Kurallı Kuralsızlık = Taşeron Sistemi

Kurallı Kuralsızlık = Taşeron Sistemi

Kapitalist üretim ilişkilerinin belirleyici olduğu memlekette, İşçilerin Emekçilerin Sermaye Sınıfı karşısında hak ve menfaatlerinin kazanılıp, korunması ve geliştirilebilmesinin aracı, Sendikadır.
Bir diğer ifade ile, örgütlü sınıfsal mücadelenin gelişip güçlenmesinin, olmazsa olmazının da adı Sendikadır. Sermaye Sınıfının, İşçi Sınıfının sendikal örgütlenme mücadelesini, zora sokma ve akamete uğratma adına, Siyasal Yönetim aparatları eliyle uygulamaya koydurduğu önemli uygulamalardan birisi Taşeron Sistemidir.
Taşeron Sistemi,
İşçi Sınıfının Sendikal mücadelesinin önüne çıkarılan bir bariyerdir aynı zamanda. Hakların elde edilmesi noktasında, Örgütlülüğe ulaşamayan ve Sermaye Sınıfının belirleyiciliğinde uygulanmakta olan ve İşçi Sınıfını kendi içinde bölen ve aynı zamanda derin yoksulluk ve yoksunluğu dayatan, TAŞERONLAŞMA yani KURALLI KURALSIZLIĞIN Çalışma Yaşamı na monte edilmesinin tarihi yeni olmayıp, uygulamaya sokulması niyet ve geçmişi, Cumhuriyetin ilân edildiği yıllara kadar  uzanmaktadır.
Bu uygulama ile, özellikle o günlerden kurulmaya başlanan sistem ve işleyiş, Sermaye Sınıfına tanınan hak, menfaat ve ayrıcalıklarla, "Kimsesizlerin Kimsesi" söylemi ve propagandasını boşa çıkaran, uygulamalar eşliğinde, sistemin sınıfsal karakterini belirleyen bir özellik taşımaktadır.
1926 tarihli Borçlar Kanunu’nda müteahhitlerin sorumluluğunu düzenleyen hükümler çerçevesinde,
dolaylı olarak da olsa taşerona işaret edilmektedir.
1936 tarihli İş Kanunu’nda ise, taşeronluk karşımıza “üçüncü bir şahıs” nitelemesi ile çıkarken, 1950’de yapılan değişikle taşeronun adı
“aracı” oluvermiş.
1971’de çıkarılan İş Kanunu ise “diğer işveren” kavramını tercih etmekte.
Halen yürürlükte olan 2003 tarihli İş Yasası ise taşeronu “alt işveren” olarak tanımlıyor.
12 Eylül Diktatörlüğü ile birlikte uygulamaya konulan politikalarla, hem Kamuda, Belediyeler ve Özel Sektörde, yaygınlaştırılmaya başlanan taşeronlaştırma, önce yemekhaneler, temizlik, güvenlik, nakliye gibi işlerle birlikte, 1990’lı yıllarda Asıl İşler diye tariflenen Üretim süreçlerine sıçratılıyor.
Günümüzde ülkede ki taşeron işçi sayısı ile ilgili net bilgiler bulunmamakta olup, Üretim süreçlerinde taşeronlaştırmanın geldiği boyut ise bilinmemektedir.
Uygulama günümüzde Kamu, Belediyeler ve Özel Sektörün keyfiliği ile Hoyratlığına terkedilen, Sendikal Hareketin bugün içinde bulunduğu sınıfsal eksenden kopuş ve atalete rağmen, Sınıfsal dinamiklerin aşılması yönünde yol ve yöntemler geliştirmesi gereken, önemli açmaz ve zorluklardan birisidir,
Taşeronlaşma = Kurallı Kuralsızlık..