24.09.2017 - RAMAZAN NARİN
TGC ve KONRAD ADENAUER ve Bandırma Gazeteciler Cemiyeti'nce, Barış Manço Kültür Merkezi'nde düzenlenen Basın Özgürlüğü konu başlıklı söyleşi etkinliği soru yanıt kısmında konuşmacılara soru sorma talebimin moderatör tarafından kasten engellenmesi üzerine yaşanan tartışmayı muteakiben basın özgürlüğü adına olayı Bandırma GERÇEK Gazetesi'nde değerlendirip yayınlanan yazılarım 07.10.2017 ve 08.12.2012 tarihli diğer yazılarımla ilişkillendirilerek düşüncelerimi beyan etme ve yazmayı hakaret olarak değerlendiren Bandırmadaki bazı gazeteciler ve gazeteciler cemiyeti mensuplarının mahkemeye ısrarlı şikayetleri ile hakaret suçundan TCK 125 ile yargılandım . Amacım kimsenin kişiliğini rencide etmek değil yapılanın eleştirisiydi. Dava sürecinde işimizi gücümüzü erteleyip mahkemelerde mesai yaptım ve yıllardır demoklesin kılıcı gibi, muhatapların keyfi için mağdur olduğum dava beraatla sonuçlandı. Yoldaşım...benimle birlikte sanık olan BANDIRMA GERÇEK Gazetesi sahibi ve sorumlu Yazı İşleri Müdürü olarak sorumlu Mehmet LEVENTOĞLU'na, avukatım S.Güven SUBAŞI'na teşekkür ederim. On yıllardır kentim için iyi kötü binlerce yazı yazdım , kişisel bir rant düşüncem beklentim hiç olmadı, onlarca kez yargılandım, ceza yedim gocunmadım ama "BİR GAZETECİNİN DÜŞÜNCESİNİ İFADESİNE , DAVA AÇIP CEZA YEMESİ İÇİN ISRARLA ÇIRPINAN, AYNI KENTTE AYNI HAVAYI SOLUYAN GAZETECİLERİN OLMASIYDI İÇİMİZİ DAHA ÇOK ACITAN.. Hukuk bu, kazanan onlar olsaydı muhtemelen zil takıp oynayacaklardı, kazanan biz olduk onların düştükleri durum için bizim üzüntümüz devam ediyor. Sonuç olarak bu ayıp ,bu talihsiz olay, basın, siyaset ve hukuk üçgeninde Bandırma tarihine örnek olarak, belki küçük bir yaprak ama kocaman bir mühür de vurmuştur.
T.C. BANDIRMA 3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ
Dosya No : 2019/327 Esas 13.12.2022
Karar No : 2021/415
KESİNLEŞME ŞERHİ
Kesinleşme Tarihi : 29/11/2022
Gerekçeli Karar Tarihi :12/03/2021
Suç Tarihi :24/09/2017
İlgili İstinaf Dairesi : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi
İstinaf İlam Tarihi : 29/11/2022
İstinaf Esas No : 2021/1705
İstinaf Karar No : 2022/2967
Ad Soyad ; RAMAZAN NARİN
Karar Türü ; BERAAT
Suç Türü ; HAKARET
Kesinleşme Türü ; ISTINAF KARARI ILE
Ceza Miktarı ; TECILLI
Yazı İşleri Müdürü E imzalıdır
Hakim E imzalıdır
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12.CEZA DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
İSTİNAF KARARI
Esas No : 2021/1705
Karar No : 2022/2967
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Bandırma 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/03/2021
NUMARASI : 2019/327 (E) ve 2021/415 (K)
KATILAN : ÖNDER BALIKÇI
Bandırma/Balıkesir adresinde oturur.
SANIK : MEHMET LEVENTOĞLU,
Bandırma/ BALIKESİR adresinde oturur.
MÜDAFİİ : Av. SERVET GÜVEN SUBAŞI
SUÇ : Hakaret, 125/1
HÜKÜM : Beraat
SANIK : RAMAZAN NARİN,
Bandırma/ BALIKESİR adresinde oturur.
