Kyzikos Antik Kentinin Tarihi ve Ticari Önemi

KYZİKOS ŞEHRİNİN ANTİK DÖNEMDE TİCARET AÇISINDAN ÖNEMİ

Dr. Öğr. Üyesi Altuğ GÜNAR
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, agunar@bandirma.edu.tr
Didem ÖZTÜRK/İstanbul Üniversitesi Avrupa Birliği Anabilim Dalı, ozturkddm@gmail.com

Yüzyıllardır ticaret, medeniyetlerin oluşması, kalkınması, büyümesi ve refaha ulaşması bağlamında oldukça büyük bir öneme sahip olmuştur. Asya ve Akdeniz’de ortaya çıkan medeniyetlerin en önemli özellikleri ticaretin yapılmış olduğu duraklar olarak işlev görmeleri olmuş, yüzyıllar boyunca ticaret ağları ve yolları üzerinde bulunan topraklarda farklı medeniyetler ortaya çıkmıştır. Ticaret yollarının oluşturmuş olduğu ağlar, zaman içerisinde  şehir merkezlerinin kurulmasını sağlayarak etnik ve kültürel olarak oldukça müthiş bir zenginliğe sahip olan   alışverişlerin gerçekleştiği ticari limanların ve liman şehirlerinin kurulmasında öncü bir rol oynamıştır. Ticaretin  tetiklemiş olduğu bu büyük hareketlilik daha sonra tüm dünyaya yayılmış, dünyanın en uzak köşelerindeki ticari mallar artan nüfusun ihtiyaçlarına cevap verebilmek için liman kentleri ile insanların kullanımına ulaşmıştır.

Bugün  Türkiye’nin Balıkesir ili Erdek ilçesinde bulunan tarihi Kyzikos şehri antik dönemde konumu itibariyle ticaret  açısından oldukça önem taşıyan stratejik bir niteliğe sahip olmuştur. Çalışma Kapıdağ yarımadasında bulunan  Kyzikos şehrinin ticaret açısından önemini ele almaktadır. Bu bağlamda iki bölümden oluşan çalışmanın birinci  bölümünde kısa bir şekilde Kyzikos şehrinin antik dönem tarihine değinilecek ikinci bölümde şehrin ticaret  açısından ilgili dönem içerisinde nasıl bir role sahip olduğu üzerinde durulacaktır.

BİRİNCİ BÖLÜM

KYZİKOS ANTİK KENTİNİN TARİHİ

Kyzikos Antik Kentinin Konumu
Kyzikos Antik Çağ’da Miletoslar tarafından Aiolis, Lidya, Frigya ve Bithynia’nın arasında kalan, ticaret
yollarının kesiştiği ve Batı Anadolu’nun en önemli şehirlerinin yer aldığı Mysia Bölgesi’nde kurulmuştur.
Böylesine ünlü ve önemli bir kültür birlikteliğinin arasında yer alması sonucunda Kyzikos, kuruluşu ile
birlikte hem ticari hem de kültürel olarak döneminin en önemli kentlerinden biri haline gelmiştir (Meral
and Has, 2017:108; Kyzikos’un ayrıntılı tarihi için bkz. Ertüzün, 1964:15-55).
Balıkesir şehrinin Erdek ilçesinde yer alan Kyzikos Antik Dönem’de Marmara Denizi’nde (Propontis) yer
alan Kapıdağ Yarımadası’nın (Arktonnesos veya Ayı Adası’nın) ana kara ile bağlandığı dar noktanın
güneyinde kurulmuştur. Belkıs veya Balkız olarak da adlandırılan Kyzikos’un antik dönemde ki sınırları,
yapılan arkeolojik incelemeler sonucunda günümüzün Ayı Dağı-Hamamlı-Belkıs Köyleri (Kuzey), ErdekEdincik-Bandırma Karayolu (Güney), Erdek Körfezi-Düzler Köyü (Batı), Bandırma Körfezi-Aşağıyapıcı
Köyü (Doğu) güzergâhları arasında yer almıştır (Strabon, 1993:60-61; Yaylalı et all. 1990:178; Magie,
2003:55; Lloyd, 1997:82, 206; Koçhan and Meral, 2013:337).
Kyzikos’un Antik Dönem’de tasvir edilen coğrafi konumu ile günümüzde kalıntılarının yer aldığı bölge
arasında ortaya çıkan bağdaşmazlık Antik Dönem gezgin ve araştırmacıların bir kısmının eserlerinde
şehirden ada, bazılarının ise yarımada olarak bahsetmesinden kaynaklanmaktadır. Örneğin Strabon
“Kyzikos, Propontis’de bir ada olup, kıtaya iki köprü ile bağlıdır” derken, Kyzikos’dan ada olarak
bahsetmektedir (Strabon, 1993:60). Çalışmalarında ilgili araştırmacıların ifadelerini özetleyen Koçhan
(Benzer şekilde Hasluck çalışmasında bu tartışmaya yer vermiştir. Ayrıntılar için bkz. Hasluck, 1910),
şehrin önceleri ada iken Milattan Sonra (M.S.) 2. yüzyılın ortalarında meydana gelen kum birikintileriyle
bugünkü Bandırma-Erdek Körfezini arasında yer alan tombolunun oluştuğunu ve böylece Kapıdağ’ın
anakara ile birleşerek yarımada olduğunu ifade etmiştir (Koçhan, 2010:375; Koçhan and Meral,
2014:229-230; Koçhan, 2013:71).
Kyzikos Antik Kentinin Tarihi
Arktonnesos, Dolionis ve Dindymis gibi isimler ile anılan Kyzikos kentinin kurulmasına ilişkin çeşitli
efsaneler (Ayrıntılar için bkz. Pekman, 1970:21-23) bulunmaktadır. Çok eskilere giden bu anlatımların,
karmaşık ve yer yer çelişkili olması nedeniyle kentin tarihi Milattan Önce (M.Ö.) 7. yüzyılda Miletos
kolonisi olması ile başlatılmaktadır (Akurgal, 1988:312; Pekman, 1970:23-24; Akurgal, 1956:43). Buna
karşın Pekman, kentin Miletos kolonisi olduktan sonra da Kral Kyzikos tarafından kuruluşuna ilişkin
anma törenlerinin yapıldığını ve kent sikkelerinde Kral Kyzikos’un figürüne yer verildiğini belirtmiştir
(Pekman, 1970:23-24).
