Bandırma'nın Çivisi ve Serhat Ozar

BANDIRMA'NIN ÇİVİSİ ve SERHAT OZAR

35 inci (iki yıl çeşitli nedenlerle yapılamamıştı) ULUSLARARASI BANDIRMA KUŞ CENNETİ KÜLTÜR ve TURİZM FESTİVALİ Cumhuriyet meydanında yıllarca ve bu yılda çeşitli eğlenceli oyunlar, konserler, şarkılar ve türkülerle vur patlasın, çal oynasın havasıyla devam etti ve sizde yiyip içelim, bizde gülüp oynayalım şeklinde sonlanırken gerçekten BANDIRMANIN ÇİVİSİ ÇIKMIŞ GİBİ bir görüntü ve kirlilik hakimdi kentte, her tarafı "kırılıp dökülüyordu" Bandırma'nın.

Serhat bey soruyor, bunca yıl Festival yapıyoruz, bu süreçte Bandırma temiz, yaşanabilir bir kent olmak için ne kadar yol aldı? Hiç diyor OZAR, Acaba hiç derken haksız mıydı?

Herkesin malumudur, Festival olduğu zaman genelde Cumhuriyet meydanında göbekler atılır, sanatçılar konserler verir, akabinde öte yanda Çelebi Liman'dan kalkan çeşitli kimyasallı tozumaları soluyan  İnsanlar sinsice ilerleyen solunum yolları rahatsızlıkları ve (KANSER) lere duçar olurlar ve olmaktalar.

Acaba Festivaldeki bu konserlerin bir başka versiyonu mudur bu ÇELEBİ LİMAN'dan  kaynaklanan KANSER hastalıkları?.

Değerli kardeşim, Bandırma’nın Çivisi Çıkmış derken, Bandırma’nın Çevre kirliliğini, gerçek kentsel, sosyal, yapısal sıkıntı ve sorunlarını dile getirmişsin kalemine dimağına sağlık.

Umulur ki Bandırmalı Milletvekillerimiz, bu yazında dile getirdiğin İlçemiz noksanlarından ve sıkıntılarından üzerlerine düşeni alırlar. Gereği için mücadele ederler.

Bandırmanın Kentsel ve çevresel sorunları bundan daha güzel anlatılamazdı, Gönen Çayının, Kuş gölümüzün kirlilikleri 35 yıldır dile getiriliyor, Bilim İnsanları, Akademisyenler yıllarca bizlere bu kirlilikleri ve zararlarını bunlardan arınmayı anlatırlarken boğazları paralandı ama yöneticiler hep üç maymunu oynadılar.

Bilim insanları gölde balıklar zehirli sanayi atıklarından zehirlenip ölüyor bu zehirler sulamalı tarımla sizlere ulaşacak dediklerinde biz onlara balıklar zehirlenmiş sulardan değil, Yüzme bilmedikleri için boğularak ölüyorlar dedik ve göl kıyılarında yetiştirilen tarım ürünlerini, kavunu karpuzu afiyetle yedik ama hastanelere gidip ahvalimizi sorup araştırmayın lütfen. Orası da bize kalsın.

Değerli dostlar Geçtiğimiz günlerde, Bandırmalı İYİ PARTİ MİLLETVEKİLİ sayın Turhan ÇÖMEZ’in SÖZCÜ TV de yapmış olduğu açıklamalardan sonra acaba başımıza ve mutfağımıza daha ne tür ranta dayalı pislikler gelecek diye endişelenmeye başladım.

Bakınız kendisini doyurmakta zorlanan SUDAN Devletinden bir takım malum kişilerce sıfır gümrükle AT, EŞEK ve DOMUZ eti ithal edileceği bilgisini paylaşıyordu sayın ÇÖMEZ tereyağ ve bal da var listede, Bizler Müslüman bir Ülkede yaşıyoruz değil mi? Bizi yönetenler de Müslüman olduklarını iddia ediyorlar değil mi? Peki yenice kutladığımız KURBAN BAYRAMI nedeniyle ülkemizde yüzbinlerce belki milyonlarca Büyük ve küçükbaş hayvan kesildi yetmedi mi? AT, EŞEK, DOMUZ etine neden gereksinim duydunuz?”.

İşte Serhat OZAR kardeşim, ÇEVRE kirli, birtakım zihniyetler kafalar daha da kirli, yönetimlerin temiz ve çevreye duyarlı olmalarını mı umuyorsun?….

HERKES SAĞLIKLI ve KORUNMUŞ BİR ÇEVREDE YAŞAMA HAKKINA SAHİPTİR DER, Çevre yasası, madde 56 Anlayana, Esen kalınız….

20-06-2024/BANDIRMA /FİKRET ÇAĞIN.