MÜDAFİİ : Av. SERVET GÜVEN SUBAŞI
SUÇ : Hakaret, 125/1
HÜKÜM : Beraat
İSTİNAFA BAŞVURANLAR : Katılan ve O yer Cumhuriyet savcısı
İlk derece mahkemesince verilen hükümlere karşı katılan ve O yer Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf yoluna başvurulmakla, başvuruların süresi ve kararların niteliğine göre dosya görüşüldü;
İstinaf başvurularının reddi nedeni bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında hakaret suçundan verilen beraat kararlarında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu ve kurulan hükümlerde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, katılan ve O yer Cumhuriyet savcısının hükümlere yönelen ve yerinde görülmeyen İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE,
Dair, CMK'nın 286/2-g maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 29/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza
T.C.
BANDIRMA
3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ
DOSYA NO : 2019/327 Esas
KARAR NO : 2021/415
[C.SAVCILIĞI ESAS NO] : 2019/323
"T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
G E R E K Ç E L İ K A R A R
HAKİM : C. SAVCISI : KATİP :
DAVACI : K.H.
MÜŞTEKİ : BANDIRMA GAZETECİLER CEMİYETİ, 17.EYLÜL MAHALLESİ.KAŞİF ACAR CD.LEYLA APT.BLOK.NO:87 BANDIRMA/BALIKESİR.
KATILAN : KAAN BİNGÜL
Bandırma/ BALIKESİR
KATILAN : ÖNDER BALIKÇI,
BALIKESİR, BANDIRMA,
KATILAN : TUFAN DALGIÇ,
Susurluk/ BALIKESİR
SANIK : MEHMET LEVENTOĞLU
BANDIRMA/BALIKESIR
MÜDAFİİ : Av. SERVET GÜVEN SUBAŞI, Hacı Yusuf Mh. İnönü Cd.No:87/1 102 Bandırma/ BALIKESİR
SANIK : RAMAZAN NARİN,
Bandırma/ BALIKESİR adresinde oturur.
MÜDAFİİ : Av. SERVET GÜVEN SUBAŞI, Hacı Yusuf Mh. İnönü Cd.No:87/1 10200 Bandırma/ BALIKESİR
SUÇ : Hakaret, Sesli Yazılı veya Görüntülü Bir İleti İle Hakaret
SUÇ TARİHİ / SAATİ : 24/09/2017 - 07/10/2017
SUÇ YERİ : BALIKESİR/BANDIRMA
KARAR TARİHİ : 12/03/2021
Yukarıda açık kimliği yazılı sanıklar hakkında mahkememizde yapılan duruşma sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının 19/02/2019 tarih ve 2019/323 esas sayılı iddianamesi ile Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının 05/03/2019 tarih ve 2019/463 esas sayılı iddianamesi ile sanıklar hakkında belirtilen sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talebiyle mahkememizde kamu davası açılmıştır.
SANIKLAR SAVUNMASINDA :
Sanık Mehmet Leventoğlu mahkememizde alınan savunmasında: "Bu konuda hazırlıkta verdiğim ifademi tekrar ederim. Bu konuda eklemek isteyeceğim başkaca hiç bi şoy yoktur bu sözlerin yayınlanmasında bir sakınca görmediğim için yayınlamıştım fakat kaldırılmasını talep etselerdi kaldırırdım bu yüzden üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim. " şeklinde savunmada bulunmuştur.