Lidya Krallığı ve Pers İmparatorluğu arasındaki savaşın Perslerin lehine sonuçlanması ile birlikte
Anadolu’da son bulan Lidya döneminin ardından (Ayrıntılı bilgi için bkz. Tekin, 2008) Miletos
kolonizasyonundaki Kyzikos kenti de M.Ö 6. yüzyılda Pers İmparatorluğu sınırlarına dâhil olmuştur
(Meral, 2000:14).
Pers İmparatorluğu’nun Anadolu’daki 200 yıllık egemenliği süresince Kyzikos, stratejik konumunun
önemi ve ticari zenginliği nedeniyle Atina-Pers-Sparta mücadelelerinin ortasında kalmış (Örneğin
“Kyzikos Deniz Savaşı” için bkz. Çoruh, 2017), bu uzun dönem süresince belirli dönemlerde egemenlik
altında tutulan, vergi veren bir kentken dönem dönem kısa süreli de olsa bağımsızlığını elde etmiştir.
Süre gelen savaş-barış-savaş dönemi Makedonyalı Büyük İskender’in M.Ö. 334 yılında Pers
İmparatorluğu’na karşı elde ettiği zaferle birlikte son bulmuş ve Kyzikos’a bağımsızlık tanınmıştır
(Özsait, 1982:322; Tekin, 1998:102; Koçhan, 2011:24-30; Koçhan, 2013:73-74).
Kyzikos, M.Ö. 133’den sonra Roma İmparatorluğu döneminde, Bergama’ya bağlı bir eyalet olarak daha
çok kıyıda yer aldığından diğer dönemlere nazaran sakin (kesintili de olsa) ve artan ticareti ile birlikte
zenginlik içerisinde parlak bir dönem yaşamıştır (Ertüzün, 1964:36, 38; Meral, 2000:14; Yaylalı, et all. 
2014:14). Ancak bu parlak dönem, M.S. Doğu Roma İmparatorluğu egemenliği altında özellikle 365 ve
366 yılları arasında yaşadığı işgaller sonucunda Kyzikos, adından yüzyıllarca bahsettirdiği ve bu nedenle
sürekli işgallere uğramasına neden olan (Örneğin; “Bizans Arap mücadelesinde” Kyzikos, Arapların
İstanbul’u işgal etmesi için en güvenli merkez olarak 670 yılında ele geçirilmiştir. Ostrogorsky,
1981:115) o ihtişamını yitirmiştir (Koçhan, 2011:38; Anabolu, 1970:168). Ertüzün bu durumu,
Bizantion’un (İstanbul) başkent olması ile olası saldırılardan ilk olarak Kyzikos’un etkilenmesini ve
sadece balık, şarap, zeytinyağının değil mermerlerinin bile alınarak ciddi bir şekilde “sömürülme”
eyleminden kaynaklandığını açıklamaktadır (Ertüzün, 1964:41). Meral ve Yavuz ise çalışmalarında
depremler, kuşatmalar ve “limanlarının dolması” sonucunda ekonomik faaliyetlerin durmasının kentin
zenginliğini bitirdiğini belirtmişlerdir (Meral and Yavuz, 2017:551). Son olarak Koçhan ve Meral,
depremler sonucu oluşan tahribatın yeniden düzeltilememesi, Konstantinopolis’in (İstanbul) başkent
olması, İmparatorluğun binalarının yapımı için Kyzikos mimarilerinin parçalanarak İstanbul’a taşınması
ve kentteki birçok mimari yapının kireç ocaklarında yakılarak, kireç üretilmesinin Kyzikos’un önemini
kaybetmesinde etken olarak sıralamışlardır (Koçhan and Meral, 2015:62).
İlerleyen yüzyıllarda kent mevcudiyetini korusa da, M.S. 543 ve 1063 yıllarında yaşanan büyük şiddetli
depremler şehrin yıkılmasına ve nihai olarak terk edilmesine neden olmuştur (Koçhan, 2011: 38).
Kyzikos Antik Kentinin Yapıları
Kyzikos, Klasik, Hellenistik ve Roma Çağı’nda stratejik konumu ve hareketli ticareti ile sahip olduğu
gücünü kenti saran mimari yapılarla sergilemiş, böylece kent Antik Çağ’dan itibaren, zenginliği ve
mimari yapıları ile adından sıkça söz ettirmiştir (Koçhan, 1991:119; Yaylalı, et all. 2014:14). Özellikle
Hadrian Dönemi’nde Kyzikos’a ekonomik açıdan yardım edilmesi bu dönemde ihtişamlı mimari yapıları
arttırmıştır (Meral, 2000:14). M.S. 2. yüzyılda ise tüm Anadolu kentlerinde görülen kentlerin gelişmesi,
mimarinin zenginleşmesi ve sanat eserlerinde çeşitlilik Kyzikos’da da kendini göstermiştir (Yaylalı, et
all. 1990:178). Antik Dönem yazarlarından Strabon, kentten övgüyle bahsederken, bu övgüye layık olan
M.Ö. ve M.S. olmak üzere farklı tarihlerde ve ilgili dönemin zenginliğini taşıyan eserlerin birçoğu ne
yazık ki yeknesak bir halde günümüze ulaşmamıştır. Günümüzde özel mülk içerisinde kalan Kyzikos’un
yapıları, gerek köylülerin gerek definecilerin gerekse de zamanın ve elbette ki bitki örtüsünün yarattığı
tahribat neticesinde tanınmayacak hale gelmiş veya bulunamamıştır. Döneminin zenginliğine ve
ihtişamına paralel olarak özellikle adından sıkça bahsettiren Hadrian Tapınağına ilaveten Kyzikos
kentinde limanlar, surlar, tiyatro, agoralar ve amfiteatr gibi birçok mimari yapı inşa edilmiştir (Strabon,
1993:60; Yaylalı, et all. 1994:112-114).
