Sosyalizm temel anlamda sınıfsızlığı hedefleyen bir ekonomik sistemin adı.
Halen içinde yaşadığımız kapitalist sistemde toplum sınıflar olarak ayrılır. Aynı coğrafyada birbirinden ayrı ekonomik koşullarda kardeşçe ! yaşanır.
Sakallı Adam Kapitalist sistemin belli periyodlarda ekonomik krizlerle diyalektik olarak sosyalizme ulaşacağı özetiyle bir Kapitalizm eleştirisi yapmıştır. Bilimsel öngörüsü çürütülemedi aynen devam ediyor Görerek yaşıyoruz.
Bu sınıflar bizde de şu şekilde.
En tepede geçmişte dedelerinin bıraktığı mirasla olsun,gerek sistem fırsatçılığıyla olsun, devletten geçinme yoluyla edinilmiş mülkiyetlerin rantıyla , yani bildiğimiz şu kira geliriyle yaşayan bir sınıfımız var. Bunlara halk arasınd genellikle sosyete denir bizler büyük burjuva deriz kentlidirler ve yine genellikle iyi eğitim alma şansları olduğu için eğlencesine de olsa holdinglerin devlet üst kademlerinin yönetimleri bu sınıfın çocuklarıyla doludur.
Sonra efendim bu sistem de küçük burjuvalar var .
Sistemden bir şekilde nemalanmış girişimci şehirde yaşayanlar olarak kendi girişimciliğiyle edindikleri mülkiyetlerle fırsatçılığıyla küçük işletmelerle toplumda gelir seviyesi ortalamadan yüksek sınıftır. Az sayıda işçi çalıştırarak emeklerine çökerek servet birikimlerini yükselten bu arkadaşlar ekonomik krizlerde sallansalar da geçim sorunları yoktur yine kısmen mülkiyetlerini kiraya verip bankaydı faizdi falan derken rantların konforunda devlet okullarına değil konforlu okullarda çocuklarına özel eğitim aldırma şansına sahip olarak geçinip giderler. Son on yılların gözlemiyle köylerde ata yadigarı arazilerinden bir kısmını satıp kalan tarlaları icara verip kente yerleşen bilinçli köylü kardeşlerimiz her ne kadar geçim sıkıntısı çekmeyecek kadar varsıl olsalar da bu kitleyi küçük burjuva sınıfına alamıyoruz Aynı kalitede çalışmadan serflerin geliriyle yaşayıp üç kuşak şehirli olmaları lazım. Bu sınıf siyasi gelişmelerden sızlansalar da Sistemden şikayetçi değillerdir. Devlette siyasetin elvermesiyle nedensiz zenginleşenler de küçük burjuva kesiminde yer alır, yazlık kışlık çalışmadan konforlu yaşamlar da birer küçük burjuva sınıfı göstergesidir.
Diğer bir sınıfımız toplumun hala en yüksek yüzdeli sınıfıdır. Kısaca bu sınıfa proleterya diyoruz. Yani ulusal üretimden kaynaklanan toplam zenginlikten paylarını alamayan ve sadece emeğini satarak yaşamını sürdürme şansı bulan kardeşlerimiz. Bu sınıfın üyelerini çokça iyi dekore edilmiş kafelerde ortalıkta göremezsiniz sabahın en erken saatlerinde servis otobüslerini bekleyenlere denk gelirseniz yüzlerine bakın mutsuzluğun resmidir. Ve oldukça yüksek oranda da lümpen proleteryamız vardır. Sistemin devamı için kendi sınıfını satan, asalak yaşamları gereği, gericiliğe, satılmaya, maşalığa hazır bilinçsiz kalabalıklardır. Çevrenizde çokça varlar.
Bu sınıfta dar gelirli küçük mülkiyetli köylü ve emeğiyle çalışarak geçinen küçük esnaf kesimi de dahildir. Belki küçük bir daire yaşam alanı edinmişlerdir çoğu kiracıdır.
Emeğini satmazsa aç kalır.
Batı’da yani Avrupa’da yüzyıl öncesine kadar sınıfsal mücadeleler yaşandı. Sosyalizmi engellemek için revize niyetine Bernstein’in önerisi sosyal demokrasiyle edinilen avuntu kazanımlar bizim ülkeye pek gelemedi. Hala aynı noktada olduğumuz değil geriye gittiğimiz doğrudur. Öte yandan Sosyalizme bekleyerek değil kestirmeden gidelim diyen Lenin ve Mao gibi liderlerle denemeler oldu. Ama kapitalist sistemin insana sunduğu teknolojik gelişmelere uygulamada ahlaksız ihanetler nedeniyle rekabet edilemedi yürütülemedi.
Geldiğimiz noktada Proleterya eskisinden daha çok oranda yerli yerinde sınıfının gereğini yaşıyor. Sistemin sunduğu fırsatlardan birini yakalayıp aniden yukarıya fırlarım umudu pek çoğumuzda vardır doğrudur.
Baktığımızda sosyalizme giden süreci hızlandıracak bir çaba yok. Robotlar ellerinde tek satacak metaları emeğini ellerinden almak üzere yahu şu paylaşımı bir revize edelim diye bir endişe yok.
Çalışırken bile cep telefonuna gözlerini kitleyip gezerken, takipçisi az diye SOL partilerin sayfalarına bir kez olsun bakmayan. Sindirilmiş, örgütsüzleştirilmiş, baskılanmış, pasifleştirilmiş bir miskin kitle. Üye oldukları sermaye işbirlikçisi sendikal örgütlenlenmelerinden işverenlerden ricayla alabilecekleri üç beş kuruş fazlanın umudundan medet bekleyen,falan partili filan mezhepli yutturmacasında kendi sınıfına yabancılaşmış kitle.
Varsıllığı zenginliği konforlu yaşamı vaat edilen cennetlerde yaşayacağına kolaylıkla kandırılan kitle.
Bu daha ne kadar sürebilir bilemedim ama şimdilik.
Patron başardı.
19-12-2024 /BANDIRMA