Bandırma CHP de Ne olacak Şimdi?

NE OLACAK ŞİMDİ ?

Hayat bir film gibidir. Bazen her şey çok iyi başlar ve birden tersine döner. Bazen de her şey çok kötü giderken bir ‘iyi’ çıkar ve her şey düzelir. Bu ve benzeri trajik ya da traji-komik filmleri izlerken büyük bir keyif alırsın. Bazı traji komik filmler ise daha karmaşık ilişkiler üzerine yapılmıştır. Örneğin 1979 yapımı başrollerinde Levent Kırca’nın da oynadığı ‘Ne Olacak Şimdi?’ filmi gibi. Bu keyifli filmi sanırım bir kez olsun izlemeyen yoktur. Güldürür, eğlendirir, düşündürür ve sorgulamaya iter.

Ancak hayatın özellikle de siyasetin gerçekleri ve çıkar ilişkileri her zaman böyle sinema tadında olmuyor. Somut örneğini Bandırma CHP’de yaşıyoruz. Yaşananlar tam bir traji komik film senaryosu. Bu senaryodan iyi bir Dallas dizisi de çıkabilir. Bir önceki yazımda Bandırma CHP’deki sessizliği pek hayra yormamıştım. Meğer kazan 15-20 gündür kaynıyormuş. Kulağımıza gelenler vardı ama dedikodu üzerine yorum yapmayı sevmediğimden önemsemedim. Bugün artık kep düştü kel göründü.

Şöyle bir hatırlayalım.

Daha delege seçimleri öncesi gayri resmi de olsa ilk adaylığını Ahmet Alp açıkladı.

Herkes, Mehmet Tüm ve Dursun Mirza ekibi ile Tolga Tosun, Sedat Pekel, Ömer Lütfü Kayalar ve Ertan Erengin’in ne yapacağını bekliyordu.

Mehmet Tüm ve Dursun Mirza potansiyel üç adayla ortak bir basın toplantısı yaparak delege seçimlerine "mavi liste" ile gireceklerini açıkladılar. İlçe Başkanı adayını delege seçimleri sonrası açıklamayı uygun gördüler. Diğer ekip ise Hüseyin Bahar etrafında güç birliği yaparak Ahmet Alp’le centilmenlik (?) anlaşması yapıp "beyaz liste"de karar kıldı. İlçe Başkanı proje adayı Hüseyin Bahar’dı.

Bu güne kadar içten içe çatışmalar yaşansa da dışa vuran bir şey yoktu. Ağır abiler her şeyi kontrol altında tutmaya çalışıyordu. Ancak yarın yapılacak kongre ile belirlenecek il delegeleri İl Başkanlığı seçiminde belirleyici olacağı için iş Bandırma’dan çıktı. Balıkesir’e geçti. Balıkesir CHP örgütündeki il başkanlığı adaylık yarışındaki grup ve/veya gruplar Hüseyin Bahar’ın beş yıl öneki sosyal medya paylaşımlarını el altından sızdırmaya başladı. Ve film koptu. Paylaşımlar parti tüzüğüne göre suçtur veya değildir. Onu bilemem. Bu paylaşımlarla parti içi demokrasiyi biçimlendirmeye çalışmak en hafif deyimle ahlaksızlıktır.

Burada CHP kongresine yönelik yazdığım yazıları okuyanlar çok iyi bilir ki; başından bu yana Hüseyin Bahar’ı uyardım ve eleştirdim. Görüyorum ki geldiğimiz noktada haklı çıktım.

Eleştirilerimin birinci maddesi Bandırma CHP’yi dizayn eden 3-5 isim üzerineydi. Koskoca Bandırma’da delege isimlerinin belirlenmesinden meclis üyesi isimlerine kadar, belediye başkanı aday belirlenmesinden milletvekili sıralamasına kadar etkili olan 3-5 isim tasfiye edilmedikçe ya da kenara çekilmedikçe hiçbir şey değişmeyecektir. Duayenlerin oluruyla tespit edilen "Bindirilmiş Kıtalar "sürecektir.  Kimdir bu isimler? Herkes bilir ama telaffuz etmeye çekinir. Oysa sıradan bir CHP üyesi veya yurttaş olarak o çevrede dolaştığınızda karşınıza çıkan isimler, Sedat Pekel, Mehmet Tüm, Dursun Mirza,Ertan Erengin ve Ömer lütfü Kayalar’dır. Hiç kimse kusura bakmasın. Bu isimlere eklenip çıkartılabilecek üç-beş ağır abi daha vardır.

Delege belirlenmesi aşamasında isimlerin sonuna artı ve eksi işaretleriyle kim kimin adamı hesabı yapılır. Ve herkes kendi gücünü oradaki işaretlerle hesaplar. Bu isimler zaman zaman ayrı düşse de siyasal çıkar söz konusu olduğunda bir araya gelmekten yaşanmışlıkları yok sayıp  hiç mi hiç  çekinmezler. Yeni isimlerin, yeni yüzlerin parti içinde oluşan bu "oligarşik" yapıdan icazet almaları gerekir!. Yoksa hiçbir şansları olamaz.

Şimdi daha düne kadar Hüseyin Bahar’ı öne çıkaran ağır abiler, hiç hesapta olmayan yeni durum gereği  sözlerinden çıkmayacak yeni bir isim arayışındalar. Bu mümkün mü? Bekleyip göreceğiz.

Normalde eğer Hüseyin Bahar her ne kadar çekilme niyetinde olmadığını örgütüme güveniyorum dese de ihtimal adaylıktan çekilirse bu durumda ilçe başkanı adayı centilmenlik anlaşması gereği Ahmet Alp olmalı idi. Ama Ahmet Alp kriz toplantılarına çağrılmadı bile. Bu şu demek oluyor,an itibariyle hiç mümkün görünmüyor. Nedeni ise parti içindeki oligarşik yapı Ahmet Alp ismine onay vermez, veremez,imtina eder. Çünkü böyle bir durum siyaseten onların sonu demektir.

CHP’li okurlar lütfen kırılıp darılmasın. Öfkelenmesin. Ben sadece herkesin bildiği,kendi arasında konuştuğu  ama kimsenin söyleyemediğini yüksek sesle söylüyorum. Amacım asla CHP’ye zarar vermek değil ki öyle bir haddim de yok, hakkım da. Ancak doğru sonuçlara doğru net tespitler yaparak ulaşabiliriz. Bir CHP üye ve delegesi hele ki ; Bandırma gibi bir yerde halen daha delege ağalığının yaşamasına izin veriyorsa önce kendini sorgulamalı.

Toparlarsak; Mustafa Kemal’in devrimci kimliğinden uzaklaşmış, bir gün yeni sol adıyla neoliberal, ertesi gün sözde sosyal demokrat, daha ertesi gün muhafazakâr olan ama hiçbir zaman kuruluş ayarlarına dönemeyen CHP örgütü, siyasetin mide bulandıran oyunlarından sıyrılmalıdır. Magazin Atatürkçüleri bu partinin ne umudu nede kurtarıcısı olabilir. Kendilerini bir gün mezhepsel temelli güç arayışında bulanlar ertesi gün sol ve sosyalist söylemle öne çıkabilmektedir.

Peki, Bandırma CHP’de Ne Olacak Şimdi?

Kartlar yeniden karılıyor ve yeniden dağıtılıyor. Oyun yeniden başlayacak.

17-01-2020/CEVDET AYAN/BANDIRMA