Hadrian Tapınağı
Anadolu’nun en büyük tapınağı olarak nitelendirilen ve görünümü ile birçok antik yazarın hayran kaldığı
Hadrian Tapınağı’nın tahmini olarak M.S. 1. yüzyılda Zeus adına yapımına başlandığı ancak yaşanan
deprem (M.S. 117) sonrası yapımına ancak Kral Hadrian’ın, M.S. 124’de Kyzikos’u ziyaretinde sağladığı
yardımla devam edilmiş olduğu ve duyulan minnet gereğince Tapınağın, Kral Hadrian’ın ismi ile anıldığı
belirtilmektedir (Koçhan and Meral, 2014:232-233; Yaylalı, et all. 1990:172; Yaylalı, et all. 2014:16;
Hasluck, 1910:10; Schwertheim, 2009:93). Yapılan kazı çalışmalarının sonucunda da elde edilen
parçalardan anlaşıldığı üzere Tapınak, Hadrian Dönemi zenginliğini ve ihtişamını yansıtan bezemeler ve
işçilikle yapılmıştır (Yaylalı and Özkaya, 1998:370). Doğu Roma İmparatorluğu döneminde yaşanan
şiddetli deprem sonrası büyük oranda zarar gören Kyzikos kenti ve Hadrian Tapınağı’nın, eski görkemi
kentin terk edilmesi ile unutulmuş, bir zamanlar Dünyanın 8 harika eserinden biri olan Tapınak, özellikle
kireç ocağı olarak kullanılması nedeniyle yaşadığı tahribat sonucunda günümüze ulaşmayı
başaramamış, yerine kırık parçalar ve mermer tozları kalmıştır (Yaylalı and Özkaya, Koçhan, 1991:121;
Koçhan, 2011:79; Yaylalı, et all. 2014:4; Yaylalı, et all. 1990:172; Schwertheim, 2009:92).
Limanlar
Antik Dönem’de Karadeniz’den Akdeniz’e uzanan deniz ticareti güzergâhının en önemli duraklarından
biri olan Kyzikos’da, kentin deniz ticaretinde öne çıkmasını sağlayacak ve 200 adet gemiyi
barındırabilecek kapasiteye sahip olan Hytos (Khitos/Batı Limanı), Panarmos (İç Liman) ve Thrakikos
(Doğu Limanı) adında 3 adet liman inşa edilmiştir (Ertüzün, 1964:107, 108, 110; Yaylalı, et all. 1990:179;
Strabon, 1993:60). Bu limanlardan Kyzikos’un güneybatısında yer alan Antik Çağ’dan Osmanlı
İmparatorluğu’na kadar kullanıldığı tahmin edilen Hytos, kenti Erdek Körfezi’ne bağlayan ve Çanakkale
Boğazı vasıtasıyla Ege ve Akdeniz’de yer alan kıyı şehirleriyle deniz ticaretine olanak tanıyan en büyük
limandır (Meral and Has, 2014:260; Koçhan, et all. 2010:191, Koçhan and Meral, 2014:235). Konumu
itibari ile Hytos Limanı kadar önemli olan Panarmos Limanı, kent ada formundayken ana karaya en
yakın nokta olması nedeniyle Mysia Bölgesi’ne erişimi kolaylaştırırken, Bandırma-Erdek Körfezi
güzergâhını kullanan gemiler için yarımadaya dönüştüğü zamanlarda da kullanımına devam edilen
liman görevi görmüştür. Meral ve Has çalışmasında, Kyzikos arkeolojik kazılarında liman civarında
bulunan farklı yapıdaki seramik parçalılarının, kentin oldukça geniş bir pazar ağı ile ticaret yaptığını bu
durumun da Antik Dönem’de limanın önemini vurguladığını belirtmişlerdir (Meral and Has, 2014:261).
Bugün tamamı sular altında kalmış olan, vaktiyle diğer iki önemli liman gibi Bandırma Körfezi’ndeki
ticarette yer alan adı, Thrakison ve Byzantion limanlarındaki tüccarlardan oluştuğu tahmin edilen
Thrakikos limanı kentin 3. limanıdır (Koçhan, 2011:76; Meral and Has, 2014:261-262).
Surlar
Kyzikos başlangıçta ada olmasına karşın, anakaraya yakınlığı ve stratejik bir konumda olması, yarımada
olduktan sonra anakara ile birleştiği güney burundan saldırılara açık olması, kentin kuzey-güney-doğubatı şeklinde başka bir ifadeyle 4 bir yanının surlarla koruma altına alınmasına neden olmuştur (Koçhan,
2011:49; Meral and Has, 2014:257). Her ne kadar Yaylalı ve Özkaya’nın 1992 yılında Kyzikos kazı
çalışmalarında gerçekleştirmiş oldukları sondaj çalışmasında kentin zamanla büyümüş ve surların dışına
genişlemiş olduğu belirlenmişse de, kent merkezi güvenli surlarla korumaya alınmıştır (Yaylalı and
Özkaya, 1993:546). Bu noktada özellikle anakara ile bağlantı noktası olması nedeniyle kenti karadan
gelecek saldırılara karşı savunmasız bırakacak güney cephesinin surları (Güney Surları) diğerlerine
nazaran daha kuvvetli yapılmıştır. Bugün Kyzikos’un surlarının tamamı yeknesak halde değildir. Başka
inşaatlar için sur taşlarının sökülmesine ilaveten Meral ve Has ayrıca mevcut olanlarında gün yüzüne
çıkarılması için yoğun bitki katmanının temizlenmesi gerektiğini, gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda
bitki örtüsünün altında kalan yapının tahrip olduğunu belirtmekle birlikte yine de yoğun yıpranmaya
karşın işçiliğin ve kullanılan malzemenin kalitesinin sonucunda surların ayakta kaldığını da
eklemektedirler (Meral and Has, 2014:257).