Sanık Mehmet Leventoğlu birleşen dosya kapsamında mahkememizce alınan savunmasında: "Önceki beyanlarımı tekrar ederim. Ben Bandırma Gerçek Gazetesinin imtiyaz sahibi ve Genel Yayın Yönetmeniyim. Yazı işleri Müdürlüğü de yapıyorum. Dava konusu yazıları sanık Ramazan Bey yazdı. Basın Özgürlüğü adı altında panel düzenlenmişti. Biz de bu panelde idik. Başlığı Basın Özgürlüğü olan panelde konuşmacıların konuşması bittikten sonra sorular bölümüne geçildiğinde sanık Ramazan Narin söz almak için el kaldırdı. Ancak ona söz hakkı verilmedi. Moderatör Önder BALIKÇI sana söz hakkı verilmeyecek dedi. Bu küçük düşürücü birşeydir. Bunun üzerine Ramazan NARİN "sizin yaptığınız faşistliktir" dedi. Gazetede yazılan yazıyı da ben biliyorum. Benim onayımla yazılmıştır. Gazetedeki yazıda herhangi bir hakaret içerikli bir yazı yoktur. Eleştiri mahiyetindedir dedi. Şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim."şeklinde savunmada bulunmuştur.
Sanık Ramazan Narin mahkememizde alınan savunmasında: " Bu konuda hazırlıkta verdiğim ifademi tekrar ederim. Ben Bandırma Gazeteciler Cemiyetinin düzenlediği panele gittim. Bu panelde herkese söz hakkı verildi. Bana söz hakkı verilmedi. Bana niçin söz verilmedi dediğimde. Bunların resmi isimleri cemiyet değildir. Dernek olarak karar aldık sana söz hakkı vermeyeceğiz. Ben de bunun üzerine bu sizin yaptığınız faşizmdir dedim. Daha sonra Bandırma Gerçek Gazetesinin internet sitesinde 24/09/2017 tarihinde "faşist gazeteciler cemiyeti" adlı yazıyı yazdım. Bunun akabinde savcılık tarafından 2017/7168 sayılı kararı ile takipsizlik kararı verildi. Hakaret kastım yoktu, eleştiri hakkımı kullandım. Yazdığım yazıda da herhangi bir hakaret içeren unsur yoktur. Tamamen eleştiri sınırları dahilindedir. Şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim." şeklinde savunmada bulunmuştur.
KATILANLAR BEYANINDA :
Katılan Kaan Bingül mahkememizde alınan beyanında:" Ben hazırlık aşamasında verdiğim ifademi tekrar ederim. Tanıklarım Ozan Ertuğrul ve Önder Balıkçı duruşma salonu dışında hazırdırlardır dinlenilmelerini talep ederim olay nedeniyle sanıklardan şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum." şeklinde beyanda bulunmuştur.
Katılan Önder Balıkçı mahkememizde alınan beyanında: "Ben hazırlık aşamasında verdiğim ifademi tekrar ederim. Birleşen dosya kapsamında verdiğim ifadelerimi ve önceki ifadelerimi tekrar ederim, anti demokrat; faşist ruhlu, yalaka şeklindek sözler kesinilikle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemlidir sanık söz konusu paylaşımlarında bir de paylaşımın altında link paylaşarak hakaret hususundaki kastının yoğunluğunu belirtmiştir, olay nedeniyle sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılmasını istiyorum." şeklinde beyanda bulunmuştur.
Katılan Tufan Dalgıç talimatla alınan beyanında: "Ben Bandırma ilçesinde yayım yapan Banses Gazetesinde Genel Yayın Yönetmeniyim. Olay tarihinde Bandırma Gazeteciler cemiyetinde Genel Sekreteri idim. Daha sonra kişisel sebeplerden dolayı görevimden ayrıldım. Sanıklar da Bandırma Gerçek Gazetesinde köşe yazarı ve yazı işleri müdürü olarak görev yapmaktalar. Olay tarihinden önceki bir söyleşide Ramazan NARİN söyleşi sırasında Sibel GÜNEŞ ile hakaret boyutuna varan tartışması oldu. Bu sebeple Moderatör Önder BALIKÇI ile birkaç kişi birlikte konuşarak sanık Ramazan'ın sözleri hakaret boyutuna vardığı için bir sonraki söyleşide söz verilmemesi için şifaen karar aldık. Daha sonra söyleşi sırasında Sanığa söz verilmeyince sanık Barış Manço Kültür Merkezinde yapılan söyleşide " faşist gazeteciler cemiyeti" diyerek salon içerisinde aleni ortamda bağırarak hakaret etti. Daha sonra gazete köşesinde kaleme aldığı yazısında da "faşist gazeteciler cemiyeti" diyerek tüm gazete cemiyetine yönelik hakaret etmiştir. Sanık Mehmet de söz konusu gazetenin yazı işleri müdürü olduğu için onun da yazıdan haberdar olduğunu düşünüyoruz. Ben sanıklardan şikayetçiyim. Davaya katılma talebim vardır ." şeklinde beyanda bulunmuştur.
