Bandırma'da çevre sorunlarına karşı örgütlenme siyaset üzerinden yeniden yapılanıyor.
Uzun süredir çevre sorunları üzerine STK çerçevesinde bir oluşumdan mahrum kalan Bandırma kısa bir süre önce GÜMÇED Bandırma Şubesinin kurulmasından sonra BAÇED ''le ikinci bir çevre derneğine kavuşmuş oldu.
Bandırma 'da kapanan eski çevre derneklerinin mazisine girmeyeceğim onların hikayesi uzun.
Bandırma göz göre göre halkın zehirleyen üç yanı asit fabrikalarıyla çevrili olmasına rağmen, Levent Mahallesinde asit barajının yarattığı çevre felaketine rağmen mevcut fabrikaların rehabilitasyonuna sağlamak şöyle dursun üstüne yeni ilaveler yapılarak çevre kirliliğinin kat kat artması sürecinde uyur gezer dolaşırken Bandırma Demokratik Değişim İnsiyatifi'nin kısa süreli çıkışı dikey siyasi doğrular bahanesiyle paramparça edildi.ve bugün baktığımız da Şirinçavuş ve Rotterdam L,imanı nın getireceği büyük rantlar ortaya çıkar çıkmaz çevre derneklerinin pıtrak gibi çıkmasının bir anlamı olmalı.
*
Bandırma Biga hattında kurulması planlanan ve Bandırma Belediyesinden sonra Büyükşehir Belediyesininde devre dışı bırakılarak tamamen Sanayi ve de Çevre bakanlığının İNSİYATİFİNE bırakılan ağır sanayi yatırımları öncesinde Bandırma halkının tek vucut ve birlikte duruşunu gösterecek bir yapılanma da buluşmak yerine ayrışma ve ayrıştrmaya yönelik çabalar ve ötesinde ki gelişmeleri ilgiyle izliyorum birçokları gibi.
Bu sürecin ilk durağı AK Parti'ye yakın isimlerden kurulu olduğu iddia edilen BANDIRMA Çevre Platformu etrafında toplanan kişilerin bu kez dernek olarak faaliyetlerini sürdüreceklerini açıklamaları oldu.
Diyeceksinizki BAÇED'İ AK Parti ye yakın olanlar kurdu ve kurdurduysa GÜMÇED'i de CHP liler kurdu o zaman.
Olabilir.
Olabilir de, keşke iktidar partisi AK Parti il, ilçe yönetimlerini de çevre sorunlarına yakın görebilsek duyarlı olsalar bir kelamlarını duysak okusak. Yok. Sanki muhteremler dünyanın en tozlu en kirli kent adayı Bandırma'da aynı havayı soluyup, aynı çevre kirliliğini görmüyorlar aynı pis denizle birlikte yaşamıyorlar . Bu kadar da vurdunduymazlık olur mu ? Sanki hiç sorun yokmuş gibi nasıl davranılabilir ki ? Çöplük felaket ! Dünyada yanan çöplerle iç içe yaşayan kent olarak benzerimiz yoktur. Bandırma çevre sorunları adına eylemleri adına bir çaba görsek keşke.Üç yanı asit bacalarıyla doldurulmuş kentte temiz hava alma hakkı yok edilmiştir.Bu noktada sesi çıkan sadece CHP ise bu siyaseten yapıldığı için değil. Ne varsa ne yapılıyorsa CHP'den CHP lilerden ve diğer radikal unsurlardan ses çıkabiliyor. Siz hiç bir zaman AK Parti Bandırma İlçe Örgütünü çevre sorunlarının konuşulduğu tartışıldığı platformlarda gördünüz mü? Onca uğraş toplantılar belediyece insiyatiflerce düzenlenen buluşmalarda bir düşünce bir karşı görüş ..yok. Kurulma aşamasına gelmişken Büyükşehirce iptal edildiği iddia edilen Çöp fabrikamız yapılacaktı ne oldu ?
Vahşi kapitalizme bu kadar sevdalanmak !
ERDEK ve Bandırma Körfezinde yaşanan kirlilikle ilgili kamuoyunda çözümle ilgili somut adımların atılamaması nedeniyle yılgınlık katsayısı artarken özellikle Erdek Kapıdağı Çevre Platformu etrafında toplanan çevrecilerin samimiyetle halkı bilgilendirme çabalarında ısrarlı çabaları var. Ancak gönüllü ve cansiperane mesailerin karşılığı ne biliyormusunuz. Onlar EMEP'li HDP' li fazla yakın durmayın dertleri başka. Uzak durun . Buyrun burdan yakın ne alakası var. İşte bu siyasallaştırma dayatmaları yüzünden idealist insanlar birbirinden uzaklaştırılıyor bu kentte çözüm adına bir adım atılamıyor.
Bandırma ve Erdek halkı henüz çevre sorunlarını gerçek anlamda gündemine alamadı. Çünkü kurbağa sendromunu yaşıyoruz. Ne zaman artık Dilovası olacağız o zaman eyvahlar olsun ne yaptık denecek. Bu konuda son aylarda giderek yaşam koşullarının ve ulusal güvenlik sorunlarının baskısıyla yerel sorunlara karşı duyarsızlık üretiyor bu gerçek ve önümüzdeki süreçte gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılan sanayi yatırımlarına yönelik iyi sanayi vardır yok sanayinin hepsi kötüdür diye net bir tavır henüz oluşturulamaması gündem ishali yüzünden.
Ben bunun anlamını kendimce değerlendiriyorum ve aşağılık işler diyorum.
Bir radikal sorununu çözmek istemiyorsanız samimi değilseniz amacınız başkaysa yapacağınız ilk iş ayrıştırmaktır.Siyasileştirmektir. Gerisi kolay.