Kyzikos’un surları sadece kenti korumak için değil aynı zamanda İstanbul-Çanakkale Boğazı
bölgesindeki deniz ticaretini korumak/kontrol etmek amacına da hizmet etmiş ve bu amaca yönelik
olarak kentin güneybatı ve batı konumundaki sur duvarlarının üzerinde yer alan iki önemli Altıgen Kule
inşa edilmiştir (Koçhan, 2011:63, 71; Meral and Has, 2014:259; Ertüzün, 1964:114-115, 117).
Diğer Yapılar
Kyzikos kentinin zenginliğinin ve öneminin bir göstergesi olarak surları, limanları ve çok önemli Hadrian
Tapınağı’nın haricinde şehirde, tiyatro, amfiteatr ve agoralar inşa edilmiştir. Gladyatör oyunlarından,
hayvan dövüşlerine ve su sporlarına kadar halkın katıldığı ve kralların adına düzenlenen oyunların
sergilendiği amfiteatrlar, Kyzikos’un da mimari yapıları arasında yer almıştır. M.S. 117-155 yılları
arasında yapıldığı tahmin edilen ve Anadolu’daki amfiteatrların üçüncüsü olan Kyzikos Amfiteatrı’nın, 
benzerleri gibi hem gladyatör oyunları hem de su kenarına yapılmış olmasından dolayı su oyunlarına
ev sahipliği yapmış olduğu düşünülmektedir (Meral, 2000:14-15; Koçhan, 2013:82; Koçhan, 2011:83,
89). Kyzikos’un kuzeyinde, Hellenistik yapıda inşa edilen ve diğer yapılar gibi ihtişamını, yapılan kazı
çalışmalarında çıkarılan ufak parçalarla bile gözler önüne seren, tahminen Hellenistik Çağ’da yapımına
başlanan ve Antoninler Devri’ne kadar sürdüğü düşünülen tiyatro binası yer almaktadır. Son olarak
Güney ve Hadrian Agorası adında Kyzikos’da 2 adet agora inşa edilmiştir (Ertüzün, 1964:149, Koçhan,
2013:83; Koçhan, 2011:91, 99).
İKİNCİ BÖLÜM

KYZİKOS ANTİK KENTİNİN TİCARETİ
Ticari Önemi ve İlişkiler
Kyzikos stratejik konumunun avantajından faydalanarak, limanları, zengin ekim alanları ile hem üretim
hem de üretilen ürünlerin ticaretinde Antik Dönem’de Anadolu’yu saran ticaret güzergahlarının batı
kıyılarındaki duraklarından biri ve önemli bir deniz ticareti kenti olmuş, özellikle balıkçılık, zeytincilik,
şarapçılık ve kozmetik ürünlerin ticaretinde öne çıkmıştır (Yaylalı, et all. 1990:178; Lloyd, 1997:8).
Ancak Kyzikos sadece bulunduğu bölgenin avantajlı olmasından değil, aynı zamanda etkin işleyen
ekonomik sistemin yürütülmesinden sorumlu idarecilerin yönetimiyle zenginleşmiş ve ticari
faaliyetlerini arttırabilmiştir (Koçhan, 2011:39). Bu duruma en etkin örneklerinden biri olarak
Kyzikos’un “Kent Bankerleri” aracılığıyla ticari faaliyetlerin hareketli kalmasını sağlaması veya tahıl ve
hazinenin yönetimi için idarecinin bulunması gösterilebilir (Koçhan, 2011:40; Strabon, 1993:60).
Kyzikos coğrafik konumunun getirisi olan ticari hareketliliğinin yanı sıra, yabancı tüccarları kente
çekmek ve ticari faaliyetlerini daha da arttırmak için agoralarda vergi almadan ticarete izin verdiği,
oldukça kalabalık ve uluslararası niteliğe ulaşan ihtişamlı festivaller düzenlemiştir (Motor, 2010:193,
195).
Kyzikos’un sahip olduğu gemiler ve limanlar kent için deniz ticaretinin önceliğini ve ehemmiyetini öne çıkarmış, ayrıca limanlarının kapasitesinin büyüklüğü diğer tüccarları bu limanlara yönlendirerek,
kentin ticaret hayatına canlılık katmıştır (Meral and Has, 2017:108). Karayolu ticaretinin deniz
ticaretine göre nitekim riskli olması nedeniyle Kyzikos özellikle deniz ticaretinde önemli bir kent haline
gelmiş olsa da, denize olduğu kadar karaya da yakınlığı nedeniyle diğer şehirlerle kara yolundan
özellikle tarım ürünlerinin ithalatını (Örneğin Pergamon’dan yapılan ithalat) gerçekleştirmiştir (Koçhan,
2013:77; Koçhan and Meral, 2014:230; Koçhan, 2011:39).
Jeopolitik konumu sayesinde Karadeniz’den Akdeniz’e, Ege’den Anadolu’ya uzanan ticaret yolunda
Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı’nda hâkimiyet kuran Kyzikos, elinde olan bu güç ile ticari
faaliyetlerini arttırabilmiş ve bölgenin önde gelen ekonomik kentlerinden biri olmuştur (Meral and
Yavuz, 2017:551; Koçhan, 2013:77; Koçhan and Meral, 2014:230, Meral and Has, 2017:108). Özellikle
Roma Dönemi’nde Karadeniz, Kırım ve civarındaki şehirlere, zeytinyağı, şarap ve zeytin ihraç etmiş,
karşılıklı olarak sürdürülen ticari ilişkilerde Kyzikos, Kırım’dan donyağı, bal, mum ve deri ürünlerini ithal
etmiştir (Motor, 2010:192; Koçhan, 2013:77; Koçhan and Meral, 2014:230).
Harita 2’den incelenebileceği üzere, Anadolu’nun kuzeyinden Karadeniz’in doğu ve kuzey kıyılarına dek
uzanan koloni kentleri ile bir ticaret ağı oluşturmuş olan Kyzikos, Marmara ve Çanakkale Boğazı’nda yer
alan diğer koloni kentleriyle kurduğu ekonomik ilişkiler sonucunda ticaret ağını daha da genişleterek
Ege ve Akdeniz’e ulaşmış, kara ticaretinde ise Lidya ve Pergamon ile ticari ilişkiler uzun yıllar
sürdürülmüştür (Meral and Has, 2017:108).
