İsrail; kurmay başkanı, komutanlar ve bilim adamlarına yaptığı suikastlardan sonra füze ve roketleriyle İran’ın ceberut rejimden canı burnunda olan İran halkını ayaklandırmak istedi. Şimdilik başarılı olamadı.
Bekleyip göreceğiz: ABD’nin Fordo, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerini vurması İran İslam Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldıracak, Molla Rejimini yıkacak mı? Yıkılanın yerine koyacakları yönetimle Irak’ta ve Suriye’de olduğu gibi petrol ve doğalgaz alanlarına çökecekler mi?
*
Gezi parkı eylemlerinden tutuklanan Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu ve Mücella Yapıcı “hükümeti ortadan kaldırmaya” teşebbüsle suçlanırken, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi, Ayşe Barım “hükümeti ortadan kaldırmaya yardım etmekle” suçlanıyor.
Soruyorum:
İsrail’in, ABD’nin ve Avrupa’nın yıllardır ambargo uyguladıkları İran’da füzeyle, bombayla başaramadığını “geziciler” Türkiye’de nasıl başaracaktı?
Ellerinde çakı yokken hükümeti ortadan nasıl kaldıracaklardı?
**
Büyük Ortadoğu Projesi tıkır tıkır işlerken hamasetten uzak durmak doğru olacaktır.
Konuşulması, tartışılması gereken,
“Bir kurucu anayasa anlayışı içerisinde yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu kabullenilmelidir” düşüncesidir.
Türkiye Cumhuriyeti’ne zarar veren:
Zeytin yerine kömürü seçmek, sağlıklı sanayileşme yerine çevreyi ve insanı yok eden vahşi kapitalizmi alkışlamak, desteklemek, yandaş sermayenin isteklerini bir bir yerine getirmektir.
Balıkesir için elli altı lirayı geçen mazotla enflasyon düşecek, fiyatlar inecek, her yer güllük gülistanlık olacak masalını görmezden gelmektir.
Genel başkan, belediye başkanı demeden tutuklayıp …miş’li …müş’lü ifadelerle içerde tutmaktır.
Anayasal hakkını kullanan öğrencileri korkutmaya çalışmaktır.
Binaları depreme dayanıklı hale getirmemektir.
Orman yangınları için önlem almamaktır.
Çiftçiye verilen tarım desteğini yasaların söylediği kadar yapmamaktır.
Ara zam isteklerini duymazdan gelmektir.
*
Madem, savaşla hükümet değiştirmek isteyen İsrail’le başladık, ülkemizle devam edelim.
Türkiye’de hükümetin değiştirilmesi rejimin başkalaştırılması için seçimden başka yol yoktur.
Ve
Seçmen, duymak istediklerine inanan kadın gibi gerçekleşmesini istediğini kulağına tatlı tatlı üfleyene oy verir.
22-06-2025/SÜHA ORAL