SOKAK HAYVANLARI
Sokak Hayvanları Yasası, komisyondaki muhalif partilerin ve hayvan hakları savunucularının bütün karşı çıkmalarına karşın Meclis’te komisyonda kabul edildi. Bugün ya da yarın Meclise getirilecek. AKP ve MHP oylarıyla da kabul edilecek.
AKP iktidarı 22 yıldır yaptığı gibi muhalefet partilerinin ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerini ve tepkilerini yok saydı, saymaya devam ediyor.
Aslında yok sayılan demokrasi ya da demokratik yönetimdir. Bunun yerine çoğunluk, “şahsım devleti” ya da cumhur ittifakı diktatörlüğü yönetimi egemen oldu.
Tayyip Erdoğan; ne isterse o oluyor, o yapılıyor. Bugün Meclis işlevini yitirmiş durumda. Yargı da iktidarın güdümü ve denetiminde.
Sokak hayvanları konusunda da olan bu.
Sokak Hayvanları Yasasında yapılacak değişiklikler komisyona getirilmeden önce AKP Meclis Grup Başkanı Abdullah Güler, bu yasayı çıkararak “sokakları güvenli” hale getireceğiz diye, buyurmuştu. AKP’li troller ve medya da buna uygun olarak sokak hayvanlarının saldırılarıyla ilgili yalan ve yanlış bilgiler vererek, yandaş medya görüntüleri abartarak, onların toplatılmasını ve uyutulmasını sağlayacak olan bu yasa tasarısına büyük destek sağladılar.
Sanki her gün birkaç kişi sokak hayvanlarının saldırısına uğruyor ve bu hayvanlar tarafından öldürülüyormuş gibi bir algı yarattılar.
Yaralamalar, öldürülmeler, cinayetler doğru da, bunları işleyenler kimler? Doğrusunu yazayım. Her gün şu veya bu nedenle bir ya da iki kadın sevgilisi, eski kocası ya da kocası tarafından öldürülüyor. Ülkemizde 2023 yılında 315 kadın öldürüldü, 248 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Toplam 563 kadın cinayeti işlendi. Mart 2024’te 25 kadın cinayeti işlendi. 21 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Bir ayda 46 kadın cinayeti…
Bitmedi. Sıkı durun. 2023 yılında; 3 bin 773 silahlı şiddet olayı basına yansıdı. Basına yansıyan bu olaylarda 2 bin 318 kişi öldürüldü. 3 bin 820 kişide yaralandı.
Bu cinayetler büyük oranda ateşli silahlarla, cinayetlerin yüzde on beşi de kesici aletlerle işlendi.
Şimdi; bu sokak hayvanları yasasını hazırlayan, Mecliste komisyondan geçiren vekillere, AKP’li trollere ve de “devletin sahibine” soruyorum. “Sokak köpekleri” mi işledi bu cinayetleri?
Onlar silah kullanmayı, ateş etmeyi bilmiyorlar. Hayatlarında bir gün olsun ellerine bıçak almadılar.
AKP Meclis gurubu başkanı zatı muhtereme sesleniyorum! Sokak köpeklerini barınaklara doldurarak, onları öldürerek sokakları güvenli hale getiremezsiniz. Sokakları güvensiz hale getirenler onlar değil, sizin “türdeşleriniz”. Yani İNSANlar.
Sokakları gerçekten güvenli hale getirmek istiyorsanız, önlem almaya “türünüzden” başlayın, masum hayvanlardan değil.
Ateşli silahlara erişimi engelleyin. Bu suçlara verilen cezaları artırın. Ceza infaz yasasını değiştirin. Mevcut infaz yasası sayesinde katiller, gaspçılar, uyuşturucu satıcıları elleri kolları serbestçe geziyor, dolaşıyor.
Burada CHP sözcülerinde, genel başkanında ve muhalefetteki kafa karışıklığına da değinmek istiyorum. Sokak hayvanlarının yaşam alanları sokaklardır, mahallelerdir, köylerdir. Bu yüzlerce yıl böyle olmuştur. Barınaklar, onların “doğal yaşam alanları “olamaz. Barınaklar olsa olsa bugün olduğu gibi onların tecrit, toplama ve ölüm kampları olur.
Sokak köpeklerinin de tüm türler gibi “doğal yaşam alanlarında” özgürce yaşamalarını sağlamak ve buna uygun bir yasa yapmak, “yaşam hakkını” kutsal sayan ve savunan sosyal demokratların ve CHP’nin öncelikli görevi olmalıdır.
Burada bir şeyi daha belirtmeliyim. Bu yasayı AKP iktidarı çıkarsa bile bu yasanın uygulanma olasılığı sıfıra yakın. Bugün 1390 belediyenin sadece 237’sinde barınak vardır ve bu barınaklar da son derece yetersizdir. Bu durumda milyonlarca köpeği hangi barınaklara koyacaksınız???
Sokak köpeklerini katletmenin yanında bu yasanın amaçlarından biri de CHP’li belediyeleri zor durumda bırakmak, onları iş yapamıyor göstermektir. Şüphesiz ki CHP’li belediyelerin milyarları aşan borçları kaynaktan kesilmeye başlandığında gelirleri azalacak, yatırımlar duracak, bazı belediyeler maaş vermekte bile zorlanacaklar. Bunlar yetmezmiş gibi bu belediyeler bir de yeni barınaklar yapmakla uğraşacaklar.
Bu durumda CHP’li belediyelerin yapacağı tek şey, hem zorunluluktan dolayı hem de bilinçli bir biçimde bu yasayı uygulamamak olacaktır.
Bu yasa çıksa da sokak hayvanlarını korumayı sürdürmeliyiz. Onlara sahip çıkmalıyız.
Bizler biliyoruz ki kendileri gibi olmayan, kendileri gibi düşünmeyen, kendileri gibi yaşamayan herkesle sorunu olan bu iktidar gitmeden bu sorunlar çözülemeyecek. Bu iktidar gitmeden ne sokak hayvanları ne de bizler rahat bir nefes alacağız.
Bu nedenle bir erken seçim için ayağa kalkmalı, iktidarı seçime zorlamalı, yapılacak seçimde de bu iktidardan kurtulmalıyız.
Yazımı çok bilinen bir araştırma sonucuyla bitireyim. Amerika’da seri katilleri suça iten nedenleri araştırıyorlar. Kiminde çocukken uğradığı bir taciz, kiminde karşılaştığı şiddet, kiminde anne baba kavgası, kiminde dışlanma gibi nedenlerle karşılaşıyorlar. Ancak bu katillerin çocukluklarında, geçmişlerinde “ortak” bir nokta buluyorlar. Hepsi ya hayvanlara eziyet ediyor ya da onları öldürüyor.
Savunmasız ve sahipsiz sokak hayvanlarını korumak bir zorunluluktan öte insan olmanın gereğidir. Onları koruyarak, sahiplenerek, içimizdeki sevgiyi büyütür; kötülüklerden arınırız. “Öldüren” değil “yaşatan”, iyi “insan” oluruz.
Toplumsal şiddeti ve cinayetleri önlemenin bir yolunun da bu olduğunu asla unutmamalıyız.
28.07.2024, Bandırma Gültekin MUTLU