Marmara Denizi’nden Anadolu’nun iç kısımlarında yer alan kırsaldaki kentlere uzanan ticaret yolunun
(ticaret yolları hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Ramsay, 1960) Kyzikos’da başlaması, bir diğer ifade ile
kara yolu vasıtasıyla Pergamon ve Kral Yolu’nun bitimindeki Sardes’e ulaşabilmesi, ayrıca kuzeydeki
Karadeniz kıyı kentleri için önemli bir ticaret merkezi olması ve Hellenistik Dönem’de zamanla kara
sınırlarının Bergama’ya kadar uzanması ile Kyzikos, vazgeçilmez bir ticaret merkezi olmuştur (Magie,
2003:56; Koçhan, 2011:39; Magie, 2001:7). Özetle, Batı ve Anadolu arasındaki önemli konumu ile
Kyzikos hem ticaret hem de kültür merkezi olarak tanınmıştır (Meral and Yavuz, 2017:550). Ayrıca
Kyzikos, konumu ve gücü itibariyle deniz korsanlarına karşı hem ulaşımın hem de ticaretin koruyucusu
konumunda yer almıştır (Meral and Yavuz, 2017:551; Koçhan, 2013:77; Koçhan and Meral, 2014:230).
Ticari Ürünler
Miletos’un kolonisi olarak verimli topraklar üzerine kurulduğu zamanlarda tarımsal üretim
gerçekleştirmiş olan Kyzikos, özellikle günümüzde de bu bölgenin temel ticaret ürünlerini oluşturan
üzüm, zeytin, zeytinyağı ve şarap ticareti ile Antik Dönem’de Mysia bölgesinde yer alan diğer
şehirlerden sıyrılarak adından sıkça söz ettirmiştir (Koçhan, 2013:76; Meral and Yavuz, 2017:550; Meral
and Has, 2017:109; Malay, 1983:51; Mansel, 1988:169). Koçhan’ın çalışmasında aktardığına göre,
kentin üzüm bağları ve bu üzümlerden üretilen şarapları hakkında ünlü hekim ve doğa bilimcilerinin
eserlerinde yer vermesi, Kyzikos’un bu alanda ki önemini gözler önüne sermektedir. İlgili dönemde
kentte üretilen şarabın bu kadar ünlenmesinde, şarabın daima kontrol edilmesi (şarap muhafızları
tarafından) nedeniyle ticari değeri yüksek bir ürün olmasını sağlamış, ancak sonraları özellikle Doğu
Roma İmparatorluğu zamanında Kyzikos şarabı, değerli kalitesini yitirmiştir (Koçhan, 2013:78).
Kyzikos’un temel ihraç ürünleri arasında elbette kentin sikkelerine de yansımış olan ton balığı veya
genel olarak balık, parfüm, vücut yağının yanı sıra Koçhan’ın ayrıntıları ile aktarmış olduğu üzere süsen
bitki özlü parfüm ve iris bitki özlü merhem yer almıştır (Meral and Has, 2017:109; Koçhan, 2013:78).
Bir diğer ticari faaliyet alanı olarak hayvancılık, beraberinde dokumacılık ve eyercilik civar kentlerinde
olduğu gibi Kyzikos’da da görülmüştür (Motor, 2010:184).
Yaylalı ve diğer araştırmacıların Kyzikos’da gerçekleştirdikleri çalışmalar sonucunda elde edilen seramik
parçalarına göre Kyzikos, M.Ö. 6 yüzyıl dolaylarında diğer önemli şehirlerle paralel bir üretim ve ticaret
yapısına sahiptir. Hem kentin ihtiyacına yönelik hem de ticaret için üretilen çömleklerin Panarmos
Limanı civarındaki kalıntıları bu konuda yol gösterici olmuştur. Ek olarak, Bergama tipi seramik çeşitlerinin Kyzikos kalıntılarında bulunması, Kyzikos’da üretilen seramiklerin kalitesini ve ticari ilişkileri
kanıtlamıştır (Yaylalı, et all. 2014:15; Yaylalı and Özkaya, 1998:369; Yaylalı and Özkaya, 1993:230).
Günümüzde ününü sürdürmekte olan, zamanında Ayasofya’dan, Bursa’daki şehir yapılarına, Doğu
Roma İmparatorları’nın lahitlerinden Kyzikos’un mimari yapılarına kadar kullanım alanı yayılmış olan
Kyzikos’un mermeri, kentin yakınındaki Prokonnnessos Adası’ndan elde edilmiş ve bu denli kaliteli
mermerden yapılan mimari eserlerin kabartmalarına kent sikkelerinde de yer verilmiştir (Motor,
2010:182).
Sikkeler
Antik Dönem’de Kyzikos’un bulunduğu bölgede hareketli ve zengin deniz ticareti yapan kıyı
kentlerinden biri olarak öne çıkmasını ve ekonomik gücünü kanıtlayan en büyük örnek diğer şehirler
arasında ilk elektron sikke (Cyzicene olarak da adlandırılan elektron sikkeler doğada homojen olarak
bulunabilen ya da insanlar eliyle altın ve gümüşün karıştırılmasıyla oluşturulmuştur, ayrıntılar için bkz.
