Erikli Su 'yu satın alan Nestle'den Sendikalı İşçi Kıyımı

Erikli Su'da işçi kıyımı. 

Türkiye’nin önde gelen ve en pahalı suyunu satan firma olarak bilinen  hazır su firmalarından Erikli 47 işçisini sendikalı olmak istedikleri için işten çıkardı. Fransız menşeili Nestle grubuna ait olan Erikli’nin sendika bahanesiyle işçi kıyımı yapması tepkilere neden oldu.

Bursa'nın dünyaca ünlü doğa merkezi  Uludağ’ın  doğal kaynak sularını iddialara göre usulsüz yöntemlerle işleyerek tüketime sunduğu söylemlerine muhatap olan   Erikli firması  çalışanlarını da mağdur etmesi şaşkınlıkla karşılanırken . Firma'ya karşı kendi ismiyle su piyasasına girmesine rağmen başarı sağlayamayan ve piyasa rekabetinde geri kalan  Nestle firmasının çözüm olarak  Erikli firmasını geçtiğimiz yılda satın alarak bünyesine katmış dolayısıyla sektör piyasasında  tekelleşme sürecini başlattığı iddia edilmişti.

Nestle Su da  bir süre önce  aralarında Bursa tesislerinde çalışan 9 kişinin de bulunduğu 47 kişi işten çıkarıldı. Yaşanan usulsüzlüğün nedeninin ise çalışanların sendikalı  çalışmaya devam etmek istemesi işverenin ise sektörde çoğu firmanın uyguladığı  Taşaron alt yüklenicilerle  üretimi sürdürmek istediği  öğrenildi. Erikli yönetiminin sendika sorunundan  başka olarak  firma çalışanlarının mesailerinin düzgün hesaplanmaması, çalışma şartlarının kişi başı orandan yüksek olması da konunun ayrıntıları olarak gün yüzüne çıktı.

 

Türkiye, Ticaret, Kooperatif, Eğitim, Büro ve Güzel Sanatlar İşçileri Sendikası (TEZ-KOOP-İŞ) Genel Örgütlenme Sekreteri Çağdaş Duyar konuyla ilgili olarak  “Erikli temsilciliğimize  itiraz etti. Türkiye’de yasalarda şöyle bir sorun var. Siz bir işyerinde 500 arkadaşın, 499’unu değil, tamamını üye yapsanız işverenin itiraz hakkı oluyor. Erikli de bu hakkı kullandı. Şaşırtıcı bir şekilde Nestle firmasının imzalamış olduğu Birleşmiş Milletler Küresel İlke Çerçevesi ve ILO’nun 87. maddesi gereği ‘Biz örgütlülüğü destekleriz, çalışanlarımızın örgütlü olmasını teşvik ederiz’ diye ve ‘Buna 1. sırada imza atan firmalardanız’ demelerine rağmen bizim örgütlenmemizi sekteye uğratacak hareketler içerisine girdiler” dedi.

 

Erikli’nin, örgütlenme süreci içerisinde de çalışanları işten çıkarma, E-Devlet şifrelerini alarak üyeliklerini kontrol etme gibi bir çabaları olduğunu dile getiren Çağdaş Duyar, “Biz bu konularla ilgili bazı depo şefleri ve müdürleri hakkında hukuki süreç başlattık. Biz çoğunluk tespitini aldıktan sonra Erikli firmasıyla bir diyaloğa da girdik. Çünkü bizim amacımız Erikli’ye zarar vermek değil, Erikli’yi yaşatmak, Erikli’nin daha fazla kazanmasını, daha fazla insan istihdam etmesini ve bizim orada çalışan arkadaşlarımızın evlerine bir parça daha fazla ekmek götürmesini sağlamak. Onların ‘Biz bu süreci şifahen, prosedür gereği başlattık, itiraz hakkımızı kullandık’ demelerine rağmen daha sonra özellikle işyerlerinde ‘Biz taşeron getiririz, işten çıkartırız’ gibi söylemler başlattılar. Bizim o firmada çalışan arkadaşlarımızın, üyelerimizin çoğu TIR’larda çalışan insanlar. İşyerinde bir gerginlik var, bir kaos var, arkadaşlar çok düşünceli. Allah korusun bir kaza yapmalarından korkuyoruz” şeklinde konuştu.

 

Erikli-Nestle firmasının imzaladığı ilkeler arasında iş sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili ilkeler de olduğunu sözlerine ekleyen Çağdaş Duyar, “Bu ilkelere de karşılar. Zaten şu an Genel Başkanımız ve Genel Sekreterimiz Cenevre’de. Bizim iş kollarımızın bağlı olduğu UNI Global Union Sendikası var. Bizim iş kollarımızın bağlı olduğu uluslararası bir sendika. Onlara bu süreci anlatmak için Cenevre’ye gittiler. Onlar da Nestle firmasıyla diyaloğa geçip bu konu hakkında bir yaptırım uygulayacaklar.  Örgütlenme sürecinde 47 arkadaşımız işten çıkarıldı. Kendi açıklamalarında ‘Biz anlaşmalı şekilde çıkardık’ diyorlar. ‘Pazardaki küçülmeden dolayı, sadece üretime odaklanacağız, o yüzden çıkardık’ diyorlar. Fakat bu arkadaşların hepsi işe iade davası açtı. Evet Erikli’nin anlaşmalı olarak çıkardığı arkadaşlar da var ama bu 47 arkadaş özellikle sendikamızın Erikli’de örgütlenmesine öncülük eden, katkıda bulunan arkadaşlar” ifadelerini kullandı.

 

İşten çıkarılan çalışanlar için sendika olarak işe iade davası açtıklarını dile getiren Duyar, “TEZ-KOOP-İŞ Sendikası olarak biz arkadaşlarımızın sonuna kadar arkasındayız. Hukuki süreçleri başlattık. Biz 60 bin kişilik bir sendikayız. Artı 1 milyona yakın üyesi olan Türk-İş Konfederasyonu’na üyeyiz. Bunları aileleriyle birlikte hesapladığın zaman 4 milyona yakın su tüketicisi var. Biz üretimden gelen gücün sonuna kadar arkasındayız. Demokratik temayüller gereği bir tane arkadaşımızın burnu kanamadan bu süreci atlatacağız. Biz sendika olarak Erikli’ye girdik. Bundan sonra çıkmaya da niyetimiz yok. Biz Erikli ile toplu sözleşme imzalayacağız. Yani gemiyi limana yanaştıracağız. Bütün gayretimiz de bu yönde olacak. Taşeron firmalarla dağıtım yapma konusunda bir takım duyumlar geldi. Arkadaşlarımıza özellikle bir tür tehdit türü. ‘İşsiz kalırsınız, biz bayilere daha fazla su stoku yapın diye talimat verdik, taşeron firma bulacağız, taşeron firma üzerinden dağıtım yapacağız, sizi işten çıkaracağız’ gibi üstü kapalı tehditkâr konuşmalar var. Bunun sürecinin de takipçisiyiz. Zaten önümüzdeki hafta bütün üyelerimizle bir toplantı yapacağız. Net bilgileri kendilerinden alacağız” sözlerini kullandı. 

BANDIRMA GERÇEK