Bandırma Kent Konseyi’nin (hani benim, zaman zaman yerindelik taşıyan faaliyeti yok ! diye eleştirdiğim konsey 🙂 ), Barış Manço Kültür Merkezindeki, HALK MÜZİĞİ KOROSU’na ait konser biletliydi, ” cüzi de olsa 10.00TL) ” gittim. Ön sırada, Basın mensuplarını ve protokolden kimseyi göremeyince, BANDIRMA GERÇEK GAZETESİ yazarlarından biri olarak, basınız ya nasılsa… diyerek ön sıraya gittim…Ama bir görevli geldi uyardı ; Manyas Belediye Başkanı oturacakmış, benim oturmak istediğim yerde…Ben de, görevlinin ikazı ve önermesiyle BALKON a çıktım. Alt salon ve balkon hınça hınç doluydu. Protokolde, Kent Konseyinin Başkanı, sekreteri, Kaymakam, Belediye Başkanı, Garnizon Komutanı, kent konseyinin yürütmesindekiler, kent konseyinin delegasyonu gibiler olmasa da..! Konsere alaka ve Bandırmalıların ilgisi güzeldi !
Tam saymadım ama ; saz ekibi ve koro (40) kişi civarındaydı.
Dinleyiciler için de öyle olduğunu sanıyorum, benim için bir türkü gecesi ve türkü ziyafeti oldu… Emeği geçenlere, koroya, saz ekibine ve solistlere…YARİM SENDEN AYRILALI (Erzincan Türküsü ) diyerek, sazıyla ve sesiyle geceye renk katan görme özürlü Erdal DUMRUL’a, ve diğer solistlerimizin tümüne, bu geceyi bize sundukları için, teşekkür ediyorum. Profesyonelleri aratmadılar…
Türk’ün sesi Türküler şahaneydi, sahne olağanüstüydü, salon mükemmeldi…!
AMA ; GEL DE ELEŞTİRME !
Kültür Merkezinin kapısından girerken, görevlilerden biri takılmıştı bana ;
VE ; GEL DE… ŞU TESPİTİ DE YAPMA !
Ben, Urfa Ceylanpınar Lisesinde EDEBİYAT Öğretmeni olarak çalışmıştım da, o yöredeki seslerin hep YANIK YANIK seda vermelerine, o yıllarda da şaşırmıştım. Kürt, Arap, Zaza v.d…Oralarda, öğrencilerimin türkü seslendirmelerini de hep takdirle ve ilgiyle izlemiştim. Hatta İSOT çok yedikleri için sesleri böylesine yanık çıkıyor derdim ! Urfalı İbrahim TATLISES’in PKK ya yardım ettiği söylentilerine rağmen, batıda da TATLISES in çok prim yaptığını, hepimiz hatırlıyoruz değil mi ? O’na, ne paralar kazandırdık !
Bu konserde de, dikkatimi şu çekti ; Koro ve solist bir Diyarbakır Türküsünü seslendiriyordu yanık sesle ve kürtçe ağızla… ve salon neredeyse yıkılıyordu çoşkudan. Gecenin en beğenilen türküsü, DİYARBAKIR TÜRKÜSÜ oldu belki de…
Oysa salonda kürt vardıysa da, bence çok azınlıktı… Yani çoşku gösterenler, alkıştan kırılanlar, aslında bizim Türklerdi ! Bizim Bandırmalılardı !
Orda hemen şu aklıma geldi ; Diyarbakır’da olsaydı bu etkinlik. Ve orada bir BALIKESİR Türküsü çalınsaydı… Acaba Diyarbakırlılar bizim burda gösterdiğimiz çoşkuyu ve alkışı, BALIKESİR TÜRKÜSÜNE gösterirler miydi ?
Ve oysa ; birkaç aydır DİYARBAKIR bir kalkışmanın adresi ve oradan her gün bu tarafa, asker-polis cenazelerimiz geliyor değil mi ?
Ve olayı bir de, bu yönden düşünün ! Balıkesir’den Diyarbakır’a, velev ki kürt cenazelerinin gittiği bir dönemde bu türkü etkinliği Diyarbakır’da yapılıyor ve Diyarbakır’lılar AYVA ÇİÇEK AÇMIŞ YAZ MI GELECEK Balıkesir türküsünde… çoşkuya boğuluyorlar ! Sizce olur mu öyle şey ? Veya bir BALIKESİRLİ sanatçıyı, zengin ederler mi orada yaşayanlar ?
Diyarbakırlı ve Bandırma’lılar arasındaki fark bu ! BATI ile DOĞU arasındaki fark da bu ! FARKINDALIK TA bu maalesef !
TÜRKÜLER TÜRKÜ SÖYLER TÜRKÜLER….VE TÜRKÜ BENİM, VE BEN TÜRKÜYÜM BEYLER… VE TÜRKÜ SİZSİNİZ ! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !
Yeni Türkü şölenlerinde, buluşmak üzere…
09.01.2016 NOGAYTÜRK
Ramazan Narin