Türkiye solunda bugün net olarak yaşanan ve yaşatılanların bir benzeri de şimdi yerel anlamda devreye sokuldu..
Uzun süredir bir çevre derneğinden yoksun olarak sahipsizmişsiz gibi duran Bandırma GÜMÇED Bandırma şubesini kurarark çevre sorunlarıyla ilgili konularda halkın bilinçlendirilip ortak hareket edilmesi konusunda bir görev üstlendi. Şimdi bakıyoruz öncesinde Ak Parti' yle yakınlığı kesin olarak bilinen gazeteci yazar Engin Arıcan önderliğinde BAÇED kuruldu.
Bu çevreye de siyasetin karıştığının açık resmidir.
Ben sanmıyorum ki çevre hassasiyeti olan her kimse gidip GÜMÇED bünyesine giderek ben de derneğinize üye olmak çalışmak istiyorum dediği halde reddedilmiş olsun. Böyle bir olumsuzluğun yaşandığını duymadım. Sendika ve Emek Platformu başkanlığı geçmişiyle bilinen Gültekin Mutlu Başkanlığında faaliyetine başlayan GÜMÇED 'e katılmak birliktelik üretmek birlikten kuvvet doğar şiarı yerine, yok bizler ayrı bir dernek kuralım onlar başka biz başka demenin başka bir anlamı yoktur.
Halkın direncini kırmak başka kulvarlara sürükleyip tepkileri saptırmak olası direnişi manipüle etmek.
Nitekim yazar Engin Arıcan'ın açıklamasında bile net gözüken bir dramatik açıklama var. " Biz, çevremizdeki hemen hiçbir olaya ‘istemezük’ anlayışıyla yaklaşmıyoruz. Öncelikle olay ve olguları kendi içimizde objektif olarak anlamaya, sorgulamaya ve duruşumuzu buna göre şekillendirmeye çalışıyoruz.Son günlerde Manyas gölü ve Kuş Cenneti’nin korunmasına yönelik ve yaşanan kirlilikle ilgili kamuoyunda tartışmalar yaşanıyor. Bu tartışmaları ve tepkileri BAÇEP-BAÇED olarak önemsiyoruz. BAÇED, gönüllülük esasına dayılı demokratik bir yurttaş insiyatifi.Önümüzde çevreden kültüre bir çok sorun var ve dernek olarak acelemiz yok.Sorunları öncelik sırasına göre gündemimize alarak çözümü için BAÇED olarak çalışmalarımızı yürüteceğiz’’
Buyrun "kuşa bakın kuşa "hikayesi. Göl'e bakarken bu tarafta ördekler götürülecek. Öncelik Manyas diye bir göl resmiyette yoktur. Gölün adı KUŞ GÖLÜ'. Sürekli Manyas olarak dile getirilen ama aslında Bandırma'nın en büyük kirletici unsur olarak sahiplendiği Kuş Gölü'nün temel sorunu sanayi ve kimyasal tarım ilaçları özellikle Eti Maden'in göle müdahalesi.. Daha doğrusu sanayinin vahşi kullanılmasıdır. Elbette bizde biliyoruz ki AB standartlarında yönetmelikler var ama uygulamada sınıfta kaldığımız bu sorunun çözümü için KUŞ CENNETİ'ne bakmayacağız. Onun çevresini topyekün işgal eden kirleten zehirleyen yok eden canavara bakacağız.
AMA BANDIRMA HALKININ DAHA ÖNCELİKLE TEMİZ HAVAYA TEMİZ DENİZE ACİL İHTİYACI VAR.
BEN BU KONUDA KURULAN GÜMÇED'in çabalarını henüz yeterli bulamıyorum. Benim de üyesi olduğum bu derneğin başarısı için lokal çabalar asla yeterli değil. Yıllardır yazılan bildik manşetlerle halkın gazını alacak söylemler hiç bir işe yaramaz. Öte yanda kurulan başka başka çevre dernekleriyle her kafadan ses çıkarmak ta değil sorunun çözümü. Çözüm belli..Siyaset ve rant değil samimi iş üretmek. Ama ortada hem siyasetin hem sıcak canlı paranın rant çarkları var ise işte durumda çarklara somak sokacak yürekli birliktelikler gerek. Kancık ayrıştımalar değil. Aksi halde Bandırma halkı da boş hamasi kuru manşetlerle bir yirmi otuz yıl daha geçirir. İyice pisliğe dumana kirliliğe batarak.
DOLAYISIYLA neyini beğenmedilerse bu duyarlı ! arkadaşların Gümçed'de Bandırma adına birlikte güçlenerek sinerji üretme yerine olayı siyasi mecralara sürükleyecek kolpa başlıklarla bölmek ayırmak ayrıştırmatan başka halkı manipüle edilmesine yol açacak ikiliği ayrışmacılığı sağlamaktan başka bir işe yaramayacak olan bir çevre derneği olarak BAÇED 'i kurdular. Ben bu ARKADAŞLARA BAŞARILAR DİLEMİYORUM.
Yakından tanıdığım isimlerin kişilikleriyle hiç ilgisi yok . Belki duyarlı ve samimiyetlerine rağmen kara kancalozların tezgahladığı bir planın içine düşürülmüşlerdir. Belki hesaplar ortadadır ama sonuçta hayır getirmez birbirimizi yeriz. Kısaca operasyonun arkasındaki kirli gölgeyi görmemek elde değil ve bu süreçte işte bu yazıdan başlamak üzere birbirimize düşürülerek asıl konuyu ıskalayacağımzı ortada.
BAÇED in amacı hedef şaşırtmaktır.
Kuşa bak hikayesi.
Ve yine yenilen yutulan kandırılan oyalanan Bandırma ve Bandırma halkı olacak.
Mehmet Leventoğlu- BG