Bandırma Cem Evi'nde Aşure Günleri . Fikret Çağın

AŞURE GÜNÜ KUTLAMASI NEDENİYLE BANDIRMA ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİNİN CEM EVİNDE DÜZENLEDİĞİ LOKMA HAYRINA ZİYARETİMİZ !

Fikret ÇAĞIN.Yazdı

Değerli okurlar, 14 Ağustos Pazar günü İYİ PARTİ Bandırma İlçe Başkanlığı adına Alaattin DİL, Recep GINDA, Mehmet ÇAPKIN, Salih ATEŞ, Arslan ALBUZ, ve ben Fikret ÇAĞIN,dan oluşan bir heyetle, BANDIRMA’daki ALEVİ vatandaşlarımızın Bandırma CEM EVİ'nde tertipledikleri AŞURE ve lokma hayrı günlerini kutlamak için gittik.

Bandırma ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİ Başkanı sayın Sevim DEKTAŞ’a ziyaretimiz sırasında İYİ PARTİ'nin daima kendilerinin yanında olduğunu, Olacağını İlçe Başkanımız adına belirttikten sonra sundukları hayır yemeklerinden nasibimiz olduğu kadarını yedik elhamdülillah.

Önce Bandırma Alevi Kültür Derneği Başkanı Sayın Sevim DEKTAŞ’ın konuşmasının ardından Belediye Başkanımız Sayın Tolga TOSUN’un ve devamında genç bir ALEVİ Dedesinin çok anlamlı konuşmalarını gözlerimiz yaşararak dinledik. İslam tarihinde bir çok peygamberlerin başına gelen uhrevi olay ve sıkıntılardan hep bu kutsal ayda yani Muharrem ayında kurtulduklarını ve halas bulduklarını dile getirdi daha sonra Alevi kültüründe yerini alan SEMAH gösterisinin muhteşem sunumuyla bir kez daha tarihin derinliklerinde hayalen gezindik.

Vakit ise yemek vaktini işaret ediyordu, o sırada misafirleri ve katılımcıları Cem evinin yemekhanesine davet eden anonslar yapılıyordu, Tabi herkes gibi bizler de sıraya girip self/servisten yemeklerimizi alıp masalarda yerimizi aldık ve afiyetle yemeklerimizi yedik . ALLAH (cc) kabul etsin.

Daha sonra birkaç hatıra fotoğrafı çekerek vedalaştık.

*

Neydi bu Aşure günü, Türkiye’de doğup Irak’ın Kufe bölgesinden geçen Fırat nehrinin kıyısında bulunan KERBELA diye adlandırılan o tarihi vahşetin , o İnsanlık dramının yaşandığı yer. O ALEVİLERİN ve İSLAM ALEMİNİN gönül yarasının kanatıldığı yer . Kerbela'da alemlere rahmet Peygamberimiz Muhammet Mustafa S.A.V. efendimizin torunu ve gözünün nuru, kızı Hazreti Fatima'nın ve damadı Hazreti ALİ’nin ciğer pareleri ve oğulları Hazreti HÜSEYİN (radiallahu anh) efendimizi , Fırat’ın bir yudum kirli suyu için şehit ettiler. Katiller soyu Emeviler’in ilk hanedanı olan Muaviye'nin oğlu Yezit’in ordusuna mensup, cehennem kütüğü bir kafir tarafından oklanarak şehit edilmesi ve başını gövdesinden ayırıp eğlence konusu yapmalarıydı bu İslam ve Alevi toplumunun yüreklerini yakan.  Ve dünya durdukça unutulmayacak olan bu insanlık dışı olayda gönüller efendisi Hz. Hüseyin efendimiz, Fırat'ın kirli suyunu içemedi ama orada o gün misler gibi kokan şehadet şerbetini içerek sevgili "Dede"sinin ve sevgili babasının yanlarına giderek ebedi huzura kavuştu.

(İzmir Menemen'de ki yobazlar Kubilay vakasını gerçekleştirirken bu zındıklardan mı örnek almışlardır bilinmez)

Halbuki Hazreti Hüseyin ve Hasan efendi'lerimiz doğdukları zaman Resul’u Ekrem Efendimiz S.A.V. onları kucağına alıp ALLAH’A (cc) şöyle dua etmişti." ALLAHIM ben bunları çok seviyorum sen de sev ya rab, onları sevenleri de sev Allahım". Bu dua islam alemine şunu net bir biçimde gösteriyordu ki; Hazreti ALİ’yi ve de Oğulları olan Hazreti HASAN VE HÜSEYİN hazretlerini sevmeyen bu dünyada Müslümanım diyerek gezmesin.

Dua ile kalınız……

15-08-2022/Fikret ÇAĞIN