Motor, 2010:82) basımı yapmış olması gösterilebilir. Sadece Kuzeybatı Anadolu bölgesi için değil,
Güney Rusya’dan, Romanya’ya ve Bulgaristan’a kadar kullanım alanı yayılmış olan üzerinde ton balığı
yer alan sikkelere, Pers İmparatorluğu Dönemi’nde altın olanlar da eklenmiş ve böylece kent önde
gelen ticaret merkezleri arasında gösterilirken elbette ekonomik gücü bir kat daha artmış ve kentin
günümüzde güçlü ticari ağını anlamamız açısından yardımcı olmuştur (Sevin, 1982:276; Erhat,
1972:240; Meral and Yavuz, 2017:551; Koçhan, 2013:77; Koçhan and Meral, 2014:230; Meral and Has,
2017:109; Howgego, 2013:21). Bu elektron sikkeler ve Perslerin altın sikkeleri (darics), Büyük İskender
döneminde üretilen altın staterler yerlerini alana dek, Antik Çağ’da basılan altın paranın temelini
oluşturmuştur. (Wroth, 522). Kyzikos sikkelerinin değer ölçüsünün civardaki şehirler için bir belirleyici
olması ve sadece bölgesel değil kara ve deniz ticaretinde uluslararası geçerliliğinin olması Kyzikos’un
bölgedeki gücünü ve önemini gözler önüne sermektedir. (Yaylalı, et all. 2014:14; Koçhan, 2013:77).
Ege’nin kuzeydoğusundaki en büyük darphanelerden birine sahip olan Kyzikos’da, M.Ö. 6. yüzyılda
başlayan sikke basımı yer yer kesintiye uğramış olsa da istikrarını koruyarak ve aynı zamanda
çeşitlendirilerek M.S. 6. yüzyılın ortalarına dek sürdürülmüştür (Motor, 2010:72, 75-77, 80; Meral and
Yavuz, 2017:552). Kyzikos Darphanesi’nde, Marmara Bölgesi’nin en geniş gümüş sikke basımı
gerçekleştirilirken, ünlü elektron sikkelerin yanında, Pers Dönemi’nde altın sikke, ilerleyen dönemlerde
bronz sikkelerin basımı yapılmış, anlaşılacağı üzere zaman içerisinde değişen egemenlik dönemlerine
uygun olarak Kyzikos sikkelerinin tipleri, ağırlıkları ve alaşımları gibi özellikleri çeşitlilik göstermiştir
(Mørkholm, 2000:105; Mansel, 1988:259; Motor, 2010:72-73, 76).
En erken sikke basan kentlerden biri olma özelliği taşıyan Kyzikos’un kent sikkelerinin ön yüzeylerinde
neredeyse 200 adetten fazla tip/figür/tasvir yer almış, kentin yöresel özelliği olan ton balığı da bu
tiplemelerin yanına işlenmiştir. Üzerinde kentin ismi yazmasa da ton balığı deseniyle ayırt edilebilen
Kyzikos sikkelerinde, Herakles, Nike, Zeus, Gorgon başı, Athena başı, Satyr tiplemelerine sıkça yer
verilmiştir (Tekin, 1992:18, 88-89; Tekin, 2007:40).
SONUÇ ve ÖNERİLER
Tarihsel açıdan incelenmiş olduğunda Kyzikos bulunduğu konum itibari ile kültürlerin ticaret ile
çeşitlenmiş olduğu, ticaretin bir katalizör görevi görerek şehri bir durak noktası haline getirdiği bir
konumda bulunmanın tüm avantajlarını zaman içerisinde kullanmış, bu özelliği ticaret açısından ilgili
dönemlere damga vurmasını sağlamıştır.
276
Miletos kolonisi olarak başlatılan resmi tarihi şehrin mevcudiyetini sürdürdüğü yüzyıllar boyunca
jeopolitik konumundan doğan önem sonucunda Anadolu’da her yeni egemenlik dönemi ile birlikte
çeşitlenmiş, bu çeşitlilik Kyzikos için kimi zaman farklı kültür ve zenginlikleri beraberinde getirse de
şehri oldukça yıpratan savaşların yaşanmasına da neden olmuştur. Kuruluşundan itibaren büyük
krallıkların ve önemli kıyı kentlerinin komşusu olan kent, sadece jeopolitik öneminin değil aynı zamanda
iyi komşuluk ilişkilerinin ve etkin yönetim teknikleri ile kısa sürede zenginleşmiş, böylece bulunduğu
bölgenin önemli metropollerinden biri haline gelmiştir.
Kyzikos’un ilk sikke basan kentlerden biri olması, bu sikkelerin uluslararası kullanımının ve geçerliliğinin
bulunmasının yanı sıra diğer kentler için bir ölçü birimi olarak kullanılması kentin başlıca ekonomik
gücünü kanıtlayan örneklerden birisidir. Benzer şekilde kentin agoralarda gerçekleştirmiş olduğu
panayırlar etkili ticaret stratejilerini desteklerken, aynı zamanda bu panayırlara katılımın yüksek olması
kentin popülerliğini kanıtlamaktadır. Ek olarak kent bankerleri aracılığıyla ticaretin kesintiye
uğratılmamasının sağlanması veya şarap muhafızları tarafından ürünlerin kontrol edilmesi Kyzikos’un
etkin yönetim tekniklerini ve ticarete ne kadar önem verdiğini bir kere daha gözler önüne sermektedir.
Sahip olduğu limanlar vasıtasıyla Karadeniz’den Akdeniz’e uzanan ticaret yolunda önemli bir durak
noktası olması, kenti yeni kültürlere açık hale getirirken, aynı zamanda kent uzak kıyı kentleri ile
ticaretini geliştirebilmiştir. Kentin hem karaya hem de denize olan yakınlığı sonucunda deniz
ticaretinde elde edilen başarı, kara yolu ticaretinde de ortaya konmuştur. Özellikle uzak bölgelerdeki
koloni kentleriyle sürdürülen tarım ticareti hem kentin sınırlarının genişlemesi ile paralel bir seyir
izlemiş hem de önemli ticaret yollarında olmanın avantajı kullanılmıştır.
Günümüzde halen sürdürülmekte olan kazı çalışmaları sonucunda elde edilen bulgularda
göstermektedir ki, kent seramik üretiminde de kendini bu alanda önde gelen şehirlerle rekabet
edebilecek kadar geliştirmiştir ve sadece halkın kullanımı için değil ihracat için de yüksek ve kaliteli
üretim gerçekleştirilmiştir.