TANIKLAR BEYANINDA :
Tanık Ozan Ertuğrul mahkememizde alınan beyanında:" ben olay günü bahsi geçen etkinlikte sunucu olarak bulunuyordum, aynı zamanda gazetede çalışıyorum, Bandırma nın pek çok etkinliğinde Ramazan Narin gelen misfirlere hakaret boyutuna varan sözler söylüyor, olay gününden önce yine Türkiye Gazeteciler cemiyeti genel sekreteri Sibel Güneş e karşı bayana karşı sert konuşmaları oldu, aynı zamanda gazeteye karşı yalan ithamlarda bulunuyor, biz de misafirlerimize bir daha böyle bir şey yaşatmaması için bir daha bu şahsa söz vermemek için böyle bir karar almıştık kendisi olay günü moderatör Önder Balıkçı dan söz istedi tanık Önder verilmiş karara binaen kendisine söz vermeyince sanık Ramazan "öyleyse siz faşistsiniz faşist gazeteciler cemiyeti" diyerek bizlere ve gazetemize yönelik hakarette bulunmuştur daha sonra gazetede yazısıyla tekrarlamıştır, benim olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir." şeklinde beyanda bulunmuştur.
CUMHURİYET SAVCISI ESAS HAKKINDAKİ MÜTALAASINDA:
Bandırma Gazeteciler Cemiyeti adına katılanların Bandırma Gerçek Gazetesinin 24/09/2017 tarihli internet sayfasında Ramazan NARİN imzasıyla "Faşist Gazeteciler Cemiyeti" başlıklı köşe yazısında Gazeteciler Cemiyetine "faşist" ithamıyla hakarette bulunduğunu, gazeteciler cemiyetinin düzenlemiş olduğu panelde sanık Ramazan NARİN in "faşistler" diyerek bağırarak hakaret ettiği belirtilerek yazı işleri müdürü Mehmet LEVENTOĞLU ve köşe yazısını yazan Ramazan NARİN den şikayetçi oldukları, sanık Ramazan NARİN'in savunmasında, panelde kendisine neden soru sorma hakkı verilmediğni sorması üzerine panelin modoratörlüğünü yapan Önder BALIKCI'nın kendisine gazeteciler cemiyeti tarafından şahsına soru sordurmama yönünde karar aldıklarını söylemesi üzerine kendisinin de eğer böyle bir kararınız yoksa şu anda siz benim soru sormamı engelliyorsunuz, bu faşizmdir dediğini DAHA SONRA BU HUSUSLARI ''Faşist Gazeteciler Cemiyeti'' başlıklı köşe yazısında belirttiğini beyanla suçlamayı kabul etmediği,
sanık Mehmet LEVENTOĞLU'nun savunmasında, Gerçek Gazetesinin imtiyaz sahibi yazı işleri müdürü olduğu ve genel yayın yönetmeni olarak görev yaptığı, şikayete konu söz konusu yazıları yazarı olan Ramazan NARİN'in yazdığı, kendisinin gazetedeki görevi bizzat kişilerin şahsına yönelik ağır hakaretler içeren yazıları yayınlamamakta olduğu, söz konusu yazıda karşı tarafın onur, şeref ve haysiyetini zedeleyecek nitelikte herhangi bir kelime olmadığı, hakaret olduğu iddia olunan sözler bizzat belli bir şahsa yöneltilmediği, gazeteciler cemiyeti tarafından düzenlenmiş olan panelde Ramazan NARİN'e söz verilmemesi üzerine genel duruma verilen bir tepki niteliğinde olduğu, bunu kişiselleştirme veya içselleştirmenin bir anlamı olmadığı, basın mensubu olarak bizim görevlerinin