım…) ile gelip, başka 3 Y’yi zapt etmiş… ‘YYY’ Yasama, Yürütme, Yargı yı tek başına elinde bulunduran, (20) senelik (AKP)iktidarının, İKTİDAR gücünden vazgeçmeyeğini, son olaylarla ( Gezi kararları gb) anlamıyorsak… koltuktan kalkmayanın, altını kirlettiği yönündeki Hint Atasözünü hatırlatan AKP Kurucusu B. ARINÇ’ın dediği ; “Birileri oturduğu koltuktan kalkmakta sıkıntı yaşıyorsa kesinlikle altını kirletmiştir ! ” sözleri ; artık, CHP ve Millet İttifakı ortakları tarafından da sıkça söylenerek, önümüzdeki seçimin gündemi olmuştur. Bkz ; iktidar hedefini 2053 ve 2071 e kadar uzatanlara…
Yani ANA MUHALEFET Partisi, muhalefet partileri, muhalif Millet İttifakı diyor ki ; hem parti genel başkanı, hem Cumhurbaşkanı olup tek adam yönetimi ile, iktidarının ömrünü uzatabilmek için seçim yasalarını değiştirmen, hukuku demoklesin kılıcı gibi kullanıp, rakiplerini elimine ederek taraftarlarına da korku ve ümitsizlik pompalaman, korku imparatorluğu kurman, sermayeyi bir avuç yandaşına aktarman, seni kurtarmayacak..! Buyrun ; (13) ay kala korku imparatorluğunu yıkarak, işe başlıyoruz… ( Bkz. SADAT Baskını.)
Bir Ana Muhalefet Partisinin, iktidar alternatifi muhalif ittifakı liderinin, iktidarın DEMOKLESİ üzerine dünkü gidişini artık tarih defalarce yazıp, defalarca analiz edecektir. AKP İktidarının paramiliter ( işlev ve örgütlenme olarak askerî, ancak düzensiz gönüllülerden oluşan, devletçe desteklenen, silahlı bir tür yapı…) gücü olarak bilinen ama bugüne değin adli-idari soruşturmaya dahi uğramayan, daha önce İYİ Parti Genel Başkanı Meral AKŞENER ve Organize Suç Örgütü lideri Sedat PEKER tarafından deşifre edilmiş SADAT…CHP Genel Başkanı ve arkadaşları tarafından, kimseye haber verilmeden dün basıldı.
Baskına giden liderin elinde bir dosya vardı. Dosyada da ; SADAT ile ilgili, seçimin güvenliğini tehlikeye atacak, yasadışı girişimler olabileceğine dair, istihbarat raporu veya belgeler ve dahi bilgiler vardı. Kurum faaliyetlerinin, TC Devleti istihbarat örgütlerince, kolluk ve adli güçlerince takibi var mıydı ? Denetimi var mıydı ? Belki de, bugünden itibaren yapılabilecek bir suikast, bir kaos planı v.d, bu baskınla önlenilmiş oldu. SADAT kapısını açmış olsaydı, dosyadaki bu bilgi ve belgeler muvacenesinde, SADAT yetkililerine bu sorular, SİZ NE YAPIYORSUNUZ, NE HAKLA YAPIYORSUNUZ veya YAPACAKSINIZ denilerek, yöneltilecekti. SADAT, kapılarını duvar yaparak bu sorulara muhatap olmaktan şimdilik kurtuldu. Ama, CHP Liderinin SADAT Binasının önünde yaptığı tarihi basın açıklaması, eğer dedikleri gibi Cumhuriyet Savcılığına yapacakları CHP BASKINI suç duyurusu ve akabinde, kabul eden mahkemede bir yargılama gelişirse, CHP Liderinin elindeki dosya bilgilerini göreceğiz ve iddialarını ispat etmesi ile, SADAT ın da savunmalarını ve icraatlarını, bütün kamuoyu öğrenecek. Korku imparatorluğu da böylece yıkılacak ve seçimin, ve ülkenin geleceğinden endişe duyan halkın tedirginlikleri de, böylece sonlandırılacak.
Eğer SADAT Mahkemeye başvurmaz ise de, CHP nin başvurması gerekecektir. Çünkü suçluyu ve suçu önceden bilip, bunu ihbar etmemek, bunu yargıya taşımamak da ayrı bir suçu oluşturacaktır ki, CHP nin hukukçu kurmayları, bunu benden daha iyi bilmektedirler.
Yani ; her halükarda beka sorunu, milli güvenlik sorunu olarak görülen bu kurumun (SADAT) içyüzü, kamuoyuna yansıtılmalıdır. Bunun için de gerek bu baskın unutturulmamalı, mahkemelere taşınmalı ve gerekiyorsa da, bu görüşme talepleri hergün SADAT a iletilerek, tekrar edilerek… eylem hukuken sübuta erdirilmelidir. Dünkü baskın, önümüzdeki seçimlerin kansız olması ve güvenli olması için, DELİKANLI adımların atıldığı bir baskındır. Yoksa ; sabotajçı, suikastçı, tedhişçi (terörist) yetiştirmek, halk nezdinde normalize edilecektir ki… bunun arkası kaos olur. Mehdiden, halifeden, şeriattan bahseden, DEMOKLES ortaya çıkmıştır, kılıcı da deşifre edilmiştir. Bu baskınla da ilgili, henüz harekete geçen bir savcı, bir Adalet Bakanı olmayışı da, ilginçtir !
Kaos, kan getirir. Kansız bir seçimin ilk adımını, Türk Siyasi hayatında hiç görülmemiş şekilde, CHP ve Kemal KILIÇDAROĞLU atmıştır. Ben şahsen, sayın K.KILIÇDAROĞLU’nu bu ön alması, bu cesareti ve öngörüsünden, kansız seçimin delikanlısı olmasından dolayı, kutluyorum. Korku imparatorluğu oluşturmak babında ; gezi davasında verilen kararlar, İstanbul İl Başkanı Canan KAFTANCIOĞLU şahsında verilen kararlar, parti faaliyetleri yasaklamaları, SADAT Baskını ile yıkılmıştır. SADAT Baskını adeta bir suçüstü baskınıdır ki, eğer bu baskın sayesinde olabilecek kaos ve işlenebilecek cinayetler önlenmiş ise, SADAT’ ı ilk deşifre eden İYİ Parti Genel Başkanı Meral AKŞENER’i ve K.KILIÇDAROĞLU nu… ve hatta Sedat PEKER’i, tarih yazacaktır. Korku İmpatorluğunu yıkanları, tarih yazdıranları ve tarihi, ( K.K’nun elindeki çantada bulunanları) izlemeye devam edin!

14/05/2022 /RAMAZAN NARİN/ NOGAYTÜRK

32
A+
A-
REKLAM ALANI