İzmir B.Belediye Çalışanlarının Grev Hakkı / Sedat Pamuk

Grev, anayasal haktır.

Grev hakkı, işçilerin ekonomik haklarını korumak, iş güvenliğini sağlamak ve kazanılmış sosyal haklarının korunarak devamını sağlamak için sendikaların öncülüğünde, işverene karşı verilen bir ekonomik mücadeleyi tanımlar. İşçi ücretleri ve sosyal haklarının günün yaşam koşullarına göre düzenlenmesini sağlamak, demokratik hukuk devletlerinde, ancak ve ancak grev gücüyle elde edilebilmektedir. Bu mücadelenin kısa ve öz tanımı; “Hak verilmez, alınır!” olarak sloganlaştırılmaktadır.

Grev kararı İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki, İzelman, İzenerji ve Egeşehir belediye şirketlerinde, temizlik ve ulaşımda çalışan 23 bin işçiyi topluca kapsamasıyla, şehir merkezinde ve civar semtlerde yaşayanların ulaşım ve temizlik düzenlerinin aksamasına yol açmıştır. Çöpler toplanamamış, sıcakların baş göstermesiyle sokakları pis kokular sarmış, hijyen yokluğuyla toplu hastalıkların baş gösterme tehlikesi ortaya çıkmıştır. Toplu taşımalarda aksaklıklar nedeniyle ulaşım sıkıntısı yaşanmış; bu durum, işyerlerine, hastane, sağlık ocağı, adliye koridorları gibi kamu kurumlarının çalışma saatleri uyumuna ket vurmuştur. Eczaneler, hukuk büroları, özel sektör çalışanları; kısacası toplu taşımadan yararlanan tüm emekçiler, duraklarda uzun bekleyişlere kurban gitmiştir.

Çalışanların, demokratik haklarından olan “Eşit işe eşit ücret” talep etmeleri, yine bu grev kararının başlıca nedenlerinden birisidir. Türk-İş’e bağlı işçiler, 31 Mart 2024 seçimleri arifesinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yaptıkları Toplu İş Sözleşmesinde (TİS), Dönemin belediye başkanı Tunç Soyer ile ücret artışlarını hayata geçirmişler; DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası ise TİS tarihini beklemekle yetinmiştir. Böylece aynı işi yapan çalışanlar arasındaki ücret farkı açılmıştır. Bu konuda Genel İş İzmir 3 No ’lu Şube Başkanı Serap Yılmaz, T24 Yazarı Candan Yılmaz’a şu açıklamayı yapmıştır; “Ücret farkları yüzde 42 civarında. Eylülde yine zam alacaklar ve fark artacak. Biz eşit işe eşit ücret talep ediyoruz. Makası kapatalım diyoruz. Teklifimizi yüzde 60’tan yüzde 44’e kadar çektik. İşverenin teklifi ise yüzde 29’da kaldı. Belediye başkanı Cemil Tugay, halk diyor, 23 bin işçi ve ailesi halk değil mi? Eğer bizim talebimiz kabul edilirse en düşük işçi ücreti 58 bin lira olacak ki buna aile yemek yakacak yardımı da dâhil. Rakamlar konusunda yalan yanlış bilgilerin dolaştığı açık. 88 bin lira sanki istenen net maaşmış gibi bir algı var. Brüt ücret ile net ücret karıştırılarak duyurular yapılıyor. Kaldı ki Türk-İş dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını 81 bin lira olarak açıkladı. Bizler CHP’nin neferiyiz. CHP’ye zarar verecek tek bir kişi yok içimizde. Sanki burada yanlış bir iş yapıyormuşuz gibi bir algı yaratılıyor. İşçiler grev yapar. Bugün de Cumhuriyet Meydanı’na yürüdük ve İzmirliler bizi camlardan alkışladı.”

https://t24.com.tr/yazarlar/candan-yildiz/isciye-ilk-tasi-sosyal-demokrat-belediye-baskani-atti-grev-evde-yapilir,50178

Hekim olan Cemil Tugay, işçi haklarının savunuculuğundan uzak, grev hakkının ne olduğunu da, “grev kırıcılığının” ne olduğunu da, “lokavt” kararının hangi koşullarda ve nasıl uygulanacağını da bilmiyor olmalı ki, gece yarısı eline geçirdiği eldivenlerle “çöp toplama” seremonisine soyunuyor!

Yanına aldığı birkaç işçi ve esnafla fiilen çöp toplayarak sosyal demokrat CHP tabanına mesaj vermeye çalışıyor. Grev kırıcılığı yapıyorsunuz! Diye kendisini uyaran Sendika görevlisini ise, Belediye’nin iflas etmesini sizlere yaşatmayacağım diye tersliyor.

Gazeteci-belgeselci Kazım Kızıl’a, Grevin ne olması gerektiğini şu cümlelerle açıklıyor ki işçi hakları ve grev konusundaki engin bilgisini sergilemiş oluyor; “Grev, işi bırakmak, iş yerini terk etmektir. İş yerini terk edip evine giden insana bir şey diyen var mı? Yok. Ama bu arkadaşlar burada greve katılmayanları tehdit ediyor. Grevdeki kişi evine gidecek. İş yerinde durmak yasak!” “Bu işyerinde grev vardır!” nöbetini tutan Grev gözcülerinden de bihaber olduğunu göstermiş oluyor bu söylemiyle Cemil Tugay.

Hekim olan Cemil Tugay, CHP’nin Karşıyaka Belediye Başkanlığından, 31 Mart 2024 seçimlerinde, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçilmiştir. Sosyal Demokratların kalesi olarak ünlenen İzmir’de, ait olduğu sosyal demokrat kesimin normları ve kalıpları dâhilinde düşünerek hareket etmektedir. Bu davranışıyla iktidarın ekmeğine yağ sürmektedir.

Muhalif belediyelere peş peşe “kayyım” atayan iktidar, sıranın İzmir’e gelmesini, “Gâvur İzmir ”in yönetimine yıllar sonra konmayı sabırsızlıkla beklemektedir.

O3.06.2025, Sedat PAMUK, İzmir

189
A+
A-
MOBİL REKLAM ALANI