Düşünün,
Bandırma’da yaşıyorsun Manyas Kelle peyniri ile Misakça kavunun yanında Fava, Lakerda, Deniz Börülcesi, Haydari, Babagannuş, Ezme Salata, Tarama, Paçanga, Kalamar, Kabak Çiçeği Dolması, Enginar, Hindibağ, Şakşuka ve bir duble rakı yok hayatında..
Rakısız imambayıldı olur mu?..
İmam bayıldıysa rakı içerek bayılmıştır o da uyumunun lezzetine ki, çok hoşuna gittiği için bayıldı demişlerdir..
Sonra zamanı geldi sayılır. Sardalya balığının mangaldaki dansına,
Sevmeyenlere denizin kuru fasulyesi istavrit. Olmadı mı?
Bandırma’da bir hayli bol uskumru yada omega 3 deposu Norveç uskumrusu…
Ve hayatınızda bütün bunlar yok, o yaşanmış hayat olabilir mi?..
Canınız rakı istedi bi nedenle, ama kederden ama sevinçten, iki kelam edecek dostunuz da yok yalnızsınız!..
Bilenler bilir çağırdın mı Müzeyyen abla hemen gelir “Benzemez kimse sana” diyerek,
yada,
Zeki Müren seslenir muhteşem sesiyle;
“Ne zaman iki satır yazmaya kalksam
Hep sana, hep seni, hep bizi yazıyorum
Ne zaman bir kadeh alsam elime
Hep sana, hep seni, hep bizi içiyorum
Her gece kederdeyim durmadan içiyorum
Sevda ektim kalbime yalnızlık biçiyorum..” diye.
Neşet Baba kahırlanır “Cahildim Dünyanın Rengine Kandım” diye.
Bazılarına acıyorum aslında,
Tüm renklerden,zevklerden ve tatlardan mahrumlar..
O nedenle sanattan, kültürden, estetikten ve önemlisi insani ilişkilerden yani bu dünyayı cennete çevirmek isteyen insanlardan, adaletten, haktan, hukuktan da mahrumlar..
Bir tek duvarları gördükleri için betondan zevk alıp, çağdaşlık sanıyorlar…
Vesselam
Bandırma * 06.07.2020 * Ozan Ozanca