gerçekleri kamuoyuna göstermek olduğu, üzerime atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği, Anayasa'nın 26. maddesinde, "Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmiş ve bu hak birçok uluslararası belgeye ve mahkeme kararına konu olmuş, ayrıca "faşist" kelimesinin Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2018/617 Esas, 2018/5508 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere hakaret suçunu oluşturmayacağı, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı söz olduğunun gözetildiği, ilgili sözlerin sanıklar tarafından söylendiği/yazıldığı yer ve zaman unsurları da gözetildiğinde katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp kaba söz ve eleştiri niteliğinde olduğu, aksi düşünce suçla korunmak istenen değeri ölçüsüz bir şekilde genişletmek ve ifade özgürlüğünü ön plana çıkaran evrensel hukuk düşüncesiyle bağdaşmayan bir yorum anlamına geleceğinden dolayı, sanıkların katılanlar Kaan ve Tufan'a yönelik olarak "Faşist" kelimesinden kaynaklı üzerilerine atılı bulunan hakaret suçundan ayrı ayrı BERAATLERİNE, ancak katılan ÖNder Balıkçıya karşı ise gazetedeki köşe yazısında belirttiği ve belirsiz sayıda kişinin görmesine ve okumasına imkan sağlayacağı değerlendirildiğinden ötürü aleniyet unsurunun gerçekleştirildiği "Yalaka" sözünden ötürü TCK nın 125/1-2-4 maddesi gereğince cezalandırılmalarına karar verilmesi, Adli emanetin 2019/524 sırasına kayıtlı suç eşyasının dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi, kamu adına talep ve mütalaa olunur.
DELİLLER : Sanıkarın savunmaları, katılanların ve tanığın beyanları,köşe yazıları, olaya ilişkin tutanaklar, nüfus ve adli sicil kaydı, iddianame ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının 19/02/2019 tarih ve 2019/323 esas sayılı iddianamesi ile Bandırma Gazeteciler Cemiyeti adına katılanlar Kaan BİNGÜL ve Tufan DALGIÇ'ın Bandırma Gerçek Gazetesinin 24/09/2017 tarihli internet sayfasında sanık Ramazan NARİN'in "Faşist Gazeteciler Cemiyeti" başlıklı köşe yazısında Gazeteciler Cemiyetine "faşist" ithamıyla hakarette bulunduğu, gazeteciler cemiyetinin düzenlemiş olduğu panelde de sanık Ramazan NARİN in "faşistler" diyerek bağırarak hakaret ettiği belirtilerek Bandırma Gerçek Gazetesi yazı işleri müdürü Mehmet LEVENTOĞLU ve köşe yazısını yazan Ramazan NARİN'den şikayetçi oldukları,sanıklar hakkında katılanlara yönelik ''FAŞİST GAZETECİLER CEMİYETİ'' başlıklı yazıda vurgulanan ''FAŞİST'' ve ''Antidemokrat'' kelimelerinin Yargıtay 23. C.D'nin 2015/15694 Esas, 2016/6810 Karar sayılı ilamı göz önüne alınarak sanıkların üzerine atılı bulanan eylemlerin Türk Ceza Kanunun 125/2 maddesinde düzenlenmiş olan Sesli Yazılı veya Görüntülü Bir İleti İle Hakaret suçunu oluşturduğu gerekçesiyle cezalandırılmaları maksadı ile kamu davası açılmıştır.
Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının 05/03/2019 tarih ve 2019/463 esas sayılı iddianamesi ile katılan Önder BALIKÇI'nın Barış Manço Kültür Merkezinde moderatörlüğünü yaptığı Bandırma Gazeteciler Derneği tarafından düzenlenen basın panelinde sanık Ramazan NARİN'e cemiyet tarafından alınan karar nedeniyle söz hakkı veremeyeceğini söylediği, bunun üzerine sanığın kendisine ''FAŞİST'' ithamıyla hakarette bulunduğu, akabinde Bandırma Gerçek Gazetesinin 24/09/2017 tarihli internet sayfasında "Faşist Gazeteciler Cemiyeti" başlıklı köşe yazısında Gazeteciler Cemiyetine ve kendisine yönelik olarak "faşist" ithamıyla tekrardan hakarette bulunduğunu ayrıca aynı yazının sonunda daha önceden yazmış olduğu '' ÖNDER BALIKÇI YALAKA MI Kİ'' adlı yazısının linkini paylaşarak kendisine ''Yalaka'' dediğini belirterek sanık Ramazan NARİN ve Mehmet LEVENTOĞLU'ndan şikayetçi olduğu, sanıkların üzerine atılı bulanan eylemlerin Türk Ceza Kanunun 125/2 maddesinde düzenlenmiş olan Sesli Yazılı veya Görüntülü Bir İleti İle Hakaret suçunu oluşturduğu gerekçesiyle cezalandırılmaları maksadı ile kamu davası açıldığı, sanıklar hakkında açılan davaların ilgisi nedeniyle birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İddia, yüklenen suçun niteliği, CMK' nın 225. maddesi bağlamında olayın iddianamede anlatılış biçimi, sanıkların savunması,katılanların ve tanığın beyanları,olaya ilişkin tutanaklar,yapılan yargılama ve tüm dosya münderecatı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın alınan savunmasında katılan Önder BALIKÇI'nın moderatörlüğünü yaptığı Bandırma Gazeteciler Derneği tarafından düzenlenen basın panelinde kendisine cemiyet tarafından daha önceden yaşanan olaylardan dolayı alınan karar nedeniyle söz hakkı veremeyeceğini söylemesi üzerine "bu sizin yaptığınız faşizmdir "dediğini beyan ettiği,katılanların alınan beyanlarında sanığın " faşist gazeteciler cemiyeti" diyerek salon içerisinde bağırarak kendilerine hakaret ettiğini beyan ettikleri,tanığın alınan beyanında da alınan karar nedeniyle sanığa söz hakkı verilmemesi üzerine sanığın "öyleyse siz faşistsiniz faşist gazeteciler cemiyeti" diyerek bağırdığını beyan ettiği, söz konusu olayın akabinde 24/09/2017 tarihinde Bandırma Gerçek Gazetesinde sanığın "önceden karar almışsanız faşistsiniz ey cemiyet...!Varsa antidemokratik böyle bir..." şeklinde yazarak yaşanan olayı köşe yazısında kaleme aldığı anlaşılmış olup sanığın katılanların mensubu olduğu Bandırma Gazeteciler Cemiyetini hedef alarak panel ortamında ve köşe yazısında "faşist" demek suretiyle hakaret ettiğinden bahisle kamu davası açıldığı, Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 170-220 sayılı kararında da belirtildiği üzere; hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesinin gerektiği, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2018/617 Esas, 2018/5508 Karar sayılı ilamında da değinildiği üzere" sanığın jandarma görevlilerine hitaben söylediği “faşist askerler” şeklindeki sözü, muhatapların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve dolayısıyla hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı ..."belirtilmiş olup "faşist"şeklinde söylemin mahkememizce de muhatapların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu kabul edilerek sanıklarınar atılı suçun yasal unsurlarının oluşmaması sebebiyle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmiştir.
