Bandırma’nın Geleceği.. Türkiye’nin Geleceği

Hep istemişimdir ülkemde yüksek teknoloji ürünlerinin bir şekilde üretildiğini görmek.

Tüm dünyaya yüksek teknolojili ürünlerin bu ülkeden hatta yaşadığım kentten ihraç edilmesi hazzını yaşamak istiyorum.

*

Geçenlerde Bandırma’da işe gitmeden önce bir çay bahçesinde liseden bir arkadaşım ile otururken masanın üzerine cafcaflı bir kutu koydu.

  • Bu ne dedim Samsung Galaxy S6 dedi!
  • Nasıl bir şeymiş bakabilir miyim dedim kutuyu açtım. Pırıl pırıl yaklaşık 100 -150 gram arası cam metal karışık cihazı elime aldım arkasındaki Made İn Vietnam yazıyordu. Buz gibi oldum. Elimdeki tuttuğum cihaz bunun içindeki camından içindeki çiplere kadar ürünlerin %90’nı Bor madeni kullanılarak elde edilmiş cam ve diğer metal bileşenlerden üretilmiş bir alet. 100-150 gram arası olan alet fiyatı 700-800 dolar oysa dünyada Bor rezervinin büyük çoğunluğu bizde dünyanın en büyük bor madeni üreticisi olan biz bir koli telefon almak için neredeyse bir gemi işlenmiş bor madeni dışarıya gönderiyoruz. Hayıflandım bu. Öte yandan Vietnam bizden geri kalmış yeni yeni gelişmekte bir ülke olmasına rağmen en son teknoloji ürünleri bir şekilde kendi coğrafyasında üretiyor ya da ürettiriyor..Evet Samsung Güney Kore menşeli ve adamlar küresel sermaye bilgi ve teknolojileri kendi sinerjilerini ilave ederek olayı yakalamışlar. Biz bu teknolojik hamle zamanlamasını kaçırdık. Neden kaçırdık başka hikaye. Şimdi hala bir şansımız var. Madem bu teknoloji bilgi ve birikim bizde yok ve bize bedava da verecek halleri yok. O zaman Bor cevheri bizde ise neden Samsung gibi şirketleri kendi ülkemize yatırım için cazibe üretmeyelim. Yöneticilerimiz bu yüksek teknoloji ürünlerin ülkemiz coğrafyasında üretilmesi için rantabl bir iş birliği kulvarı geliştirmeli. Eğer geliştirilebilirse bu cihazların üretimi emek ve coğrafya olarak en uygun güzelim ülkemizde ve Bor üretimi kaynağından sağlanarak işlenen güzide şehrimiz Bandırma’da yapılsa sadece ekonomiye yapacağı katma değer dışında emekçilerimiz, mühendislerimiz den tut çok farklı tedarikçi sektör alanlarında sanayimiz çağ atlayacak. Bu pratik ve prgmatik çözüm. Yani daha açıkça söyleyeceğim ki bu cevher bizdeyse bu teknolojik aletler için kaynağı bizde olan maden gerekliyse yatırım için cazip kar alanlar arayan küresel şirketlere her kolaylığı gösterip vergi indirimi, arsa, enerji (mesela enerjide yenilenebilir enerjiden karşılanırsa daha ucuza üretilir) verip ülkemize ve Bandırma’mız cazibe merkezi olmaz mı? Yarımamulde olsa Bor işlenen karayolu, demir yolu ve deniz yolu gibi olağanüstü ulaşım olanaklarına sahip stratejik kentimiz Bandırma bu yatırımlarla antik dönemlerde olduğu gibi Metropol olmaz mı ?.

*

Aslında bu noktada bir önemli konudan da bahsetmek istiyorum. Herşeyin başı insan. Yetişmiş eğitimli bilinçli idealist insan. Özellikle devletten maaş alan görevli ve yetkililer olmak üzere çünkü çok önemli.. her kim hangi işi yapmakta görevli işe yükümlüyse mutlaka görevini hakkıyla yapmak zorunda olduğunu bilmek zorunda. . Çünkü pratik olarak hayatımda pek çok fabrikalarda çalıştım çok şeye şahit oldum gözlemlerim şu oldu ki sabrımı taşıran işini sevmeyerek çalışır gibi gözükerek emek hırsızlığı yapanlar. Bilerek isteyerek hatta torpille elde ettiği yüklendiği görevi daha randımanlı bir hale getirmek için hiç bir gayret sarfetmeyenleri gördükçe üzülüyorum. İşini severek samimi yapmalı insan ve hakkınıda sonuna kadar istemeli. Çalışma saati ve mesaisinden çalmayı kendine bir hakmış gibi gören onlarca iş arkadaşım oldu, onlara baktıkça üzülürdüm ya şu işi de bitirelim kalmasın dediğimde bana ne bana ne memleketi sen mi kurtaracaksın alayları yok mu !…. Boş ver diyenler ne çok oldu bana kalırsa bu anlayışımızı değiştirmemiz gerekiyor. Herkes bu konuda yüklendiği işi doğru yaptığı takdirde inanın ekonomimiz bir anda sıçrayacaktır. En üst yöneticiden başlamak üzere en alt çalışana kadar herkes üzerine aldığı görevi ekmeğini kazandığı işini layıkıyla yapmalı ya da yapmamalı yapmak istemiyorsa orda durmamalı seveceği başka bir iş bulmalı.. sevmeden olmaz işini de seveceksin.

*

Kurtuluşu akılda ara, ödül için çalışanlar ne kadar da zavallıdır.

(Bhagavad-Gita 2.bölüm)

BERKAN KOZAN -BANDIRMA 05-10 -2015

8
A+
A-
REKLAM ALANI