Kyzikos mevcudiyeti boyunca sadece ticari faaliyetleri ile değil aynı zamanda ihtişamlı yapıları, mimari
açıdan dikkatleri üzerine çekmiş, Hadrian Tapınağı’nın büyüleyici yapısı günümüzde çoğu araştırmacıyı
derinden etkilemiştir.
Bugün Balıkesir ilinin Erdek ilçesinde yer alan antik Kyzikos şehri altın çağını yaşamış olduğu
dönemlerde ticaretin en önemli durak noktası olmuştur. Ticaretin getirmiş olduğu hareketlilik ile
birlikte şehir aynı zamanda çoğu kültürün bir durak noktası haline gelmiş, mimari yapıları, tarihi ve
ticaret faaliyetleri ile öne çıkmıştır. Kyzikos’a ilişkin araştırmalar halen devam etmekte, ortaya çıkan
her yeni bulgu, bu derin tarihi içerisinde saklayan şehrin yüzünü her geçen gün gün yüzüne
çıkarmaktadır.

KAYNAKLAR
Akurgal, E. (1956). Kyzikos ve Ergili Araştırmaları Ion Yayılışının Tarihi Hakkında. Anatolia, 43-51. 1956
from http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/14/689/8769.pdf
Akurgal, E. (1988). Anadolu Uygarlıkları. İstanbul, Net Turistik Yayınlar.
Anabolu, M. (1970). Kyzikos (Balkız)’dan Birkaç Yeni Buluntu. VII. Türk Tarih Kongresi, I., 165-176. 1970
from http://www.ttk.gov.tr/yayinlarimiz/vii-turk-tarih-kongresi-25-29-eylul-1...
Çoruh, H. (2017). Kyzikos Deniz Savaşı. Sobider Sosyal Bilimler Dergisi, 10, Mart, 321-331.
Erhat, A. (1972). Mitoloji Sözlüğü. İstanbul, Remzi Kitapevi.
277
Ertüzün, R. M. (1964). Kapıdağı Yarımadası ve Çevresindeki Adalar Tarih ve Arkeolojisi Üzerine
Araştırmalar. Ankara, Türkiye Ticaret Odaları, Sanayi Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği Matbaası.
Hasluck, F. W. (1910). Cyzicus. London, Cambridge University Press.
Howgego, C. (2013). Sikkelerin Işığında Eski Çağ Tarihi. Oğuz Tekin (Çev.). İstanbul, Homer Kitapevi.
Koçhan, N. (1991). Hadrian Tapınağı Mimari Bezemeleri. Türk Arkeoloji Dergisi, XXIX, 119-132. Ankara,
Ankara Üniversitesi Basımevi.
Koçhan, N. (2010). Kyzikos'tan bir Heykel. Anadolu Araştırmaları, 16, 375-380. 2010 from
http://dergipark.gov.tr/iuanadolu/issue/1154/13508
Koçhan, N. (2011). Kyzikos Tarihi ve Mimari Kalıntıları. Bursa, Renkvizyon Ofset Form Matbaacılık.
Koçhan, N., & Meral, K. (2013). Kyzikos 2011. 34. Kazı Sonuçları Toplantısı, 2, 337-346.
Koçhan, N., & Meral, K. (2014). İkinci Dönem Kyzikos Kazıları 2006-2013. Atatürk Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Arkeoloji Bölümü 40. Kurulu Yılı Armağanı Anadolu’nun Zirvesinde Türk Arkeolojisinin 40 Yılı,
229-254. Haz. Hasan Kasapoğlu, Ali Mehmet Yılmaz. Ankara, Ankaraofset. 2014 from
https://www.academia.edu/26034599/NURETT%C4%B0N_KO%C3%87HAN_KORKMAZ_MERA...
%B0K%C4%B0NC%C4%B0_D%C3%96NEM_KYZ%C4%B0KOS_KAZILARI_2006-2013
Koçhan, et all. (2010) Kyzikos, 2009. 32. Kazı Sonuçları Toplantısı, I., 188-199. 2010 from
http://www.kulturvarliklari.gov.tr/sempozyum_pdf/kazilar/32_kazi_1.pdf
Koçhan, N., & Meral, K. (2015). Kyzikos’ta Yapılan Kazı ve Sondajlarla İlgili Bir Değerlendirme. Atatürk
Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 35, 60-77.
Koçhan, N. (2013) Kyzikos, Hellespontus’da Bir Eyalet Merkezi. Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 31, 69-
91. 2013 from http://dergipark.gov.tr/download/article-file/28733
Lloyd, S. (1997). Türkiye’nin Tarihi-Bir Gezginin Gözüyle Anadolu Uygarlıkları. Ender Varinlioğlu (Çev.).
Ankara, Tübitak.
Magie, D. (2001). Anadolu’da Romalılar 1. Nezih Başgelen and Ömer Çapar (Çev.). İstanbul, Arkeoloji
ve Sanat Yayınları.
Magie, D. (2003). Anadolu’da Romalılar 3 Batı Anadolu Kent Devletleri. Nezih Başgelen and Ömer Çapar
(Çev.). İstanbul, Arkeoloji ve Sanat Yayınları.
Malay, H. (1983). Batı Anadolu’nun Antik Çağdaki Ekonomik Durumu. E.Ü. Arkeoloji ve Sanat Tarihi
Dergisi 2, 50-61. 1983 from
http://www.dlir.org/archive/archive/files/arkeoloji_sanat_tarihi_dergisi...
61_629fa177e7.pdf
Mansel, A. M. (1988). Ege ve Yunan Tarihi. Ankara, Türk Tarih Kurumu Basımevi.
Meral, K. (2000). Kyzikos Amphitheatr’ı Işığında Amphitheatr’larda Düzenlenen Oyunlar. Arkeoloji ve
Sanat, 94, Ocak –Şubat, 13-19.
Meral, K., & Has, A. C. (2014). Kyzikos Kenti Sur Duvarları ve Limanları. Atatürk Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Arkeoloji Bölümü 40. Kurulu Yılı Armağanı Anadolu’nun Zirvesinde Türk Arkeolojisinin 40 Yılı,
255-269. Hasan Kasapoğlu and Ali Mehmet Yılmaz (Haz.). Ankara, Ankaraofset.