Katılan Önder BALIKÇI'nın 09/10/2017 tarihli şikayet dilekçesinde sanığın 07/10/2017 tarihli köşe yazısında kendisine yönelik olarak "faşist" ithamıyla tekrardan hakarette bulunduğunu ayrıca aynı yazının sonunda daha önceden yazmış olduğu '' ÖNDER BALIKÇI YALAKA MI Kİ'' adlı yazısının linkini paylaşarak kendisine ''Yalaka'' dediğini belirterek sanık Ramazan NARİN ve Mehmet LEVENTOĞLU'ndan şikayetçi olduğu, sanığın "faşist", "antidemokrat" ve her ne kadar beş yıl önce yayımlanmış olsa da tekraren yayımlanan "yalaka" söylemleri nedeni ile katılana hitaben hakaret ettiğinden bahisle kamu davası açıldığı, Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 170-220 sayılı kararında da belirtildiği üzere; hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesinin gerektiği, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2018/617 Esas, 2018/5508 Karar sayılı ilamında da değinildiği üzere" sanığın jandarma görevlilerine hitaben söylediği “faşist askerler” şeklindeki sözü, muhatapların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve dolayısıyla hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı ..."belirtilmiş olup "faşist" ile "antidemokrat" şeklindeki söyleminin mahkememizce de muhatapın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde kabul edildiği, ''
ÖNDER BALIKÇI YALAKA MI Kİ'' adlı yazısının ise dosya muhteviyatından 08/12/2012 tarihinde yayımlandığının anlaşıldığı, Yargıtay 18.Ceza Dairesinin 12/11/2019 tarih 2019/8662 E. 2019/16203 K. sayılı ilamı, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesinin 15/10/2020 tarihli 2020/414 E. 2020/711 K. sayılı kararı, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesinin 26/09/2019 tarihli 2019/1352 E. 2019/1532 K. ve İstanbul 23.Ceza Dairesinin 21/05/2019 tarihli 2017/5217 E. 2019/1825 K. sayılı kararlarında da belirtildiği üzere "yalaka/yalakalık yapma" şeklindeki sözlerin katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici nitelikte olmayıp, rahatsız edici ve nezaket dışı hitap tarzından ibaret bulunduğu ve hakaret suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildiğinden somut olayımızda da sanığın katılana hitaben söylediği "yalaka"şeklindeki söyleminin de atılı suçun yasal unsurlarını oluşturmaması sebebiyle sanıkların ayrı ayrı beraatlerine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarı kısımda açıklandığı üzere;
1-Sanıkların katılanlar Önder BALIKÇI,Kaan BİNGÜL ve Tufan DALGIÇ'a karşı TCK 125/2 fıkra delaletiyle 125/2 fıkra delaletiyle 125/1 fıkrası uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de atılı suçun yasal unsurlarının oluşmaması sebebiyle sanıkların ayrı ayrı 5271 sayılı TCK'nın 223/2-a bendi uyarınca BERAATLERİNE,
2-Yargılama giderlerinin kamu uhdesinde bırakılmasına,
3-Adli emanetin 2019/524 sırasında kayıtlı emanet eşyasının DOSYADA DELİL OLARAK SAKLANMASINA,
4-Sanık kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin hazineden tahsili ile sanığa verilmesine,
Dair;C.Savcısının huzuruyla mütalaaya kısmen uygun olarak sanık Ramazan NARİN ve katılan Önder BALIKÇI'nın yüzüne karşı verilen kararın huzurda bulunanlara tefhiminden, sanık Mehmet LEVENTOĞLU, katılanlar Kaan BİNGÜL ve Tufan DALGIÇ'a tebliğinden itibaren, 5271 sayılı CMK'nin 273. maddesi uyarınca yedi (7) gün içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ya da zabıt katibine yapılıp tutanağa geçirilecek beyan ile yahut sanığın ceza infaz kurumu veya tutukevinde bulunması durumunda, bulunduğu ceza infaz kurumu veya tutukevi müdürlüğüne beyanda bulunmak suretiyle bu hususta verilecek dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olarak verilen hüküm usule göre okunup ana hatları ile açıklandı.12/03/2021
Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır
16-12-2022/ RAMAZAN NARİN
