Keyfi ve yasadışı dinlemeleri...
Yasalara uygun yapılmayan aramaları…
Sahte dijital delilleri…
Sanık, tanık ve gizli tanık yapılan şarlatanı…
‘Danıştay cinayeti’ davasının konuyla ilgisizliğini...
Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini gören Yargıtay,
‘Lideri olmayan,
MİT’in, Emniyet’in, Genelkurmay’ın, Jandarma’nın
“YOK” dediği bir örgütün:
Hükümete karşı suç irdelenmesi ve yorumunu yanlış’ buldu.
Bozma kararı verdi, yerel mahkemeye geri gönderdi.
*
Hukuktan, yargılanmaktan korkarak, Almanya’da kaçak yaşayan SAVCI için:
‘Heykelini dikelim’ diyenler, utanmışlar mıdır?
‘Zırhlı araba’ ile ödüllendirenler ne düşünmektedirler?
*
274 sanıklı davada ‘masum’ olduğunu ispat etmeye çalışanlardan:
-Hastalananlar,
-Ölenler,
-Ailesi dağılanlar,
-Geçim derdine düşenler olmuştu.
Çekilen acılar “yanlarına kâr mı kalacak”, yoksa:
Sorumlular, ‘kutudaki deliğe parmağını mı sokacak’, yaşayıp göreceğiz.
**
Kutudaki delik meselesini açıklayan bir fıkra ile bitirelim.
Bir gün:
Sevimli bir yaşlı hanım marketten dört kutu kedi maması almış. Tam kasada ödeme yapacakmış ki, alaycı bir ifade ile kasiyer kız:
-Bunları size satamam…
Son zamanlarda yaşlılar geliyor, kedi maması diye alıyor, kendileri yiyorlarmış…
Kedinizin olduğunu kanıtlamalısınız. Yaşlı Hanım, şaşırmış ve üzülmüş ama ne yapsın?
-Peki, demiş.
Evine gidip kedisi ile beraber geri gelmiş ve mamaları satın almış. Ertesi gün:
Yaşlı Hanım, aynı marketten üç kutu köpek maması satın almak istemiş. Kasada, kendisine yine:
-Bunları size satamam…
Son zamanlarda yaşlılar geliyor, köpek maması diye alıyor, kendileri yiyorlarmış…
Köpeğinizin olduğunu kanıtlamalısınız.’ denmiş. Yaşlı Hanım, şaşırmış ve üzülmüş ama ne yapsın?
-Peki, demiş.
Evine kadar gidip köpeği ile geri gelmiş ve mamaları satın almış.
Sonraki gün:
Yaşlı hanım, üzerinde bir delik olan bir kutu ile markete gelmiş.
Bu sefer doğru kasaya gitmiş, kasiyer’e delikten parmağını sokmasını söylemiş.
Kasiyer şaşırmış, biraz da korkmuş.
Kutuda yılan, böcek falan vardır diye parmağını delikten sokmak istememiş.
Yaşlı hanım:
-Size zarar verecek bir şey yok, diye kasiyeri ikna etmiş. Kız deliğe parmağını sokmuş, çıkartmış, parmağını koklamış…
-Bok gibi kokuyor, diye sızlanmış.
Yaşlı Hanım:
-Evet, demiş; sevimli bir gülümsemeyle…
-Üç rulo tuvalet kâğıdı rica edecektim de…