Çocuklarımıza Yaşanabilir Bir Dünya Bırakmak İçin Mücadeleye.. Eğitim-Sen Bandırma

23 Nisan’ın 101. Yılında Çocuklarımıza Yaşanabilir Bir Dünya Bırakmak İçin Mücadeleye… 
Dünyada çocuklara armağan edilmiş tek bayram olan “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”nda en büyük isteğimiz, ayrımsız tüm çocukların, bugün gönüllerince gülmesinin, eğlenmesinin, oynamasının, bayramı bayram bayram gibi kutlamasının sağlanmasıydı. Ancak, hem yaşadığımız salgın ve ona bağlı sorunlar, hem de siyasi iktidarın uyguladığı politikalar, yaşanılan sorunların yok sayılarak,  bayram kutlanmasını olanaksız hale getirmektedir. 
Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen 23 Nisan’da, çocuklarımız bayram yapmak yerine karşılaştıkları sorunlarla baş etmek durumunda kalmaktadır. Kurumsallaşmış bir demokrasiye sahip olmamız gerekirken,  TBMM’nin açılışının 101. yılında bizler hala egemenliğin kaynağının halk olduğunu ısrarla ve inatla anlatmaya devam etmek durumunda kalmaktayız. Tüm zorluklara ve engellere rağmen demokrasiyi de egemenliğin kaynağının halk olduğunu da savunmayı ve anlatmayı sürdüreceğiz.
Parlamentonun açılışının 101. yılında;
İsterdik ki, çocuklara armağan edilen bu günde savaşlardan, açlıktan, yoksulluktan, iklim krizinden söz etmeyelim.
İsterdik ki, çocukların gülüp eğleneceği bugünde çocuk işçiliğinden, mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının yaşadıklarından, eğitimden mahrum bırakılan çocuklardan söz etmeyelim.
İsterdik ki, yarınların çocukların olacağı bir dünyada evlerinden, yurtlarından ayrılmak durumunda kalan göçmen, mülteci çocuklardan söz etmeyelim.
İsterdik ki, bilimsel, laik, eşit, ücretsiz ve anadilinde olmayan eğitimin yarattığı sorunlardan söz etmeyelim.
İsterdik ki, çocukların evlendirilmesinden, istismar edilmelerinden söz etmeyelim.
İsterdik ki, 9 yaşındaki Ceylan’ın dövülerek öldürülmesinden söz etmeyelim.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne taraf olan Türkiye çocuklara karşı işlenen suçlara karşı kalıcı çözümler üretmekten uzak durmaktadır. Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocukların istismardan korunmasında öncelikli görevi devletlere vermesine rağmen, özellikle eğitim kurumlarında (okul, yurt, kurs, ev vb.) yaşanan çocuk istismarı vakalarının birinci dereceden sorumlularının siyasi iktidar ve MEB olduğu açıktır.
Düşünen, eleştiren, sorgulayan değil, düşünmeden, sorgulamadan yaşayan bir nesil yetiştirilmek istenmektedir. Türkiye’de çocuklarımızın karşı karşıya kaldığı vahim tabloyu değiştirmenin tek koşulu gerçek anlamda halkların egemenliğine dayalı, laik, demokratik ve bağımsız bir ülke mücadelesinin başarıya ulaşmasıdır.
Eğitim Sen olarak eşitliğin, özgürlüğün, barışın ve kardeşliğin egemen olduğu, tüm çocukların eğitim hakkından eşit koşullarda ve kendi anadillerinde yararlanabildiği, çocuk ve gençlerimizin gelecek kaygısı duymadan barış içinde kardeşçe yaşayabileceği, tek bir kişinin değil gerçek anlamda halkın egemen olduğu bir ülke için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimiz bilinmelidir.
Çocuklarımızın karşı karşıya olduğu tüm tehditlere, onların haklarına yönelik her türlü saldırıya ve yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen, çocuklarımıza ve öğrencilerimize onurlu bir gelecek bırakmak için tüm gayretimizi seferber edeceğiz. Bu kararlılık ve inançla ‘23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyoruz.                                                      

 ERDAL DOĞRU-Eğitim Sen Bandırma Baş Temsilcisi -23-04-2021