Dünyanın çöplüğüne döndük!

Zehirli atık ve asbest bulundurması nedeniyle Avrupa ülkeleri tarafından kabul edilmeyen Methania adlı ölüm gemisinin Aliağa’da sökülecek olmasına tepki gösteren çevreciler konuyu yargıya taşıdı
FRANSA’da geri dönüşüm kararı verildikten sonra zehirli ve asbestli atık bulundurduğu için Avrupa Birliği’ndeki çevre yasaları nedeniyle Avrupa ülkelerinin kabul etmediği, son olarak Malta’nın da olumsuz yanıt verdiği ‘Methania’ adlı gemi, söküm için İzmir’in Aliağa ilçesine getirildi. Gelmeden önce adı ‘Ethan’ olarak değiştirilen gemi, geldiği günden bu yana çevrecilerin protestoları ile karşı karşıya. İtirazlara rağmen, gemi için gerekli izinlerini alındığı ve söküleceği açıklaması yapılması üzerine çevreciler son çare olarak hukuk mücadelesi başlattı. İzmir Barosu ve çevreciler adına Avukat Enis Dinçeroğlu, İzmir İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Geminin sökümü çalışmalarının durdurulması ve geri iadesi için dava açıldı. Avukat Enis Dinçeroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine açtığı davada ayrıca görevleri yerine getirmedikleri gerekçesiyle MHP’li Aliağa Belediyesi ile CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi hakkında da gerekli yasal işlemlerin yapılmasını istedi.
 
Geminin Aliağa’da yetkili kurullar tarafından yapılan incelenmesine yönelik başvuru dilekçesinde önemli ayrıntılar da yer aldı. 81 bin 792 grostonajlı ve 18 bin tonluk gaz tankeri bulunan dev boyuttaki ‘Ethan’ gemisinin, Gazdan Arındırma Belgesi’ndeki bilgilere göre 07 Haziran 2016 tarihinde, 09.00-11.00 saatleri arasında incelendiği saptandı. Uzmanlar, 2 saatte böyle bir geminin ancak dolaşılabileceğini, incelenemeyeceğini ileri sürdü. Avukat Enis Dinçeroğlu da İdare Mahkemesi’ne yaptığı başvuru dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Böyle büyük bir gaz tankeri bulunan bir geminin 2 saat gibi kısa bir sürede bırakın gaz ve tehlikeli atık ölçümlerinin yapılmasını, etrafı dolaşılamaz bile. Dosyada görüleceği üzere Baştan Kara olma izni belgesi verilmeden önce asbest güvenli belgesi veya asbest ortam ölçüm belgesi alınması gerekmekte olup bu belge
 
Dilekçesinde Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’nın (IARC) üzerinde hassasiyetle durduğu asbestin, doğal olarak ortaya çıkan çeşitli lifli silikatlara verilen ad olduğunu ve ısının, sıvılaştırmanın, sıkıştırmanın, yalıtımın olduğu her sanayi alanında kullanıldığını kaydeden Avukat Dinçeroğlu, dosyada bulunan radyasyon ‘doz’ hızı ölçüm raporunun da asbest ölçümüne ilişkin olmadığına ve asbest test belgesi bulunmadığına dikkat çekti. Tehlikeli Atık Maddeler sınıflandırmasında 1’inci sırada yer alan asbest incelemesinin, 2 saatte yapılmasının hem yaşamın olağan akışı, hem de Gemi Söküm Yönetmeliği’ne aykırı olduğunu savundu ve “Tehlikeli atıkların sınır ötesi taşımının ve bertaraf edilmesinin kontrolüne ilişkin Basel Sözleşmesi ve tehlikeli atıkların yönetmeliğine göre gemi iade edilmelidir” dedi.
 
Mahkemeden çıkacak kararı merakla bekliyoruz.
 
BG HABER MERKEZİ-C.DOĞAN