bandırmaspor vergi enflasyon emeklilik ötv döviz otomobil sağlık bandırma balıkesir

Emekliler Neden Sefaletle Boğuşuyor

EMEKLİLER BUGÜN NEDEN SEFALETLE BOĞUŞMAKTADIR ?

1990 yılı Emeklilerin sosyo-ekonomik anlamda, bugün içine sürüklendikleri yoksulluk ve sefalet sürecinin başlangıç yılıdır.

Dünya Bankası 1990 yılında yayınladığı “Yaşlılıktan Kaçınmak” başlıklı raporundaSağlık alanında yaşanan teknolojik gelişmeler sebebiyle, insanların daha uzun yaşadığından bahsederek, Emeklileri ekonomiye yük olmaktan çıkarın diyor ve hükümetlere “Sosyal Güvenlik Sistemlerinizi gözden geçirin” tavsiyesi’nde bulunuyor.Bu tavsiyenin ışığında, sınıfsal anlamda durumdan vazife çıkaran, DYP-SHP Hükümeti 5 Mayıs 1994 tarihinde Dünya Bankası ile bir Kredi Anlaşması imzalayarak bugün yaşamakta olduğumuz sürecin startını veriyor.Çünkü Kredi sözleşmesinin tek şartı,”Sosyal Güvenlik Reformu!” yapılarak, Sosyal Güvenlik Sistemine Devlet Desteğinin kaldırılması süreci başlatılıyor. Kurumun gelir-gider dengesi Emekliler ve çalışanlardan sağlanmaya başlıyor.Sosyal Devlet ilkesi yok sayılıyor.”Emeklilik ve Sosyal Yardım Sistemleri Reformu!” çalışması İLO uzmanları tarafından yapılarak, Mart 1996 tarihinde dönemin DYP-RP hükümetine teslim edilerek, emeklilerin sağlık hakkı gasb ediliyor, “sağlıkta dönüşüm programı” uygulamaları başlatılıyor.

Tüm toplumu yakından ilgilendiren, Sağlığın Özelleştirilmesi Ticarileştirilmesi süreci hızlandırılıyor.19 Ağustos 1999 da TBMM’ne bir kanun teklifi geliyor. SSK ve BAĞKUR emeklilerinin aylık hesaplama sistemini değiştiren bu kanun teklifi hızla Parlamentodan geçiyor.

Yani koalisyon ortağı partiler Emekli ve Emekçilerin haklarının gasbedilmesi noktasında uzlaşarak, eşitler arasında adaletsizlik ve eşitsizlikler sürecinin fitilini ateşliyorlar. Emekli aylıklarının bağlanma hesaplaması değiştiriliyor, 1978’den beri kullanılan katsayı ve gösterge hesabından vaz geçiliyor. Bugün Emekli aylıklarında %70’lere varan hak kayıpları oluşuyor ve Emekli olma yaşı yükseltiliyor.Daha açık ifade ile, 1994 yılından bugüne gelen Hükümetler İktidarlar Gideni aratmamış, Emeklilerin hak gaspları konusunda, sınıfsal duruşlarını adeta perçinlemişlerdir.AKP İktidarları dönemi ise, bu adaletsizliklerin perçinlendiği yıllar olmuştur.

26 Nisan 2005’te AKP Hükümeti İMF’ye sunduğu Niyet Mektubunda, Sosyal Güvenlik Sistemi ne yapılan Bütçe desteğinin %4,5 tan %1’e düşüreceği sözünü vermiş ve düşürmüştür.19 Ekim 2007 tarihinde TBMM’ne “emekli aylıklarının ülke büyüme oranına dahil edilme uygulamasının kaldırılması” Parlamentodan geçirilmiş ve Emeklilerin Bütçeden Pay Alma Hakkı da resmen kaldırılmıştır.

1 Ekim 2008 tarihinde çıkarılan 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reformu! Yasasıyla da, Tabutlarımıza Son Çiviler Çakılmıştır.Şimdi Görev ;Sistem ve yürütücüleri tarafından Tabutlarımıza çakılan Çivileri Sökme Görevidir.Kuşkusuz bu görevin yaşamdaki karşılığının ete kemiğe büründürülmesi için, Açık Şeffaf Katılımcı Demokratik bir anlayış çerçevesinde, sınıfsal bağlamından kopmayan bir sendikal işleyişin yaratılması, tüm Emeklilerin öncelikli görevidir..

İzzet Kuvanlıklı/15-02-2025

107
A+
A-
REKLAM ALANI