Meral, K., & Has, A. C. (2017). Batı Anadolu Ticaretine Yön Veren Bir Liman: Kyzikos Antik Kentinin Hytos
Limanı. Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 38, 105-115. 2017 from
http://dergipark.gov.tr/download/article-file/307864
Meral, K., & Yavuz, E. (2017). Kyzikos Hadrian Tapınağı’nda Bulunan Geç Roma Definesi. Uluslararası
Sosyal Araştırmalar Dergisi, 10, 52, 550-568. 2017 from
http://www.sosyalarastirmalar.com/cilt10/sayi52_pdf/3sanattarihi_arkeolo...
az.pdf
Mørkholm, O. (2000). Erken Hellenistik Çağ Sikkeleri –Büyük İskender’in Tahta Çıkışından
ApameiaBarışı’na Kadar (İ.Ö. 336-188)-. Philip Grierson and Ulla Westermark (Eds.). Oğuz Tekin (Çev.).
İstanbul, Homer Kitapevi.
Motor, H. (2010). Bursa Balikesir ve Bandırma Müzelerindeki Kyzikos Sikkeleri. Erzurum, Atatürk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Arkeoloji Anabilim Dalı, Doktora Tezi. 2010 from
https://www.atauni.edu.tr/bursa-balikesir-ve-bandirma-muzelerindeki-kyzi...
278
Ostrogorsky, G. (1981). Bizans Devlet Tarihi. Fikret Işıltan (Çev.) Ankara, Türk Tarih Kurumu Yayınları.
Özsait, M. (1982). Anadolu'da Hellenistik Dönem ve Roma Egemenliği. İstanbul, Anadolu Uygarlıkları
Ansiklopedisi.
Sevin, V. (1982). Anadolu’da Pers Egemenliği. İstanbul, Anadolu Uygarlıkları Ansiklopedisi.
Pekman, A. (1970). Eski Çağda Bazı Anadolu Şehirlerinin Tanrı ve Kahraman Ktistes’leri. İstanbul,
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları.
Ramsay, W. M. (1960). Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası. Mihri Pektaş (Çev.). İstanbul, Milli Eğitim
Basımevi.
Strabon (1993). Antik Anadolu Coğrafyası (Geographika: XII-XIII-XIV). A. Pekman (Çev.). İstanbul,
Arkeoloji ve Sanat Yayınları.
Schwertheim, E. (2009). Antikçağda Anadolu. Nuran Batu (Çev.). İstanbul, Kitap Yayınevi.
Tekin, O. (1992). Antik Nümismatik ve Anadolu (Arkaik ve Klasik Çağlar). İstanbul, Arkeoloji ve Sanat
Yayınları.
Tekin, O. (2007). Eski Anadolu ve Trakya – Ege Göçlerinden Roma İmparatorluğu’nun İkiye Ayrılmasına
Kadar (M.Ö.12-M.S. 4. Yüzyıllar Arası. İstanbul, İleştişim Yayınları.
Tekin, O. (1998). Eski Yunan Tarihi. İstanbul, İletişim Yayınları.
Tekin, O. (2008). Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş. İstanbul, İletişim Yayınları.
Wroth, W. Ancient Coins of Mysia. Digital Historia Numorum. http://snible.org/coins/hn/mysia.html
Yaylalı, A., & Özkaya, V. (1993). Kyzikos 1992 Kazı Çalışmaları. XV. Kazı Sonuçları Toplantısı, I., 539-561.
1993 from http://www.kulturvarliklari.gov.tr/sempozyum_pdf/kazilar/15_kazi_1.pdf
Yaylalı, A., & Özkaya, V. (1993). Kyzikos Arkeolojik Kazı Çalışmaları: 1991. XIV. Kazı Sonucları Toplantısı,
II., 223-245. 1993 from http://www.kulturvarliklari.gov.tr/sempozyum_pdf/kazilar/14_kazi_2.pdf
Yaylalı, A., et all. (1990). Kyzikos 1989 Yılı Çalışmaları. XII. Kazı Sonuçları Toplantısı II, 171-194.
Yaylalı, A., et all. (1994). 1993 Kyzikos Kazısı Etkinlikleri. XVI Kazı Sonuçları Toplantısı, II, 107-130. 1994
from https://www.researchgate.net/publication/297026227_1993_Kyzikos_Kazisi_E...
Yaylalı, A., Özkaya, V. (1998). Kyzikos 1996 Çalışmaları. XIX. Kazı Sonuçları Toplantısı II, 367-389. 1998
from http://www.kulturvarliklari.gov.tr/sempozyum_pdf/kazilar/19_kazi_2.pdf
Yaylalı, A., Özkaya, V. (1997). Kyzikos 1995: Arkeolojik Kazı Etkinlikleri. XVII. Kazı Sonuçları Toplantısı,
II, 409-429. 1997 from http://www.kulturvarliklari.gov.tr/sempozyum_pdf/kazilar/18_kazi_2.pdf
Yaylalı, A., et all. (2014). Kyzikos İlk Dönem Kazıları. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji
Bölümü 40. Kurulu Yılı Armağanı Anadolu’nun Zirvesinde Türk Arkeolojisinin 40 Yılı. Haz. Hasan
Kasapoğlu, Ali Mehmet Yılmaz. Ankara, Ankaraofset. 

MAKALE :

KYZİKOS ŞEHRİNİN ANTİK DÖNEMDE TİCARET AÇISINDAN ÖNEMİ
Dr. Öğr. Üyesi Altuğ GÜNAR
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, agunar@bandirma.edu.tr
Doktora Öğrencisi Didem ÖZTÜRK

İstanbul Üniversitesi Avrupa Birliği Anabilim Dalı, ozturkddm@gmail.com

25-04-2022/Uluslararası Bandırma ve Çevresi Sempozyumu (UBS’18) Tam Metin Bildiriler Kitabından alınmıştır çoğaltılamaz